Savaşlar sadece insanları değil, kuşları, kelebekleri ve daha nice canlıları yuvasından ayırdı. Kartopu da bu canlılardan sadece bir tanesi. İbrahim'in cebinde günlerce yolculuk etmiş, onu kendine yuva bellemişti. Yeni bir hayata alışmaya çalışan İbrahim ve ona umut olan Kartopu'nun arkadaşlığı içinizi ısıtacak.

"Merhaba ben Ali. Tatilde ailecek Mekke ve Medine'ye gittik, yani umreye... Umre nasıl yapılır bilmiyorsan, hiiiç üzülme! Ben senin için yazdım günlüğüme. İhrama nasıl girilir? Kâbe nasıl tavaf edilir? Sa'y nedir? Daha pek çok şey var bu günlükte!" "Öhö öhö, ben de Ali'nin ikizi Ayşe. Ali pek bahsetmek istemese de, ben de Medine'de gördüklerimi yazdım günlüğüme. Mescidi-i Nebevi'yi, Peygamberimizin kabrini, Uhud Dağı'nı... Eee, ne duruyorsun hâlâ öyle! Hemen günlüğümüzü okumaya başla! Benim günlüğümü okuya

Osmanlı Padişahları Eğitici Oyun Kartları, Osmanlı tarihi meraklılarını eğlenceye davet ediyor. 46 karttan oluşan oyunda, 36 padişah hakkında toplamda 66 soru bulunuyor. Sınıfta evde, arabada; arkadaşlar arasında yada ailece oynanabilecek oyun sayesinde çocuklar ve gençler hem eğlenceyle yarışıyor hem de Osmanlı tarihi, padişahlar , padişahların yaptırdığı eserler hakkında bilgi edinmiş oluyor. kartların ön yüzünde padişahın portresi, doğum ve ölüm tarihi, anne ve babasının adı, saltanat süresi, Osmanlı

Bir varmış bir yokmuş. İstanbul'u seven çokmuş. Onlardan biri bir gün "Birileri bu güzel şehre masallar yazmalı" demiş. Diğerleri de başlarını sallamışlar. "İstanbul'a Masallar olsun adı demişler. derken, biri elindeki bu masalı yazmış. "Bir varmış bir yokmuş" diye başlamış her masalcı gibi. "İstanbul'da bir kral yaşarmış" diye devam etmiş.şehrini çok kıskanan, kimselerle paylaşmak istemeyen bir kralmış bu.Günün birinde karşısına dev bir adam çıkmış. Ve olanlar olmuş. Benden bu kadar. Neler

Bir varmış bir yokmuş. İstanbul'u seven çokmuş. Onlardan biri bir gün "Birileri bu güzel şehre masallar yazmalı" demiş. Diğerleri de başlarını sallamışlar. "İstanbul'a Masallar olsun adı demişler. derken, biri elindeki bu masalı yazmış. "Bir varmış bir yokmuş" diye başlamış her masalcı gibi. "Mutlu bir şehzade varmış" diye devam etmiş. Bu şehzadeyi kanatlı atına bindirmiş.Dereler, tepeler ülkeler şehirler gezdirmiş.Sonunda masal gibi bir yere götürmüş. Nereye mi?Benden bu kadar. Merak ediyor