Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 16 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
"... insana âit olduğu târihin asâletini ve medeniyetin güzelliğini idrâk ettiren o müstesnâ mekânlar; insanı âilesine, komşularına ve milletine muhabbetle bağlayan o güzelim örf ve âdetler, muamaleler, uslûblar, an'aneler! Nerelerdesiniz? Nerelerdesiniz? Heyhât! Hepsi de mâzîde, hepsi de gönüllerin ve gitgide zayıflayan hâfızaların hücrâ köşelerinde kalmış! Bir de bakıyorsunuz ki Üsküdar'ın âguşûnda inkişâf etmiş altmış küsûr yıl da tıpkı bir gölge gibi, tıpkı bir meltem gibi geçip gitmiş bile! Bâkî k
Bu eser, Üsküdar´ın son yüzyirmi yıllık folkloruna dayanan yâni bu mubârek beldenin: sosyal dokusunun, kendine mahsûs deyimlerinin, fertleri arasındaki teşrîfat kurallarının, ahâlisinin inançlarının ve alışkanlıklarının, kaybolmuş ya da değişmiş olan fizikî ve beşerî yapısının özelliklerinin, bâzı örf ve âdetlerinin, atlatdığı sıkıntılı dönemlerin ve yangınların ayrıntılı olarak tetkik edildiği bir monografidir.
Hz. Muhammed, ?İlim mü'minin halîlidir' der. Halîl, hakîkî dost demek. İlim mü'minin halîlidir, yâni onun sırdaşı, çok yakın dostudur. Rahmetli Prof.Dr. Ahmed Yüksel Özemre Beyefendi'nin (1935-2008) işte bu dostu ve sırdaşıyla; evvelâ yetiştirmiş olduğu çok değerli hayrülhâlefleri aracılığıyla sonra da yazmış olduğu birbirinden değerli onlarca kitabı yâni onun ışığını tutan kandiller aracılığıyla tanışma şerefine nâil olduk. Atomda gizli olan evrenin ilmini bilen; teorik fizik, felsefe, matematik, astronomi
İnsân, yaratılan ile Yaratan arasında bir kavşak noktasıdır. Bu yüzden olacak ki insâna "Ulûhiyyet ile ubûdiyyetin birleştiği varlık"da denilmiştir. Allâh ile insân arasında bir ezelî anlaşma, bir zaman ötesi ahitleşme vardır. İnsân, mutluluğu ve ölümsüzlüğü Allâh'a varmakla elde edecektir. İnsânın, bütünden kopup noksanlıklar dünyasına inişi, bir çıkışı da zorunlu kılar. İnsânın Allâh'a olan hayat yolculuğunun adına seyr, sefer, hicret, gurbet veya sülûk derler. Bu yüzden insânın, aslına dönüş yolunda çıka
Yazarın hazırlık, ortaokul ve lise yıllarını geçirdiği Galatasarayı Sultânisi´nde yaşadıklarından, olağanüstü hâfızasında sakladıkları ile birçok Galatasaraylı hakkında kıymetli ve tafsilâtlı bilgiler ve resimlerle dolu bir eser.
Romanlarda ve hikayelerde kurgu, genellikle, ya; yazarın kendisini ön plana çıkararak, gözlemlediğini ve yaşamış gibi gösterdiği olayları kendi ağzından anlatmasıyla, ya, kahramanlarının yaşadıklarına şahit olmuş birinin tanıklığıyla ve kahramanların yaşadıklarının kendikerine gizli kalmış yanlarının da bu kişi tarafından açıklanmasıyla, ya dabütün olaylara şahit olan ve bunların arka planlarını da bilen adeta insan üstü bir kişinin kendi kişiliğine atıf yapmadan kişilik-dışı anlatımıyla gelişir.
Yazar, ebru san´atının son ustalarından Mustafa Düzgünman´lara âit attâr dükkânı ve çevresindeki şahsiyetlerle ilgili hâdiseleri kendine has tatlı bir üslûpla anlatmaktadır. Türkiye Yazarlar Birliği 1996 ´Hatırat Dalında Birincilik Ödülü´.
