Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 16 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Sessizliği verin bana, suyu, umudu. Kavgayı verin, demiri, yanardağları. Yapıştırın bedenlerinizi bedenime mıknatıs gibi. Üşüşün ağzıma ve damarlarıma. Konuşun kanımla, sözcüklerimle "Neruda Kral Midas gibidir. Dokunduğu her şeyi şiire dönüştürür." Gabriel Garcia Marquez Latin Amerika'nın en büyük destanlarından biri olan Evrensel Şarkı, bir kıtanın capcanlı biyografisi. Kolomb öncesi uygarlıkların, konkistadorların ayak basışının, sömürgenin ve despotluğun, çalkantılı toplumsal olayların arka plan olduğu
Tükendi
Bir demiryolu işçisinin oğlu olan Pablo Neruda, 20. yüzyılı büyük yaşamış şairlerden. Şiir, diplomatlık ve toplumsal savaşım, onun yaşamının üç büyük uğraşı. Hem sürgünler yaşamış, hem de ülkesi Şilinin Paris büyükelçiliğine kadar yükselmiş bir ozan. Yirmi Aşk Şiiri, Umutsuz Bir Şarkı, Yeryüzünde Konaklama, Yürekteki İspanya, Evrensel Şarkı ve Macchu Picchu Dorukları gibi yapıtlarıyla 1971 Nobel Edebiyat Ödülüne değer görülen Neruda, çağımızın en saygın ozanlarından biri. 1958de yayınlanan Kuruntular Kitabı
"(...) Geldin yaşamıma benim bütün getirdiklerinle, bekledim seni, ışıktan, ekmekten ve gölgeden yapılmış; böyle muhtacım sana, böyle seviyorum seni, ve bütün herkes, yarını duymak isteyen, onlara söylemeyeceklerimi, okusunlar bu dizelerde ve geri çekilsinler bugün, çok erken çünkü bu tartışmalar için. Bir yaprak vereceğiz yarın yalnızca onlara aşk ağacımızdan yeryüzüne düşecek, dudaklarımız yapmış sanki, bir öpüş gibi yenilmez doruklarımızdan düşen göstermek için ateşini ve sevecenliğini gerçek bir aşkın..
Yirmi Aşk Şiiri ve Umutsuz Bir Şarkı,1924 yılında yayımlandığında Neruda'yı bir anda Şili'nin en ünlü şairi haline getirirken, onu daha en baştan ?aşkın açıksözlü ve şehvetli sözcüsü" kılmıştır. Genç âşığın başlardaki yoğun tutkuları sonraki şiirlerde yerini melankoliye bırakır. Aşk ilişkilerine dair hatıraları, Şili'nin güneyindeki bakir doğaya ilişkin hatıralarına karışır. Neruda, kadını doğayla bir tutan aşk şiiri geleneğini alıp ?kozmik boyutlara" taşımıştır. Onun şiirinde kadın, evrenin gerçek gücüdür.
Tükendi
Latin Amerika'nın Walt Whitman'ı kabul edilen Pablo Neruda, tıpkı tahıl taneleri kadar sayılması olanaksız dediği bu büyük şair gibi, yurdunun bütün içsel dünyasını ve dünyevi varlığını şiirleştirme yoluna gitmiştir. Kuşlar Sanatı çağımızın evrensel şairi Neruda'nın bu tutumunun ilginç bir örneğidir. Şili'de en yaygın rastlanan kuşlara tek tek övgüler düzen bu kuşbaz şair, kitabın sonunda kendi düşsel kuşlarıyla mizahi bir eleştiri sunar. Dünya şiirinde eşi görülmemiş bu şiir deneyinin, ıssızlaşan bir dünya
"Neruda, bütün dillerde 20. yüzyılın en büyük şairi." GABRIEL GARCÍA MÁRQUEZ Neruda'nın 1933, 1935, 1937 yıllarında üç kitap olarak basılan ve Canto General'in yanında başyapıtı sayılan Yeryüzünde Konaklama, Türkçede ilk kez eksiksiz yayımlanıyor. Daha önce Alova'nın çevirisiyle yayınlarımız arasında çıkan ve geniş ilgi gören Kuruntular Kitabı ve Kuşlar Sanatı'ndan sonra, bu ünlü yapıtında da Neruda, gerçeküstücülüğün ve Güney Asya kültürünün etkisiyle, yeryüzünün değişken doğasını, insan gövdesine ve mad
