Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 10 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
1898 yılında yayımlanan Canavar, Stephen Crane’in en bilinen novellalarından biridir. New York yakınlarında yer alan Whilomville adlı kurgusal bir kasabada; önyargıların, korkunun ve tecridin gölgesinde geçen bu hikâyede, beyaz ırktan bir çocuğu kurtarmak uğruna yangının ortasına dalarak feci şekilde yanan siyahi bir gencin toplumdan nasıl dışlandığına şahit oluruz. Köleliğin kaldırılmasıyla birlikte siyahilere duyulan nefretin ayyuka çıkması yetmezmiş gibi, siyahi yardımcı Henry Johnson’ın da korkulan bir
New York’un soygunlara, cinayetlere, fuhuşa sahne olan, göçmenlerle yoksulların yaşadığı kesimlerinin hiç de yabancısı olmayan Stephen Crane, 1893’te Johnston Smith müstear ismiyle yayımladığı Sokak Kızı Maggie’de kendi gözlemlerinden faydalanır. İrlandalı göçmen bir ailenin üç çocuğundan biri olan, alkolik ebeveyn şiddetinin ve zorlu sokak şartlarının gölgesinde savunmasız kalan Maggie, kötü geçen çocukluğunun ardından daha iyi bir hayat düşüyle etrafına imrenerek bakan ve sevilmek isteyen bir genç kadına
Tükendi
New York'un soygunlara, cinayetlere, fuhuşa sahne olan, göçmenlerle yoksulların yaşadığı kesimlerinin hiç de yabancısı olmayan Stephen Crane, 1893'te Johnston Smith müstear ismiyle yayımladığı Sokak Kızı Maggie'de kendi gözlemlerinden faydalanır. İrlandalı göçmen bir ailenin üç çocuğundan biri olan, alkolik ebeveyn şiddetinin ve zorlu sokak şartlarının gölgesinde savunmasız kalan Maggie, kötü geçen çocukluğunun ardından daha iyi bir hayat düşüyle etrafına imrenerek bakan ve sevilmek isteyen bir genç kadına
Stephen Crane, New York'ta ikamet ettiği 1892-1894 yılları arasında en çarpıcı hikâyelerini yazmış, şehrin görünmeyen yüzünü anlatmıştır. 1896 yılında yayımlanan George'un Annesi de o dönemde suç ve yozlaşma ile anılan Bowery bölgesinde geçer. Oğlu için endişelenen bir anne ile umursamaz bir tavır sergilese de aslında annesine kıymet veren George Kelcey'nin gündelik hayatlarının hikâyesini anlatır. Bir tarafta annesinin George'un alkole meyliyle mücadelesi, diğer tarafta da George'un içindeki gece hayatı ve
Tükendi
Stephen Crane, New York'ta ikamet ettiği 1892-1894 yılları arasında en çarpıcı hikâyelerini yazmış, şehrin görünmeyen yüzünü anlatmıştır. 1896 yılında yayımlanan George'un Annesi de o dönemde suç ve yozlaşma ile anılan Bowery bölgesinde geçer. Oğlu için endişelenen bir anne ile umursamaz bir tavır sergilese de aslında annesine kıymet veren George Kelcey'nin gündelik hayatlarının hikâyesini anlatır. Bir tarafta annesinin George'un alkole meyliyle mücadelesi, diğer tarafta da George'un içindeki gece hayatı ve
28 yıllık kısa ömrüne pek çok değerli eser sığdıran Amerikalı şair, romancı ve kısa öykü yazarı Stephen Crane, realist gelenekle yazdığı eserlerinde aynı zamanda Amerikan natüralizminin ve empresyonizminin de ilk örneklerini vermiştir. Günümüz eleştirmenleri tarafından zamanının en inovatif yazarlarından biri olarak gösterilmektedir. Crane'in yazarlığı, aralarında Ernest Hemingway'in de bulunduğu 20. yüzyıl yazarlarında derin bir izlenim bırakmıştır. Ayrıca modernistler ile imgeciler üzerinde de etkili oldu
Tükendi
On the way to his home the child turned many times and beat the dog, proclaiming with childish gestures that he held him in contempt as an unimportant dog, with no value save for a moment. For being this quality of animal the dog apologized and eloquently expressed regret, but he continued stealthily to follow the child. His manner grew so very guilty that he slunk like an assassin.
Tükendi
1898 yılında yayımlanan Canavar, Stephen Crane'in en bilinen novellalarından biridir. New York yakınlarında yer alan Whilomville adlı kurgusal bir kasabada; önyargıların, korkunun ve tecridin gölgesinde geçen bu hikâyede, beyaz ırktan bir çocuğu kurtarmak uğruna yangının ortasına dalarak feci şekilde yanan siyahi bir gencin toplumdan nasıl dışlandığına şahit oluruz. Köleliğin kaldırılmasıyla birlikte siyahilere duyulan nefretin ayyuka çıkması yetmezmiş gibi, siyahi yardımcı Henry Johnson'ın da korkulan bir
Tükendi
1897'de Küba'daki ayaklanmaya ilişkin haberini geçmek için giriştiği ilk deneme neredeyse bir felakerle sonuçlandı; seyaht ettiği Commodore adlı gemi, 5.000 dolar değerindeki mühimmatıyla batmış ve tehlike dolu dalgalar arasına dalmadan hemen önce altın dolu para kemerini düşüren Crane---ki boğulduğu bildirilmişti---en sonunda, içinde kaptanı, aşçısı ve yağcısı olan bir patalyada kürek çekerek kıyıya ulaşmıştı.
Amerikan ve dünya edebiyatının önde gelen aykırı yazarlarından Stephen Crane´in başyapıtı sayılan "Kanlı Madalya" savaş karşıtı ´yazı´nın doruklarında yer alıyor. Amerikan İç Savaşı´nda bir korkağın rastlantılar sonucu nasıl bir kahraman olarak görüldüğünü, gerçekçilik ve simgeciliği kusursuz bir biçimde birleştirerek anlatan roman, savaşın çirkin ve gizli kalan yüzünü gözler önüne seriyor. Savaş karşıtı bu romanı, savaşlardan geçilmeyen günümüzde herkes okumalı.
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 10 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1