Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 39 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Allah'ın yarattığı her gün güzeldir, her gece özeldir. Yine de bazı günler ve geceler vardır ki bunlar diğerlerine göre daha güzel, daha özeldir. Müminlerin haftalık bayramı sayılan cuma günü, "kandil geceleri" dediğimiz mübarek geceler, bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesi bunlardan bazılarıdır. Çocuk edebiyatımızın usta kalemi Yusuf Dursun, inananların büyük bir sabırsızlıkla beklediği bu "mutlu günleri" ve "mübarek geceleri" sizler için kaleme aldı. Kahramanımız Mustafa'nın birbirinden güzel hikâyele
Kendimiz ve sevdiklerimiz için güzel dileklerimizi, hatalarımızın affı için tövbelerimizi, verdiği nimetler için teşekkürümüzü Allah'a bildiririz. Nasıl mı? Dua ederek... Peki, dua etmenin ne kadar önemli bir ibadet olduğunu biliyor musunuz? Her an Allah'ın yardımına ihtiyacımız olduğunu en iyi, dua ederken hissederiz. Bu hisle dua etmek, hem bizi mutlu hem de Rabb'imizi memnun eder. Acaba hangi durumlarda, ne için, ne zaman ve nasıl dua etmeliyiz? Bu kitapta bütün bu soruların cevabını bulacağız ve hep bir
İstanbul... Yalnız Türkiye'nin değil, dünyanın gözbebeği... Biz İstanbul'da yaşayanlar; hazineler içinde bir/inci olan şehrimizi ne kadar tanıyoruz? Ya İstanbul'da yaşamayanlar, bu cennet köşesi için ne düşünüyor? Hele de yabancılar, İstanbul'u ve İstanbulluyu hangi gözle görüyor? Elinizdeki kitap, dünyanın farklı ülkelerinden 5 çocuğun gözüyle İstanbul'un maddî ve manevî değerlerini gözler önüne seriyor. Her biri İstanbul'da farklı bir güzelliğin izini süren bu çocukların maceraları, roman tadında bir başu
"Korkma, sönmez bu şaaklarda yüzen al sancak; Sonmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak. O benim milletimin yıldızıdır parlayacak; o benimdir, o benim milletimin ancak." "Allah bir daha bu millete istiklal marşı yazdırtmasın!"
Millî değerlerine sadık kaldıkları için dönemin Sovyet yönetimi tarafından infaz edilen Kırgızların yürek yakan dramı… Henüz dokuz yaşındayken yetim kalan bir çocuk… Yakınlarının mezarına ancak yarım asır sonra ulaşabilen aileler… Yokluk, kıtlık, savaş ve komünizmin acımasız pençesi altında inleyen zavallı insanlar… Bütün olumsuzluklara rağmen ilhamını, milletinin soylu değerlerinden ve Türkçenin gücünden alan bir yazar… Eserleri, neredeyse dünyanın bütün dillerine çevrilen usta bir kalem…
Bir yanda çeşitli bahanelerle birbirine düşman edilen gruplar, bir yanda kendi halinde hayat mücadelesi veren sade vatandaşlar... Bir yanda kin ve nefret tohumları, bir yanda gencecik iki öğretmenin yüreğinde yeşeren aşk... Bir yanda kurtarılmış bölgeler, bir yanda cennet yurdun geleceğini kurtarmaya çalışanlar... Bir yanda sürgün yollarında savrulan yıllar; bir yanda dostluğun, sabrın, tevekkülün nadide örnekleri... Bir yanda ayrılık türküleri, bir yanda kalemini birlik sevdasına adamış bir şair... Sa
Sen benim canımda açan çiçeğim, Renginle, kokunla ruhumu sardın. Biricik hayalim, bir tek gerçeğim, Ta ezelden kaderimde sen vardın; Bana "aşk" adında bir dünya verdin. Şükür, canımızı bir tek bedene Sığdıran Rabbimin gücüne şükür. Şükür, aşkı bize ikram edene, Bizdeki bu aşkın harcına şükür, Sevdamın gül açan burcuna şükür
Anneciğim, kucağın Ne kadar sıcak bana. Yumuşacık kolların Yorgan olacak bana. Anneciğim, nefesin Goncadan mı, gülden mi? "Evladım!" diyen sesin, Şekerden mi, baldan mı? Anneciğim, ne güzel Ninniler biliyorsun. Dizinde uyuyunca Rüyama geliyorsun. Anneciğim hep böyle Çocuk kalsam yanında. Aylar yıllar geçse de Büyümesem sonunda.
