Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 11 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Modern İngiliz edebiyatının usta kalemi Nick Hornby, her zamanki, kıvrak, muzip, sade ve sahici üslubuyla yine bir aşk hikâyesi anlatıyor; ancak "21. yüzyıla özgü" bir aşk hikâyesi bu. Trajedi, intihar ve düello yok; akıllı telefonlar, kuşak gerilimleri, televizyon dizileri, Brexit referandumu ve bol bol mizah var. Yine de insanlığın hiç eskimeyen evrensel izlekleriyle dolu; yalnızlık korkusu, arzu, yanlış anlaşılmalar, sınıf ve ırk ayrımları, dile getirilemeyen sevgi ve kaçınılamayan ihanet... Senin Gi
Sonraları kadınlara nasıl âşık olduysam, futbola da öyle âşık oldum: Ansızın, açıklanamaz bir şekilde, üzerine kafa yormadan, getireceği acı ve kafa karışıklığını bir nebze bile düşünmeden. 11 yaşında bir çocuğun ayrı yaşadığı babasıyla iletişim kurma yollarından biri olarak gittiği bir futbol maçı nelere kadir olabilir? Bir futbol oyunu bir insanın hayatını ne kadar belirleyebilir? Kendisini entelektüel olarak tanımlayan bir insan bir oyuna yakasını ne kadar kaptırabilir? Alt tarafı bir oyun olan futbolla
Çağdaş dünya edebiyatının sevilen kalemlerinden Nick Hornby Komik Kız'da, kendine sunulan "normal" hayatı inatla reddeden taşralı genç bir güzellik kraliçesinin ince zekâsı ve sahiciliğiyle şöhret basamaklarını hızla tırmanarak, bir komedi yıldızına dönüşmesini kendine has mizahıyla anlatıyor. 60'ların yeni yeni gelişen ve sürekli dönüşen popüler kültürünü mercek altına alan Hornby, sınıfsal çelişkilerin ve cinsiyet rollerinin hem güçlü bir parçası hem de üreticisi olan şov dünyasının çarpıcı bir portresi
Tükendi
Nick Hornby, Neil Gaiman ve Jonathan Safran Foer gibi her yaştan okuyucunun gönlünde taht kurmuş, kurmaca ustası yazarlardan 11 akla zarar öykü! Bu kitap son derece tehlikeli şeylerle dolu: Şamatacı suçlular, dost canlısı olmayan su kabarcıkları ve ne hissettiğinize bağlı olarak, belki de o kadar korkutucu olmayan başka şeyler; kayıp bir ülke, sahipsiz cep telefonları, gökyüzünden gelen yaratıklar, Peru'da kaybolan ebeveynler, Lars Farf adlı bir adam ve tam olarak bitmemiş başka bir hikâye...
Tükendi
Ayda kaç kitap satın alıyorsunuz ve bunların kaçını okuyorsunuz? Okuduğunuz kitaplar size neler düşündürüyor? Neden bazı kitapları yutarcasına bazılarını da sıkıntıdan patlayarak okuyorsunuz? Kitap okumak, gerçekten müzik dinlemekten ya da film izlemekten daha mı eğlenceli bir etkinlik? Nick Hornby, Hece Cümbüşü'nde bu soruları içten, ironik ve heyecan dolu üslubu ile yanıtlıyor. Bugünün penceresinden Çehov, Dickens, Dostoyevski ve Salinger'a bakıyor ve bu kez yazar değil okur kimliği ile karşımıza çıkıyor
Tükendi
Duncan ile Annie, yerleştikleri küçük sahil kasabasında hem hayatlarını hem de 15 yıllık monotonlaşmış ilişkilerini sürdürmeye çalışmaktadır. Duncan'ın tek özel uğraşı yirmi yıl önce yaptığı Juliet albümünden sonra hiçbir şekilde ortalarda görünmeyen, hakkında türlü efsaneler yaratılan, münzevi müzisyen Tucker Crowe'dur. Annie ilişkilerini, Duncan ile yaşadığı yılları ve onun anlamsız takıntılarını sorguladığı günlerde sürpriz bir biçimde Tucker ile tanışma şansı yakalar. Bütün ilişkilerini eline yüzüne b
Tükendi
Şarkılar anıların evidir. Mısra odalarda gezinen yaşanmış zaman, kulağın duyduğuyla kendini şimdide yeniden hissettirir. Şarkılar sadece kendilerini duyurmak marifetiyle üzer, mutlu eder, sersemletir ya da diriltir. Her hayattan en az bir şarkı çıkar ama bazı hayatlar görkemli bir konser gibidir. Nick Hornby?nin özel hayatı bilinmez ama bütün kitaplarının kendi içinde birer konser olduğunu söylemek yanlış olmaz. İçten üslubuyla tüm dünyada haklı bir ün kazanmış, yazdığı her kitapla müdavimlerinin kitapçıl
Tükendi
Plak dükkanı-sahibi Rob, otuz beş yaşına geldiğinde hayatta pek de başarılı olmadığının farkına varır: saygın bir işi yoktur, insanları müzik zevklerine göre sınıflandırmaktadır ve daha da önemlisi henüz evliliğe gidebilecek bir ilişki kurmayı başaramamıştır. En son sevgilisi Laura da onu terk edince eski sevgilileri ile tekrar görüşüp neden ilişkilerinde başarısız olduğunu anlamaya karar verir. Ölümüne Sadakat, artık olgunlaşmak zorunda olduğunu düşünerek hayatına yön vermek isteyen bir erkeğin bakışında
Otuz altı yaşındaki bekar ve çocuksuz Will, hayatında hiç çalışmamıştır. Günlerini televizyon izleyerek, dergi okuyarak ve Londra´nın gözde kulüplerine giderek geçirir. İlişkileri hep aynı nedenle sona erer: Evlenmekten elicesine korktuğu için kız arkadaşları onu bir süre sonra terk ederler. Ama Will sonunda harika bir sevgili edinme yolu bulur: Dul, çocuklu annelerindayanışma toplantılarına katılır. Burada yolu güzel bir kadınla değil, on iki yaşındaki Marcus ile kesişir. Yaşından çok fazla olgun olan Marc
Tükendi
Ünlü sabah programı sunucusu Martin Sharp ayyaşlığı ve çapkınlığı yüzünden defalarca gazetelere manşet olmuş, sonunda küçük yaşta bir kızla ilişkiye girdiği için hapse düşmüş, ailesini, dostlarını, saygınlığını, işini, kısacası her şeyini kaybetmiştir. Hapisten çıktıktan sonra onu hayata bağlayan hiçbir şey kalmadığını anladığında yılbaşı gecesi İngiltere’nin en yüksek binalarından biri olan Toppers Binası’nın tepesine çıkıp kendini çatıdan aşağı atmaya karar verir. Ancak bu iş sandığı kadar kolay olmayacak
Tükendi
On altı yaşında, kaykay tutkunu Sam´in hayatı, görür görmez vurulduğu yaşıtı Alicia´nın kazara gebe kalması ile birden değişir. Sam o yaşta baba olmak istememektedir, üstelik onun hayatta en büyük korkusu budur, çünkü annesi onu on altı yaşında doğurmuş, öğrenimi yarıda bırakmış, aynı yaştaki babasından bir süre sonra boşanıp genç yaşta çocuklu bir dul olarak zor bir hayat sürmüştür. Sam, odasında yalnızken hep konuştuğu, gözünde bir ilah olan kaykay sporcusu Tony Havvk´ın posterinden yardım istemeye kalkar
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 11 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1