Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 25 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Uzun yıllar en zorlu günlerinde yakın dostu, çalışma arkadaşı, sırdaşı olan Nihat Behram´ın cezaevi koğuşlarından devlet kokteyllerine, mahkeme kapılarından uluslararası davetlere, politik platformlardan kabadayılar âlemine; Türkiye´den isviçre´ye, Hindistan´dan Fransa´ya her biri belgelere dayanan, yakın arkadaşlık, politika ve iş ilişkilerinde derinleşen roman tadında anıları... Cezaevinden yazılmış mektuplar, gizli haberleşmeler; öncesi ve sonrasıyla firarın öyküsü; ölümünden birkaç ay önce birlikte git
1968'ler. Yazılı tarihin en barbar asrının en umutlu, en ışıklı, en cesur günleriydi. Coşkun bir devrimci dalganın bütün dünyayı sarstığı, onlarca ülkede milyonlarca insanın ayağa kalkarak, "Gerçekçi ol, imkânsızı iste," diye haykırdığı günlerdi... Böyle bir dünyada, Denizler de özgürlük bayrağını Türkiye'de yükseklere taşıdılar. ABD'ye, NATO'ya, yurtlarını yerli ve yabancı sermayeye peşkeş çekmek isteyenlere en iyi cevabı eylemleriyle, yürüyüşleriyle, cesaretleriyle verdiler. Ve egemenler, bu özgürlük ka
Tükendi
"Hangi dert hangi günün ayazı Hangi söz hangi aşkın avazı Her birinin tandaki kızıltı kadar En sahi tanışıyım, Kimini çünkü için için yanarak Hüzünden biçtim Kiminin közünden çırçıplak geçtim"
Behram'ın ‘şiirözü' diye nitelediği bu yapıtlar bilinen sanat / edebiyat türlerinin hiçbirine benzemiyor. Yazar, en özgün şiirlerinin arkasındaki duygu / gözlem / bilgi birikiminin öykülerini çocuklar ve yetişkinlere masal diliyle anlatıyor. Anlatılanlar ressam Bayram Gümüş'ün renkleriyle bezeli. Öyküleri anlatılan şiirlerin de yer aldığı bu kitaplardaki ‘bilgi notlu görseller' yapıtların bütünlüğü içinde ayrı bir önem taşıyor. Bilgiler düşgücü harmanına bilimsel kaynaklarından derlenmiştir. Bu ‘bilgi notla
Behram'ın ‘şiirözü' diye nitelediği bu yapıtlar bilinen sanat / edebiyat türlerinin hiçbirine benzemiyor. Yazar, en özgün şiirlerinin arkasındaki duygu / gözlem / bilgi birikiminin öykülerini çocuklar ve yetişkinlere masal diliyle anlatıyor. Anlatılanlar ressam Bayram Gümüş'ün renkleriyle bezeli. Öyküleri anlatılan şiirlerin de yer aldığı bu kitaplardaki ‘bilgi notlu görseller' yapıtların bütünlüğü içinde ayrı bir önem taşıyor. Bilgiler düşgücü harmanına bilimsel kaynaklarından derlenmiştir. Bu ‘bilgi notla
BEHRAM'ın ?şiirözü' diye nitelediği bu yapıtlar bilinen sanat / edebiyat türlerinin hiçbirine benzemiyor. Yazar, en özgün şiirlerinin arkasındaki duygu / gözlem / bilgi birikiminin öykülerini çocuklar ve yetişkinlere masal diliyle anlatıyor. Anlatılanlar ressam Bayram Gümüş'ün renkleriyle bezeli. Öyküleri anlatılan şiirlerin de yer aldığı bu kitaplardaki ?bilgi notlu görseller' yapıtların bütünlüğü içinde ayrı bir önem taşıyor. Bilgiler düşgücü harmanına bilimsel kaynaklarından derlenmiştir. Bu ?bilgi notla
