A. Kadir Konuk; Almanya'da Heinrich Böll Vakfı'nın desteğiyle, Heinrich Böll'ün evinde 1 yıl yaşayan ilk yazar. Türkiye'de 39 yıl yaşadıktan sonra 29 yıldır Almanya'da yaşıyor. Yaşam öyküsü kitabın içinde...

Eğer yeryüzünde eşi bulunmaz bir "EN" olduğunuzu, yani EN güzel, her şeyi EN iyi bilen, EN doğru, EN yardımsever, EN iyi yürekli, EN inançlı ya da EN inançsız olduğunuzu düşünüyorsanız Tanrı'nın Son Sözleri'ni okumak size yeni bir EN katmayacaktır. Onu hemen EN yakınınızda duran EN sevmediğiniz birine armağan edebilirsiniz. "Tanrı, insanı kendi suretimizde, kendimize benzer yaratalım dedi. Denizdeki balıklara, gökteki kuşlara, evcil hayvanlara, sürüngenlere, yeryüzünün tümüne egemen olsun." "Tanrı bildikl

Bugüne kadar yazdığım kitapların içeriği ile ilgili olarak "Kendime övgü" sayılır korkusuyla hiç yazı yazmadım. Kayıp Ruhlar-Sevdayı Beklerken isimli roman için yazacağım. Sevgili Derya Cebecioğlu ile birlikte yazdığımız bu roman (Daha önce yapan var mı bilmiyorum) sanıyorum Türkiye'de yayınlanan ilk iki yazarlı roman oldu. Romanda 12 Eylül öncesinde devrimci örgütlerde yer almış, örgütlerinin sağlam elamanları olmuş, değişik olayları yaşamış, sonra siyasi düşünce ayrılıkları nedeniyle örgütlerinden kopmuş

"Unutmamalisiniz, siz kendi yasamina son vermek gibi, yani uluslar arasinda yapilan bir savasta, ya da ayni ülkenin içinde çikan ve sayisiz insanin öldürüldügü bir iç savasta degil, kendi kendinize karsi açtiginiz savasta ölmek gibi saçma bir yolu seçtiginiz için psikolojik açidan hastasiniz ve ilaçlarla sagaltilmaniz gerekir, sonrada bitmek bilmeyen derin terapi seanslarina baslamaniz..."Bu kitabin 18 yasindan büyük, askerliklerini yapmis erkekler ve evlenmis kadinlar tarafindan okunmasi yasaktir! Imza: Ku

... Konuk, "Çözülme"de, 12 Eylül döneminin en sancılı konularından birini, işkence olayını ve bu süreçte insan psikolojisinin değişik yansımalarını ele alıyor. Yazarın bizzat kendisi de bu sürecin nesnesi olmuştur. "Çözülme" gerek Türkiye´de gerekse yurtdışında önemli bir yankı uyandırdı. Danca ve Almanca çevirileri yayınlandı, birçok konferansta tartışma konusu oldu. (Arka Kapak´tan)

Yillar önce, herkessavasin bir barisla bittigini söylüyordu.Aksine savas bitmedi...Savas bizleri birakti geriye, kimse ilgilenmedi savasin yarattigi sonuçlarla.Savas, uyumsuz, bireyci, alabildigine egoist bir toplumu geriye miras olarak birakti ve insanlar hala onun ayirdina bile varamadilar.Duygularimiz yasiyor saniyoruz, ama gerçekte onlar savasin igrenç sonuçlarinin ortasinda bogulmuslardi ve bizler sadece birer hiçtik...

"Gökteki dolunay gülüyordu bana. Böyle delice, saniye sektirmeden kürek çeken birini ilk kez görüyordu belki ay. Onunla gırgır geçtim biraz küreklere asılırken. Artık güzelliğini, gizemini yitirdiğini söyledim ona. İnsanlar onun da üzerine kirli ayaklarıyla basmışlardı. O günden sonra kimse sevgilisine ay yüzüm diye şiir yazamadı. Ay ışığında yapılan seranatlar bitti. Ay aşkı anlatan bir öğe olmaktan çıktı, maddeleşti, ete kemiğe büründü. Yani biz insanlar onun da içine ettik. İşte bunları bağırdım ona ve a