15 Temmuz kanlı darbe kalkışmasına karşı verilen mücadele, pek çok yönüyle tarihteki meşhur Türk destanlarına benzemektedir. Bu destanın da ana teması, tıpkı eski destanlarda olduğu gibi, Türk milletini tarihten, Türk devletini coğrafyadan silmek isteyen iç ve dış hainlere karşı verilen savaştır. Bu savaşı, istiklalden ve demokrasiden yana olan bütün Türk milleti kazanmıştır. Bu eser; 15 Temmuz Zaferi'nin şehit ve gazileriyle, o gece meydanları dolduran milyonlarca vatansevere minnet borcumuzun hiç olmazs
Ankaralıyım oğul, Seymenim ben. Şahdamarındayım yurdun. Şehitlere borcumu Canımla öderim. Aşkımdan tutuşur istiklal ateşi, "Önce vatanım!" derim. İstanbulluyum efendim, Payitahtında yaşarım âlemin. Benimdir ilelebet, Resul'ümün övdüğü Şaheserim. Şahlanır içimde Fatih'in bir eşi, "Önce vatanım!" derim.
ir yandan bağın bahçenin içinde,çiçek misali açan bir kız çocuğu Bir yandan genç kızlığa geçiş süreci Bir yandan beyaz ufuklara yelken açan hayaller Bir yandan "okuma" tutkusu Bir yandan çaresizliğin yürek burkan acısı Bir yandan acıyı bal, hüznü gül eyleyen irade Bir yandan türkülere, hayallere karışan sevdalar Ve tertemiz bir aşk Diliyle annemizin ak sütü, üslubuyla şiir, kurgusuyla musiki tadında bir eser Türk edebiyatının usta kalemi Yusuf Dursun'un gerçek bir hayat hikayesinden yola çıkarak kaleme aldı
Damda yalnız kaldım. Bu, benim için hiç de iyi değildi. Çünkü canım oyun oynamak istiyordu. Kapıya doğru bir hamle yaptım. Baktım, kapı kapalı. Bir hamle daha yaptım, yine açamadım kapıyı. Canım sıkıldı. İlk günden kendimi kapana kısılmış gibi hissettim. Bir yandan kapıyı tırmalıyor, bir yandan avazım çıktığı kadar bağırıyordum: -Açın kapıyı! Ben daha oyun kedisiyim! Sizinle oynamak istiyorum... Böyle demek istiyordum ama ağzımdan sadece miyav... sesi çıkıyordu. O da zayıf, cılız bir ses... Bir bebek ses
Ağlayan bebek, yatak odasında, annesinin kucağındaydı. Küçük karyolanın olduğu odanın kapısı ise açıktı. Bir hamlede içeri girdim ve karyolanın üstüne çıkıverdim. Aman Allah'ım ne yumuşak şeydi bebeğin yatağı. Üstelik kupkuruydu. Sağa sola göz gezdirdim. Kimsenin gelmediğini görünce yapacağımı yaptım. O kupkuru yatak şimdi ıpıslaktı! Alelacele indim karyoladan ve bir köşeye çekilip olacakları seyretmeye başladım.
Çocukların her biri tüylerimizi okşamaya, minicik gagalarımızı öpmeye başladılar. Ahmet büyük bir gururla bizi seyrediyordu. Sonra, -Bu kadar yeter, dedi; bırakın karınlarını doyursunlar. Çocuklar söylenmeye başladı: -İyi ki civcivlerin var... -Yemedik ya oğlum... -Yok, bir de yeseydiniz... -Belki ileride yeriz! -Ama abi... -canım biz de tavuk olunca yeriz, Diyen çocuk kahkaha atarak oradan uzaklaştı. Ahmet, ağabeyinin arkasından bağırdı; -Öyle bir şey yap, seni hiç affetmem!
