Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 15 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Doğru bir biçimde kavranan refleksiyon belirlenimleri, o nedenle, özerkmiş gib görünen varlıkların teolojiden miras alınmış olan ama bugün de hâlâ etkisini sürdüren katı düalitesini olduğu gibi, şey-lik ile analoji yoluyla oluşturulan dolaysız biçimde sabitlenmiş nesnellik formlarının, bu formları birleştirip ayıran ve edimsel etkileşimlerini ifade eden salt ilişkiler, bağıntılar, vb. karşısında bir tür ontolojik önceliğe sahip olduğu yönündeki eski önyargıyı da yok etmektedir. Toplumsal Varlığın Ontolojis
Tükendi
Roman Kuramı bir edebi tür olarak roman üzerine yapılmış ilk büyük sistematik çalışmadır. Lukács burada biçimsel ve estetik kategorilerin tarihsel-mantıksal zorunluluğunu, imkânlarını, iç çelişkilerini ve sınırlarını ortaya koyar. Lukács´ın bu gençlik yapıtı, Walter Benjamin´den Adorno´ya, Paul de Man´dan Edward Said´e kadar birçok eleştirmen ve edebiyat kuramcısı için de her zaman ana kaynaklardan biri olmuştur. Roman Kuramı, Kant ve Hegel´in felsefeleri ve Schlegel gibi Romantik yazarların düşünceleriyle
Tükendi
1930'larda Ernst Bloch ile Georg Lukács arasında başlayan modernizm ve realizm konusundaki tartışma 20. yüzyıl estetiğinin rehberlerinden biri olmuştur. Estetik ve Politika derlemesi, bu iki filozofun yanı sıra Walter Benjamin, Theodor W. Adorno ve Bertolt Brecht'in de katıldığı bu tartışmanın kilit metinlerini biraraya getirmektedir. Bu metinler estetiğin kimi temel kavramlarının aydınlatılması bakımından da temel bir kaynak oluşturuyor: ?Sanatın özerkliği ve toplumsallığı", ?popüler sanat ve elitizm", ?fo
Tükendi
Çagımızın önde gelen düsünürlerinden György Lukacs, estetik ve elestiri alanlarında verdigi yapıtlarla günümüz edebiyat kuramının temel taslarını olusturanlardan biridir. Lukácsın edebiyat elestirisine getirdigi en önemli katkılardan biri de Balzac, Tolstoy, Thomas Mann gibi roman sanatının temel taslarını olusturan büyük yazarlar kusagıyla yenilikçi edebiyatın Kafka, Joyce, Musil, Beckett, Faulkner gibi temsilcilerini karsılastırarak degerlendirmesidir. Çagdas Gerçekçiligin Anlamı, onun bu yaklasımlarının
Tükendi
Lukâcs'ın ömrünün son yıllarında üzerinde çalıştığı ve ölümü nedeniyle son haline kavuşturamadığı Sosyal Varlık Varlıkbilimine Doğru adlı bu çalışması Hegel, Marx ve Emek başlıkları altında 3 cilt olarak yayımlanacaktır. Lukâcs bu kitabı yazmaya başladığında eleştiri anlayışı bakımından köklerine dönmüştür. Yazdıklarının büyük bir bölümünde 1920'li yıllarda yazdığı Tarih ve Sınıf BilinciEserine hâkim olan tazelik ve öngörü mevcuttur ve elden geçirilmiş, yer yer yenilenmiş bir şekilde sunulur.Stalin'in ölümü
Tükendi
Lukacs'ın ömrünün son yıllarında üzerinde çalıştığı ve ölümü nedeniyle son haline kavuşturamadığı Sosyal Varlık Varlıkbilimine Doğru adlı bu çalışması Hegel Marx ve Emek başlıkları altında 3 cilt olarak yayımlanacaktır. Lukacs bu kitabı yazmaya başladığında eleştiri anlayışı bakımından köklerine dönmüştür. Yazdıklarının büyük bir bölümünde 1920'li yıllarda yazdığı Tarih ve Sınıf Bilinci eserine hakim olan tazelik ve öngörü mevcuttur ve elden geçirilmiş yer yer yenilenmiş bir şekilde sunulur. Stalin'in ölümü
Tükendi
Lukâcs'ın ömrünün son yıllarında üzerinde çalıştığı ve ölümü nedeniyle son haline kavuşturamadığı Sosyal Varlık Varlıkbilimine Doğru adlı bu çalışması Hegel, Marx ve Emek başlıkları altında 3 cilt olarak yayımlanacaktır. Lukâcs bu kitabı yazmaya başladığında eleştiri anlayışı bakımından köklerine dönmüştür. Yazdıklarının büyük bir bölümünde 1920'li yıllarda yazdığı Tarih ve Sınıf Bilinci eserine hâkim olan tazelik ve öngörü mevcuttur ve elden geçirilmiş, yer yer yenilenmiş bir şekilde sunulur.Stalin'in ölüm
Tükendi
Georg Lukacs, 'Estetik' adlı dört ciltlik büyük yapıtının bu ikinci cildinde, mimesis'in çeşitli sorunlarını irdelemeyi sürdürmekte, sanat yapıtı ve sanatçı kavramlarına değişik açılardan somut biçimde yaklaşmaktadır. Günlük yaşamdan alınan kesitlerin nasıl sanatsal düzeyde işlendiği, bu işlemden sonra yine günlük yaşam akışına bırakılan yapıtın yaşamı neden ve nasıl zenginleştirdiği ve değiştirdiği, günlük insan'ın nesnelleşmeye yönelik insan'a dönüşme süreci içerisinde sanatçının oluşumu, sanat yapıtların