Tutanakların ilk bölümü Nihat Behram'ın Ağustos 2014-Mart 2015 arasında yayınlanan haftalık dergi soldaki yazılarıdır. Bu yazılar güncel politik gelişmelerin devrimci, yurtsever bir sanatçıdaki yankılarıdır. Hayatın sanatçılardaki yankısı, sivil tarihi oluşturan en temel yapıtaşlarından biridir. Sanatçıların ürünleriyle bıraktığı izler, yaşadıkları döneme düşürülmüş ışıktır. Bu ışık gün ışığı benzeridir, doğaldır; hele ki hesapsız hurdasız yaşayan, net ve ödünsüz olan, zalime karşı mazlumla saf tutan, tesli
Derin sosyal, siyasal, kültürel çalkantılara sahne olan 20001i son yıllar Türkiye aydınları arasındaki saflaşmanın da keskinleştiği yıllardır. Bu kitap Behram'ın 2012-2014 yılları arasında Yurt gazetesindeki "Tekzip" başlıklı köşe yazılarından geniş bir seçmeyi içeriyor. Bu yazılar, halk safındaki yurtsever bir sanatçının zulme direniş çağrısından öte bu dönem tarihine devrimci bir aydının düştüğü dipnotlarıdır. Ülke hayatının bu dönemi irdelenirken bu yazılara dönüp dönüp bakmak, kaçınılmaz önemdedir. Tek
İşte İbo´nun ayağını bastığı toprak: Dağ ve zindan İşte direncin karşısında zalimin çaresiz kalışı Ve işkenceye karşı direnişiyle efsaneleşen bir hayat İBRAHİM KAYPAKKAYA´NIN RESİM ARŞİVLİ KİTABI! Nihat Behram´ın, efsaneleşen unutulmaz kitabı "Ser Verip Sır Vermeyen Bir Yiğit" uzun yasaklı yıllardan sonra yine okuruyla buluşuyor. Behram, bu belgesel anlatısında, halka bağlılık ve inancın karşısında işkencenin gücünü yitirişini seslendiriyor. İlk yazıldığı 1976´dan bu yana geçen ve beraatle sonuçlanan
Tükendi
Ataol Behramoğlu-Nihat Behram. İki kardeş. 1960'lı yılların, 68 kuşağının edebiyat alanında iki efsane ismi, iki seçkin şairi. "Bir Gün Mutlaka" inancında somutlaşan umut, cesaret ve kararlılık, Ataol Behramoğlu'nun 1965'te "Papirüs"dergisinde yayımlanan, 1970'te aynı adla kitaplaşan şiiriyle, o günlerden bu günlere ışık taşımayı sürdürüyor. Nihat Behram'ın 1976'da yayımlanışından günümüze yüze yakın basım yapan ve her kuşaktan milyonlarca okura ulaşan "Darağacında Üç Fidan'ı Deniz Gezmiş'lerin sönümsüz meş
Tükendi
Darağacında Üç Fidan belgesel-anlatı olarak, yazında yeni bir türdü. İlerleyen yıllarda efsaneleşti. Behram bu kez, ´Toprakta kökü olmayan fidan gibi, hayatta kökü olmayan sanat da sahi değildir!´ diyor. Ressam Bayram Gümüş´ün hayatından hareketle İstanbul tamirhanelerinden Toroslar´a dek, yalın yürek bir tabloda renklerin hayattaki öz köklerini arıyor. Konusunda milat olacak bu belgesel-anlatısıyla Behram yine çok önemli bir derdi ucundan kanatıyor. Gerçeklikten can alan tutkusuyla, yurtseverlik duygusunun
Kında Duran Onur Paslanır Nihat Behramın Toplu Yapıtları içinde daha önce ilk iki cildini Özlemin Dikli Olsa ve Acının ve Umudun Rengi adlarıyla yayımladığımız Toplu Yazılarnın 3. Cildidir. Bu kitap Behramın 2008 2012 yılları arasında soL Portalda yazdığı yazıların geniş bir seçmesini içeriyor. Kültürle siyaseti harmanlayan bu yazılar; insana ve doğaya düşman her şeye karşı ödünsüz mücadelenin simgesi olmuş bir aydının tarihe düştüğü iş aretlerdir.