1971 Nobel Edebiyat Ödülü "Neruda, bütün dillerde 20. yüzyılın en büyük şairi." GABRIEL GARCÍA MÁRQUEZ Türkiyeli şiirseverler arasında yaygın beğeni kazanan Şilili şair Pablo Neruda'nın, ölümünden sonra evinde bulunan 21 şiirini, elyazmalarıyla birlikte yayımlamaktan kıvanç duyuyoruz. Şairin karısı Matilde'den esinlenerek yazdığı şiirler bir önsöz ve kapsamlı notlarla birlikte Neruda okurlarına sunuluyor. Matilde'nin ölümünden sonra, şairin tüm arşivinin sorumluluğunu üstlenen Pablo Neruda Vakfı, uçak men
Serüvenlerle dolu bir yaşam kitabı. Bir haber verme, bir hesaplaşma, lirik bir atılım, dostlara sesleniş, geçmişe ve yarınlara bir ant içmedir onun anıları. Bu anılarda şairin yaşamının bütün duraklarını, şiirlerini yaratış sürecini, başta Lorca, Alberti, Hernández, Eluard, Aragon, Nâzım Hikmet olmak üzere şair dostlarıyla ilişkilerini, Şilinin cunta tarafından öldürülen lideri Alendeyi buluruz. Benim anılarım hayaletlerle dolu bir galeridir der Neruda; Belki ben kendi hayatımı değil de başkalarının h
Tükendi
Halkım ben, parmakla sayılmayan Sesimde pırıl pırıl bir güç var Karanlıkta boy atmaya Sessizliği aşmaya yarayan Ölü, yiğit, gölge ve buz, ne varsa Tohuma dururlar yeniden Ve halk, toprağa gömülü Tohuma durur bir yerde Buğday nasıl filizini sürer de Çıkarsa toprağın üstüne Güzelim kırmızı elleriyle Sessizliği burgu gibi deler de Biz halkız, yeniden doğarız ölümlerle.
Elimdeki iki anahtar sanki; Biri sevmek seni, öbürü sevmemek, biri mutluluk, mutsuzluk; bir yazgı ihtimali öbürü. İki ihtimali var aşkımın seni severken. Bundandır seni sevmediğim zaman da sevmek, bundandır seni sevdiğim zaman da sevmek.
Yirminci yüzyılın büyük ozanı, Şilili usta Pablo Neruda'dan çocuklara ve hep çocuk kalmak isteyenlere yıldızlar kadar zarif, yıldızlar kadar ışıltılı ve büyülü bir şiir. Büyüdüklerinde, gündelik hayatın akışına katıldıklarında, düşlerini unutmasınlar, yüreklerinde ve beyinlerinde bir yıldız taşımayı ihmal etmesinler diye minik bir anımsatma...
Tükendi
Elimde iki anahtar tutuyorum sanki: Biri sevmek seni, öbürü sevmemek, biri mutluluk, mutsuzluk; bir yazgı ihtimali öbürü. İki ihtimali var aşkımın seni severken. Bundandır seni sevmediğim zaman da sevmek, bundandır seni sevdiğim zaman da sevmek. Kırmızı Yayınları Pablo Nerudanın yüz aşk sonesini Adnan Özer çevirisiyle yayımladı.
Tükendi
Ölüm bir tek bana yazılmış bu öyküde ve aşktan olacak ölümüm; seni sevmekle, çünkü seviyorum seni aşkım; kanla, ateşle.
Tükendi
Neruda adını ilk duyuran yapıttır 20 aşk şiiri ve umutsuz bir şarkı. Ama en çok duyuran. Hem kendisinin hem de çağdaş ozanlardan birçoğunun pek az yapıtı bu ufacık kitabın yaygınlığına ulaşabilmiştir. Daha 1961'de Buenos Aires'deki Losada yayınevi milyonuncu baskıyı satışa çıkarıyordu. Bu sayı şimdilerde iki milyona yaklaşıyordur belki. Nerden geliyor bu başarı, neye dayanıyor? Bunca yıldır Latin Amerika'nın bütün kentlerinde, okul çevrelerinde olsun, arkadaş toplantılarında, meyhanelerde, fabrikalarda, çi
Tükendi
Böyle gecelerdeydi, sardım onu kollarımın arasında. Öptüm, kimbilir kaç kere, altında sonsuz göğün. Sevdi beni o, meğer ben de sevmişim onu. Yürek bu, nasıl dayansın o iri, durgun gözlere. Bu gece en hüzünlü dizeleri yazabilirim. Düşünüp benim olmadığını. Hissedip yitirdiğimi.
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 16 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1