Tükendi
Goethe modern yaşamın İlyada'sı Faust'da bir adamın kaderini anlatır, ama şiirin gerçek içeriği tüm insanlığın kaderidir. Günümüze uzanan büyük bir geçiş çağının en önemli felsefi sorunları, modern insanın ve hayatın en temel çelişkileri önümüze serilir. Estetik ve eleştirinin ustalarından Georg Lukacs, çağını ve sonrasını entelektüel alanda oldukça etkilemiş olan Alman Aydınlanması'nı incelerken bu kazıyı derinleştiriyor. Başta Goethe olmak üzere, Schiller, Hölderlin, Schelling ve Lessing'nin yazdığı eserl
Tükendi
Georg Lukacs Aklın Yıkımı´nın tartışmalı bir kitap olduğunu söylemekten çekinmez. Horkheimer´ın Akıl Tutulması´ndan yedi yıl sonra, 1952´de tamamlanan yapıt Alman usdışıcılığının tarihçesini tarihsel materyalizmin inceleme araçlarıyla yeniden değerlendirir. Lukacs ender rastlanan bir bilgi ve farkındalık sergileyerek faşizmin canavarlıklarının yaşlı Schelling, Schopenhauer ve Nietzsche´ye kadar geri uzanan bir dönemde atılan tohumlarını araştırır. Alman olmamasına karşın Kierkegaard da yirminci yüzyıl düşün
Tükendi
Georg Lukacs Aklın Yıkımı’nın tartışmalı bir kitap olduğunu söylemekten çekinmez. Horkheimer’ın Akıl Tutulması’ndan yedi yıl sonra, 1952’de tamamlanan yapıt Alman usdışıcılığının tarihçesini tarihsel materyalizmin inceleme araçlarıyla yeniden değerlendirir. Lukacs ender rastlanan bir bilgi ve farkındalık sergileyerek faşizmin canavarlıklarının yaşlı Schelling, Schopenhauer ve Nietzsche’ye kadar geri uzanan bir dönemde atılan tohumlarını araştırır. Alman olmasına karşın Kierkegaard da yirminci yüzyıl düşünce
Tükendi
Lukacs'ın «Estetik» adlı yapıtının üçüncü cildi, genel planda estetiğin genel bir kategorisi olarak katharsis'e ayrılmıştır. Burada önce, kendiiçin varlık niteliğiyle sanat yapıtı (sanat yapıtının biriciklik niteliği, öyle-oluş konumu vb.) irdelendikten sonra, estetik mimesis'in uç sorunları ele alınmaktadır. Bu sorunlar müzik ve hoşa giden'in sorunlar çevresi olmak üzere iki bölümde incelenmektedir. Müzik, tarihsel gelişme süreci içerisinde yansıtılırken, bu sanat dalında gerçekçilik konusu ağırlık noktası
Tükendi
Benjamin, Adorno ve Lifschitz gibi çağımızın en önemli estetik kuramcıları, temellerini doğrudan Lukacs'da bulurlar. Lukacs, kendi estetik kuramını oluştururken Epikür, Bacon, Spinoza, Vico, Diderot, Lessing ve Goethe'den Hegel'e, Marx'a, Engels ve Lenin'e değin uzanan binlerce yıllık bir düşünce mirasını değerlendirir. Sanatın konumunu, insanoğlunun çabalarının bütünü açısından saptar. Sanatın toplumsal-tarihsel gelişmesini sergilerken, tarihöncesindeki büyü dönemine değin uzanır ve estetik "katharsis"in i
Tükendi
Çağımızın büyük düşünürlerinden biri olan Georg Lukacs, ilk kez 1948 yılında yayımlanan bu kitabında, Balzac, Stendhal, Zola gibi yalnız Avrupa yazınını değil, dünya yazınını da etkileyen büyük yazarlarla, Tolstoy ve Maksim Gorki gibi yazın dünyasında birer ekol oluşturan devleri ve yapıtlarını çözümlerken bu yazarlarla yapıtlarının doğmasını gerekli kılan toplumsal ortamların tarihsel ve toplumbilimsel tablolarını da çizmekte, gerçekçi yazının öznellik tanımayan ince bir sanat olduğunu gözler önüne sermekt
Tükendi
Macaristan'lı filozof ve yazar György Lukacs, Marksis estetik ve eleştirinin en önemli temsilcisidir. Çağdaş Gerçekliğin Anlamı adlı bu incelemesinde Lukacs, önce yenilikçi edebiyatın Kafka, Joyce ve Musil'den, Beckette ve Faulkner'a uzanan temsilcilerini ele almakta ve bu akımı Balzac, Tolstoy ve Thomas Mann gibi yazarların temsil ettiği eleştirel gerçeklik geleneğiyle karşılaştırmaktadır. Son bölümde ise toplumcu gerçeklik akımının olumlu ve olumsuz yanlarını açıklayan yazar, bu anlayışın eleştirel gerçek
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 15 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1