Everest Yayınları, Behram'ın şiir dünyasında atardamar türünden özel bir yeri olan Dörtlükler'i topluca sunuyor. Kitapta,1980-2011 yılları arasında yazılmış ve çoğu ilk kez yayımlanan 250 dörtlük yer alıyor. İşte, Behram'dan, hayatı şiirle solumak isteyenlere oksijen kaynağı niteliğinde bir yapıt daha... Kuma sordum çakıldan geldiğini söyledi Çakıl kayalıktan, kaya dağdan, dağ ufuktan, Dile sordum akıldan geldiğini söyledi Akıl kavrayıştan, kavram candan, can topraktan
Yağmur yağsa, sağanak olsun isterim Dere köpük köpük aksın, toprak Nefes alıp göğe baksın Rüzgâr çıksa, ağaçlar ıslıklansın isterim Kanatları ışıklanıp, kırlangıçlar Sürüsüne sürü katsın Yola çıksam, dağlar taşlar sese gelsin isterim Sürüp gitsin beni yamaçların şarkısı, ömrüm Bir ucundan bir ucuna yeryüzü tütsün Aşka düşsem, bağrım orman dilim ırmak olsun isterim Dallar dalgalarla buluşsun, rüzgârında Yârim uyusun Yüksekteysem uçmak isterim Kanatlanıp boşluğunda uçurumun, ruhum Derinliği ölümüne t
"Nihat Behram, sözcüğün gerçek anlamıyla ve bence ´68 Kuşağı´nın en tipik en önemli şairidir." -Ataol´ Behramoğlu "Onun şiiri gerçekten ´yalın bir yüreğin´ şiiri... Duyarlı, duygulu... Bu duyarlık ve duygunun harmanında aşk da var, doğa ve yaşama sevinci de... Öfke de." -Refik Durbaş "Behram´ın şiirinde coşkunun ve umudun şahlanışıdır anlatılanlar... Şiire özne olmak yetmez Behram´a göre. Yaşamın da öznesi olmak gerekir." -Veysel Çolak "Doğanın diliyle akan/söylenen bir şiiri var Behram´ın ve do
"Kız Ali", 17 yıl boyunca yurtdışında yaşamak zorunda kalan ve halen İsviçre`de yaşayan Nihat Behram`ın Everest Yayınları`ndan çıkan üçüncü kitabı. Daha önce "Lanetli Ömrün Kırlangıçları" olarak bilinen "Kız Ali"nin yoğun bir şiirsellikle yoğrulmuş çağrışımsal bir anlatımı var. Romanın çekiciliği, özellikle kahramanı Ali`nin iç ve dış dünyası arasındaki çekişmeler ve çıkmazlardan kaynaklanıyor. Nihat Behram`ın bu romanında yoğun ve zengin bir dille merhametsiz bir dünyayı eleştiriyor. Romanın kahramanı Kürt
İnsanın herhangi bir nedenle sürgüne düşmesi, sıladan gurbete sürüklenmesi, yerinden yurdundan kopması, her zaman ve her koşulda nice hazin hikayeler içeren bir serüvendir ve bir o kadar da çağımız insanının evrensel bir yazgısı olmuştur. İster doğduğu toprağa, ister pınarından su içtiği memleketine, ister kalbi dağlayan bir insana tutkuyla açıklansın; gurbet, mutlaka bir sevdadan ayrı düşmektir çünkü. Yoksa ayrılık ve kavuşma üstüne bunca şarkı söylenir, bunca öykü anlatılır, bunca şiir yazılır mıydı? Bu
Nihat Behram´ın yüzlerce yıldır Anadolu´da anlatılagelen halk masallarından seçip, yorumlayıp şiirleştirdiği ve çocuk-büyük her yaştan insana yaşam dersleriyle dolu bu masal-şiir kitabı, halk kültürünün zenginliklerinden beslenmek isteyenler için bir kaynaktır. "Canalıcı´da asalak geçinenlerin, Üselek´te din bezirganlarının, Tilki ile Yılan´da kalleşve düzenbazların içyüzlerini çocukların düzeylerine uygun bir anlatımla ortaya koyan Nihat Behram, son yılların en önemli çocuk kitaplarından birini yazmıştı
Acılar Umudun bileğitaşında Kıvılcımlandıkça Gücüne, rengine Işığın direncine ulaşır. Yazılar / Söyleşilerden oluşan kitapları, Nihat Behram külliyatının en önemli bölümlerinde birisidir. Behramın yazıları ve söyleşilerinin birinci cildi Özlemin Dili Olsa, ikinci cildi Acının ve Umudun Rengidir. Son kırk yılımızın kültür, demokrasi ve özgürlük mücadelesine, resmi tarih dışında bir perspektif arayanlara, bu süreci devrimci bir aydın ruhuyla solumuş olan Behramın eserleri önemli birer kaynaktır. Aynı zama
Hatırlayışlar Seni bileklerim uçarıyken sevmiştim, mağrur bir edayla bakıyordun dağlardan, köpükler saçarak dövünen ırmak dudaklarında pembeleşen kabarcıklarla taze çayırlara karışırken ve toprak serin bir rüzgarı emerken her sabah arkadaş olmuştum ateşli duygularla, ey hayat seni bilekleri uçarıyken sevmiştim üzümü mayhoşken koklamak isteyen çocuklar gibi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 25 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1