Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 19 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
"Adı Nevin, Şarap içer, rüzgâr giyerdi geceleyin..." Yılmaz Odabaşı'nın "Yenik Serçe" adlı şiirinden çıkıp geliyor kitabın kahramanlarından Nevin. Kitap adını da Cemal Süreya'nın bir şiirinden alıyor. Bu romanın hem siyasi hem de başarılı bir aşk romanı olduğu söylenebilir. Sıkıyönetim koşullarında kendine bir yol çizmeye çalışan "Ruhu bile sanık" bir genç adam ve dünyayı cehennem bilen manik depresif bir genç kız. İki kanadı kırık insanın hazin aşk hikayesi. Daha çok şair kimliğiyle tanınan Yılmaz Odabaşı,
Herkesin bir Feride'si vardır ben bilmez miyim. Herkesin bir ayakkabısı gibi bir de şarkısı. Herkesin bir kimsesi vardır ben bilmez miyim; bir de kimsesizliği..."
Tükendi
"Yılmaz Odabaşı, Türkiye'de yaygın anlayışa karşı etkileyici bir şair..." - Guardian Daily "Biz biraz da Nâzım Hikmet'ten korktuk, şiir yazmadık. Yılmaz Odabaşı ise, 80'lerden itibaren bu toprakların güçlü dizelerini yazdı" - Yaşar Kemal "Eğer şarkılarımızı dinliyorsan, şiirini okuyor ve duyuyorsak, biz birbirimizi de omuzluyoruz aslında... Yalan yok, seni ve şiirini seviyoruz." -Ahmet Kaya Yılmaz Odabaşı'nın bu kitabında, 34 yıllık şiir serüvenine dağılmış on bir şiir kitabı ilk kez bir arada sunuluyor. Si
Tükendi
Çocuklar ve Adresler, bir Kürt köyünden batıya göç edip, yaşadığımız coğrafyanın katıksız ve saf acılarından geçerek büyüyen bir çocuğun ruhunda oluşan yaraların hikayesi.Kaybolmuş adreslerden kalbin tükenmeyen hafızasına , acıdan umuda , bir insandan yola çıkarak bütün insanlığa uzanan bu hikayeyi okurken, Yılmaz Odabaşı' nın ustaca kurgusu ve şiirsel anlatımıyla buruk bir yolculuğa çıkacaksınız.1991'de bir yayınevinin İlk gençlik dizisi için yazılan bu kitap, özellikle ilk ve orta öğretim öğrencilerine ya
Tükendi
Şiir kitapları Türkiye'de geniş bir okur kitlesine ulaşan Yılmaz Odabaşı, bir roman sürükleyiciliyle okuyacağınız bu kitabında, 1980'de Diyarbakır Askeri Cezaevi'nden başlayarak 12 Eylül yılları sert kuşatmalarda kendini küllerinden nasıl var ettiğini sarsıcı bir dille anlatıyor.Yılmaz Odabaşı, 78 kuşağının ortak direniş ruhundan çarmıhlara, sürgünlere uzayan zorlu serüvenini ve hafızalarda yer edecek bir tanıklığın hazin hikayesini 1980'lerden günümüze uzatıyor.Burkularak, ürpererek, bazen de gülümseyerek
Tükendi
Kovulmuş Şiirler, Yılmaz Odabaşı'nın otuz beş yıllık şiir serüvenine dağılmış şiirlerinin bir arada sunulduğu ilk kitap Her Ömür Kendi Gençliğinden Vurulur ile ikinci kitap Feride ?den sonra toplu şiirlerinin üçüncü kitabı.Bu kitap, toplu şiirlerinin ilk cildine alınmamış , pek çoğu 80'lerde sıkıyönetim Diyarbakır'ında yazılmış ve geçtiğimiz otuz yıllık evrede Türkiye'de şiir okurları üzerinde izler bırakmış şiirlerinden oluşuyor. Kitabın ikinci bölümde ise, ilk baskısı 1987'de yayınlanan Talan İklimi adlı
Tükendi
Aşk Şiirleri, 80 kuşağının özgün ve yaygın okunan şairlerinden Yılmaz Odabaşı'nın, aşk temalı şiirlerinden oluşan bir seçki. Şairin belleklere kazınmış, kimileri şarkılaşmış ve milyonlara ulaşmış güçlü dizelerinde büyük bir içtenlik bulacak ve bu şiirleri severek, hissederek okuyacaksınız...