Babam, bir suçlu gibi ezilmişti. Utancından mıdır, hırsından mıdır bilinmez, başını iki yana sallayıp durdu. Sonra yanıma geldi. O dağ gibi adam, tam karşımda çömeldi, yanaklarımı avuçlarının içine aldı. ?Yavrum, bize kışlık kavurma lazım. Yoksa nasıl besleniriz? Karnın doymazsa nasıl büyürsün? Çelimsiz bir çocuk mu olmak istiyorsun? dedi. Kendimi tutamayarak, ?Kavurma mavurma istemem." dedim. ?Kuru ekmekle kuru soğan yeter bana. İsterseniz onu da vermeyin. Yeterki kuzularıma dokunmayın!" Baktım ki babam
Baban, seni aldı, doğru köyün camisine götürdü. Cami duvarının dibinde birkaç ihtiyar oturmuş sohbet ediyorlardı. Deden de aralarındaydı. Bir elinde baston vardı; diğerinde, ucu Mamış'ın boynunda olan bir ip...Dedenden önce Mamış fark etti geldiğinizi. Sana doğru koşmak istedi fakat vazgeçti bundan. Dedeni bırakmıyordu ama bir gözü sendeydi. Yanına gittin. Sevgili arkadaşını doya doya kucakladın. Onun, nasıl sevindiğini, kocaman diliyle seni nasıl yaladığını herkes biraz da hüzünle seyretti. Cami duvarının
BENİM BABAM BİRİCİK Baba Şiirleri Babalarımız... Bükülmeyen bileği, kocaman yüreğiyle evimizin direği babalarımız... Bazen bir dağdır onlar, sırtımızı yasladığımız; Bazen bir çiçektir, ruhumuzu süslediğimiz, En çok da sevgidir, ömür boyu beslendiğimiz... Hepimizin babası özel,hepimizin babası güzeldir."BENİM BABAM BİRİCİK"deyişimiz bu yüzdendir.Onlar için ne söylense az,ne yazılsa yetersizdir.Belki şiir...Evet, belki şiirleanlatılabilir bu sevgi. Türk edebiyatının usta kalemiYusuf Dursun da böyle düşünmü
Allah'ın yarattığı her gün güzeldir, her gece özeldir. Yine de bazı günler ve geceler vardır ki bunlar diğerlerine göre daha güzel, daha özeldir. Müslümanların haftalık bayramı sayılan cuma günü, "kandil geceleri" dediğimiz mübarek geceler, bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesi bunlardan bazılarıdır. Çocuk edebiyatımızın usta kalemi Yusuf Dursun, inananların büyük bir sabırsızlıkla beklediği bu "kutlu geceleri" ve "mutlu gündüzleri" sizler için kaleme aldı. Kahramanımız Mustafa'nın birbirinden güzel hi
Tükendi
Yusuf Dursun'un beklenen romanı "Cennet Kapısı Çanakkale", Nar Yayınları'ndan çıktı. Özellikle "Çocuk Edebiyatı" sahasındaki eserleriyle tanınan Yusuf Dursun, bu sefer bir Çanakkale romanına imza attı. Cennet Kapısı Çanakkale kitabı, 8. sınıf öğrencisi üç çocuğun Çanakkale gezisi sırasında başlarından geçen sıradışı olaylar zinciri etrafında kurgulanmış. Rehberin verdiği bilgilerle Çanakkale savaşlarının yaşandığı yerleri gezmektedir çocuklar. Çanakkale savaşları sırasında kullanılan gerçek bir topun namlu
We should wish good things on ourselves and on our family and friends. We should also repent for our sins and let Allah know how grateful we are for the blessings we have recelved. How? By praying. Do you know how important prayer is for vvorship? Through prayer, we can learn and know *j how much we need Allah's help. VVith prayer, we make ourselves happy and we make Allah happy, too. When, why, how and in what situations should we pray? VVe'll learn ali of these things in this book, and ali together we'll
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 39 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1