"Ağustos 1987'de Tübitak Marmara Araştırma Merkezi'ne Tübitak Başkanı danışmanı olarak atanmış bulunuyordum. Hocam Ord. Prof. Dr. Cahit Arf beyin de, Merkez'de, Temel Bilimler Enstitüsü'nde bulunduğunu öğrenince kendisine hörmet ve muhabbetlerimi arz etmek üzere telefonla bir randevu taleb ettim. Beni Enstitü'deki dostları ve talebeleriyle bir sohbet toplantısı yapmaktayken kabul etti. Kapıdan girip dekendisine muhabbetle ilerlerken Cahit bey beni odada hazır bulunanlara göstererek, alay ve arakanın çok öte
Monsenyör tam kendisine takdim edilen yeni bir pembe şarabı tadıyordu ki ben büyük bir cesâretle ve damdan düşercesine, kendisine: Monsenyör! Muhamed, sizce, kendisine Allah tarafından vahyolunan bir peygamber miydi, değil miydi? diye sordum Masadakilerde belirgin bir kıpırdama oldu Monsenyör mütebessim, gözlerimin içine bakarak: II létait bien sûr. Dieu Merci quII létait. yâni Tabiî ki öyleydi. Allaha hamd olsun ki öyleydi dedi. Sonra iki eliyle Arşövek elbisesinin göğsünden tutup, bu resmî elbisenin kendi
Üsküdarlılık" kendini her şeyden önce insan ilişkilerinde belli eden müstesnâ bir haslettir. Güleryüzle candan bir selâm vermek; nezâketle hâl hatır sormak; muhâtabının sevinç ve kederine yapmacıksız bir şekilde, samimîyetle iştirâk etmek; hizmet ve yardımda gönüllü öne çıkmak; komşu hakkını ve hatırını kendi âilesininkiyle aynı düzeyde tutmak; hasta ziyâretini ihmâl etmemek; ticârette muhâtabının hakkını sehâvetle korumak; fukarâ-i sâbirîni kollayıp gözetmek; mahallenin ırzına, nâmûsuna, terbiyesine, düzen
Kitapta yazarın çocukluğu ve gençliğindeki Üsküdar´ında ahali arasında dolaşan ama, esrârlarına muhiblerinin ancak pek azını âşina kılan sırlı velilerinden Eşref Ede, Nafiz Uncu ve Turgut Çulpan´a ait hâtıralarını bulacaksınız.
20.Yüzyıl Fizik´de büyük atılımların hattâ devrimlerin yüzyılı olmuştur. Kuvantum Teorisi, Rölativite Teorisi, İstatistiksel Mekanikler, Atom Fiziği, Nükleer Fizik, Katıhâl Fiziği, Kuvantum Elektrodinamiği, Temel Tanecikler Fiziği, Kuvarklar, Birleşik Alan Teorileri, Yıldızların ve Evrenin Fiziği, nükleer reaktörler ve güçlü tanecik hızlandırıcıları bu yüzyıldaki bellibaşlı kilometre taşlarıdır. Bununla beraber, Fizik bu yönde ne kadar hızlı ve ne kadar geniş bir biçimde ilerlemiş olursa olsun hâlâ kendi te
Tükendi
Bu kitap "din" ve "misyonerlik" olgularını inceleyen, farklı din mensûblarının birbirleriyle aynı ortamlarda yaşamalarıyla ilgili meselelerin bazı vechelerine temas eden, bir kısmı daha önce yayınlanmış olan "kutsal", "din" ve "devlet", vahiy-akıl ilişkisi, Hz. Peygamber´in risâletinin evrenselliği, dinler arası diyalog, bir arada yaşama, saldırgan hıristiyan misyonerliği, İncîller´in tarihi, Louis Massignon´un biyografisi, masonluğun kökeni, hıristiyan-müslüman diyalogu, gibi 10 deneme ve incelemeden oluşm
Tükendi
Ahmet Yüksel Özemrenin bu kitabı, hiç yayınlamamış ya da çeşitli dergilerde ve sempozyumlarında yer almış olan, Vahiy Akıl İlişkisi, Bilgi Çağında Hikmet, Esmâül Hüsnânın ezeli görüş açısından anlamları, abdest ve kurbanın sembolik anlamı gibi başlıkların işlendiği bir eserdir. Arka Kapak Yazısı Orta Çağ başlarında Şam, Bağdat ve Kurtuba'nın hilafet mahkemeleri, Yahudi, Hristiyan ve Müslümanların sayısız karşılaşmalarına tanık oldu; bu karşılaşmalar esnasında her üç dinin bilgili mensupları mezkur üç inan
Arka Kapak Yazısı Ahmed Yüksel Özemre, Türkiye'nin ilk Atom Mühendisi'dir. İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Teorik Fizik Kürsüsü ve Matematiksel Fizik Anabilim Dalı başkanlıklığından emekliye ayrılmıştır. Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü, İst.Üniv. Fen Fakültesi Dekanlığı, Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Bilim Kurulu Üyeliği, TÜBİTAK Marmara Bilimsel ve Endüstriyel Araştırma Merkezi kurucu kurul üyeliği, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) Başkanlığı, Enerji ve
Tükendi
Bugüne kadarki 69 yıllık ömrümün 1958-84 arasına sıkışmış olan akademik yıllarıma 2004 yıllarında kuşbakışı yapan her idrak ve insaf sahibi kimse bunların, verimli hem de bayağı verimli geçmiş olmalarına rağmen, muhakkak ki ibret alınması gereken hadiselerle dolu çileli yıllar olduklarını da teslim edecektir. Şimdiye kadar maruz kaldığım sağlıkla ilgili çilelerim bir yana bırakılacak olursa, katlanmış olduğum diğer dünyevi çilelerimin temelinde hep: başkalarının kıskançlıklarının, hasetlerinin; kendi ait ol
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 16 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1