Tükendi
Giderken Bıraktığım, Yılmaz Odabaşı'nın edebiyat, şiir, siyaset, hayat ve yaşadığımız dünyaya dair kendisine yöneltilmiş sorulara dolaysız, net yanıtlar verdiği seçilmiş söyleşilerden oluşuyor. Kimileri yıllar önce yapılmış ama hâlâ hayat ve edebiyatta bir karşılık içeren, kimileri yeni söyleşilerden oluşan bu kitap, aynı zamanda şair Yılmaz Odabaşı'nın yaşam ve yazın pratiğini doğru anlamak ve doğru okumak isteyeceklerin başvurulabilecekleri bir kaynak...
Tükendi
Hayatın Düşlere Borcu Var, Yılmaz Odabaşı'nın yine yalın, samimi, kuşatan diliyle farklı temaları bir araya getirdiği ve tümü de hayatın sokaklarına çıkan yazılarından oluşuyor. Yazar, bu kitabında okuru yer yer kendi sınanmışlıklarıyla hayata ve sisteme karşı daha güçlü olabileceğimiz bir ruhsal-düşünsel saçağa çağırıyor. Sizleri bambaşka bir dil ve duyarlığa yolculuğa çıkaracak bu kitap, severek, sarsılarak, okuyacağınız yazılar toplamı...
Tükendi
Yılmaz Odabaşı'nın bu kitabında, 34 yıllık şiir serüvenine dağılmış on şiir kitabı ilk kez bir arada sunuluyor. Siste Kalabalıklar (1985), Yurtsuz Şiirler (1987), Aynı Göğün Ezgisi (1989), Her Ömür Kendi Gençliğinden Vurulur (1992), Cehennem Bileti (1995), Aşk Bize Küstü (1997), Çalınmış Bir Mahşer İçin Ahval (1999), Ey Hayat (2000), Buğulu Atlas (2002), Bana Yasak Sözler Söyle (2014). Yılmaz Odabaşı, yazdığı ilk yıllardan itibaren şiirimizde 80 kuşağının özgün, sevilen ve yaygın okunan şairlerinin başında
Tükendi
Hayat, mutsuz, mağlup insanları çoğaltarak, geride bıraktığı heba olmuş ömürleri hiç umursamadan acıların, yılların üzerinden akıp gidiyordu.Yıllar geçince daha iyi anladım ki, aşkın kavgasını veremeyenler, hiçbir şeyin kavgasını veremezler; aşkın özgürlüğünü yaşamayan ve yaşatmayanlar ise hiçbir özgürlüğü hak edemezler. Yılmaz Odabaşı, yakın tarihin trajedilerini, solan hayatlarını, yalın ve sert kelimelerle, çarpıcı portrelerle anlatıyor. Ama sadece bize özgü öyküler değil bunlar; tüm Ortadoğunun yerlisi
Tükendi
Yılmaz Odabaşı Diyarbakırla hikayesini Diyarbakırla derdini Diyarbakırla aşkını anlatıyor bu kitapta. Bağlar küçelerindeki yoksul çocukluğun hergele neşesinden ilk aşklardan mahrumiyetlere baba zulmüne Mehdi Zananın belediye başkanı seçilişinden Diyarbakır Askeri Hapishanesine olağanüstü hal koşullarında dergicilik gazetecilik deneyimine İlk şiirler ilk ödüller Kürt özgürlük hareketindeki büyük fedakarlıklar öte yandan insanı örseleyen değer bilmezlikler. Bir insanın bir şehirle nasıl yoğrulduğunun hikayesi
Tükendi
Cumhuriyet dönemi şiirinin en yenilerini de içine katan bu antoloji daha önce benzeri olmayan önemli bir kaynak! Yeni şairleri de tanıyarak şiir zevkinizi gözden geçireceksiniz... 70´li yıllardan günümüze, şiirimizde yönelimler ve yenilik arayışlarının yer aldığı antoloji 1941 doğumlu Metin Altıok´u start alarak 1978 doğumlu Zeynep Köylü´ye dek bir çeşitliliği içererek, antolojisini bugün elli ila altmış yaşlarındaki şairlerle sınırlayan Mehmet Fuat´ın çalışmasının bir anlamda devamı niteliğinde ve onun
kenger toplarken ellerine diken batan çocuklar bilmezlerdi gözleri bağlanıp kurşunlanan bir aşkın hazin bir ünlem bırakacağını hayata ve bilmezlerdi bütün melodramların yalan olduğunu çekirdek çitlenen eski yazlık sinemalarda onlar hâlâ gülümsüyorlar buğulu bir atlastan anıları damlıyor fotoğraflardan (...) Buğulu Atlas, Türkiye şiirinin son yirmi yılında kendine özgü bir yer edinen ve her şiir kitabı büyük bir ilgiyle karşılanan Yılmaz Odabaşı´nın, 2001-2002 yıllarında yazdığı yeni şiirlerind
Tükendi
Şiirleri kitapları satış rekorlarına ulaşan Yılmaz Odabaşı, anılarının on yıllık kesitini kapsayan bu kitabında, şairlik ve varoluş serüvenini, militanlık ve tutukluluk dönemlerindeki ürpertici tanıklıklarını ve 78 kuşağının ertelenen şarkılarını bir roman sürekleyiciğiyle, otobiyografik türde yazıyor.
Tükendi
Bize mahsus sandığımız hayatlar, aslında evrensel bir bütünün birbirini tamamlayan parçalarıdır. Edebiyatçının görevi ve değeri de burada ortaya çıkar: Yerel olanda evrenseli, insanlığa ait olanı bulup çıkarmak.. Yılmaz Odabaşı da evrensel bir duyarlılığın yerel reflekslerle buluştuğu öyküleriyle bilinir. Onun öyküleri hem tüm Ortadoğu`ya hem de sadece bize özgü gibi görünebilen bir düzlemden okunurlar. Odabaşı, bir ülkeye tanıklığın, tarihe kayıt düşmenin en güzel biçimini, yine öyküleriyle ortaya koyuyor
Tükendi
Artık hepimiz, söz ve yazının giderek işlevini yitirdiği, ikiyüzlülüğün, riyakarlığın ve kahpeliğin çokça meşrulaştığı bir balçığın kiracılarıyız. Yüzsüzlük, yeni bir yüz artık! Bize de isyan değil, tevekkül bırakmışlardı; artık hayallerimiz bile haklı cesaretlerini unutmuşlardı... Umudun çocuklarına gelince, sanırım şimdi kendileri için bile umut değiller; üstelik onlar, benim bugündeki umutsuzluğumun da bir nedenidirler... Ama ben umudu seviyorum, umutsuzluğu seviyorum; çünkü ikisini kardeş kılan ha
Tükendi
?Artık her kötülüğün ibresinde sevgiyi de vurgulayan bir yan var... Sevgi, bir istila mazereti. Ne çok sevgisiz sevgi. Artık sevgisiz sevgi... Her şeye panzehir sevgiler, kurutulmuş sevgiler, satılık sevgiler. Adı çok telaffuz edilen, ama kendisi pek ortalarda görünmeyen sevgi..." Yılmaz Odabaşı, bu kitabında yer alan yazılarında sevgisizliğin örselediği parçalanmış hayatlardan söz ederken, şiirde olduğu kadar düzyazıda da başarısını kanıtlıyor. Odabaşı'nın bu kitabını okuduğunuzda, sevginin hiç değilse
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 19 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1