Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 10 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Karıncaların Günbatımı, Yalnızlar, Meteliksiz Âşıklar romanları nihayet Türkçede de büyük bir heyecanla okunan Zaven Biberyan’ın özyaşamöyküsü, bir yazarın yaşamını ve yaşadığı zamanı en dürüst, en çıplak, en hakiki haliyle yansıtıyor. 1921 doğumlu Biberyan’ın 100 doğum y ı l d ö n ü m ü n d e y a y ı m la n a n M a h k û m l a r ı n Ş a f a ğ ı , B i b e r yan’ın ömrünün ilk yirmi beş yılına, çocukluğuna, gençliğine, 1930’ların ve 40’ların siyasi ve kültürel ortamına dair eşsiz bir tanıklık. İstanbul’da ya
Tükendi
Ermenice edebiyat dünyasında romanları ve öyküleriyle tanınan Zaven Biberyan okurun karşısına bu kez şiirleriyle çıkıyor. Kitap olarak ilk kez gün yüzü gören bu şiirler, genç bir yazarın şiirdeki arayışlarına tanıklık etmenin yanı sıra, onun kimliğinden dolayı uğradığı haksızlıklarla mücadele etme yöntemi olarak sığındığı dizelerle tanışma imkânı da veriyor. Otobiyografisinde Lamartin’in romantizminden etkilendiğini itiraf ettiği erken dönemi yansıtan şiirlerde, Biberyan’ın romanlarına özgü karanlık yüzünü
Tükendi
Zaven Biberyan, Türkiye'nin yakın tarihine farklı bir açıdan baktığı Yanlızlar adlı bu romanında, siyasi iktidarın el değiştirmesiyle toplumun da hızlı bir dönüşüm geçirmeye başladığı 1950'li yılların başlarında, İstanbul'un Anadolu yakasında bir sayfiye yerinde, Erenköy'de, bir yaz hafta sonunda yaşananları anlatıyor. Yazar, bu iki günde yaşananlarla, toplumsal sınıfların ve beraberinde çeşitli statülerden bireylerin iç dünyalarının derin bir psikolojik tahliline girişirken, başta insanlar, sonra da Türk,
Tükendi
Türkçeye çevrilen romanlarıyla artık önemli bir okur kitlesine sahip olan Zaven Biberyan, Ermenice ve Türkçenin yanı sıra Fransızcada da dikkat çekici bir yazar olduğunu kanıtladığı özyaşamöyküsüyle karşımızda bu kez. Biberyan'ın, Cumhuriyet Türkiyesi'nde hayatı tüm yoğunluğuyla yaşamak isteyen bir Ermeni yurttaş ve bir entelektüel olarak karşı karşıya kaldığı güçlükleri anlattığı bu çarpıcı metin ilk kez gün yüzüne çıkıyor. Yazar, kişiliğinin oluşumunda rol oynayan olay ve kişilerle birlikte, okul yılları
Tükendi
Karıncaların Günbatımı, Ermenice romanın 20. yüzyıldaki zirvelerinden biri. Biberyan, başyapıtı olarak kabul edilen bu romanında, bir aile ekseninde Türkiyeli Ermenilerin 1940'lı ve 50'li yıllardaki yaşamından bir kesit sunuyor. "Varlık Vergisi" uygulaması altında ezilen, varını yoğunu kaybeden bir baba, bu güç koşulları onun yüzüne vuran aile bireyleri ve üç buçuk yıllık zorlu Nafıa askerliği günlerinden sonra geri döndüğünde hiçbir şeyi bıraktığı gibi bulamayan oğul Baret. Yazar, Baret karakterinde, bir
Tükendi
Yeniyetme Sur'un, ailesi ve kız arkadaşı Norma'yla ilişkisini merkeze alarak 1950'ler Türkiyesinin röntgenini çeken keskin bir toplumsal eleştiri romanı Meteliksiz Âşıklar. Lise son sınıf öğrencisi Sur'un, başta anne ve babası, sonra İstanbul Ermeni toplumu ve nihayet çevresindeki her şeye karşı isyan duygusuyla dolmasına yol açan çelişkileri ve çatışmaları gözler önüne sererken, havada adeta asılı duran gerginliklere dikkat çeken Zaven Biberyan, 6-7 Eylül sonrası ve 27 Mayıs askeri darbesi öncesinde Türkiy
Tükendi
Bugüne dek romanlarıyla tanıdığımız Zaven Biberyan Ermenice "Dzovı" (Deniz) adını verdiği kitabıyla okuyucunun karşısına bu sefer de öyküleri ile çıkıyor. Romanlarında olduğu gibi öykülerinde de usta kalemini konuşturan Biberyan, farklı çevrelerden, şehirlerden, toplumlardan karakterleri ile insanın farklı ruh hallerinin derin dehlizlerine iniyor. Dzovı'da, bir anarşiste kız vermek istemeyen bir babanın mizahi halleriyle Bulgaristan'ı ziyaret ettikten sonra, Beyrut'taki bir şantiyede gece geç saatlerde kaça
Tükendi
Yeniyetme Sur'un, ailesi ve kız arkadaşı Norma'yla ilişkisini merkeze alarak 1950'ler Türkiyesinin röntgenini çeken keskin bir toplumsal eleştiri romanı Angudi Siraharner (Meteliksiz Âşıklar). Lise son sınıf öğrencisi Sur'un, başta anne ve babası, sonra İstanbul Ermeni toplumu ve nihayet çevresindeki her şeye karşı isyan duygusuyla dolmasına yol açan çelişkileri, çatışmalari ve eşitsizlikleri gözler önüne sererken, havada adeta asılı duran, neredeyse patlamak üzere olan gerginliklere dikkat çeken Zaven Bibe
Tükendi
Zaven Biberyan, Türkiye'nin yakın tarihine farklı bir açıdan baktığı Yanlızlar adlı bu romanında, siyasi iktidarın el değiştirmesiyle toplumun da hızlı bir dönüşüm geçirmeye başladığı 1950'li yılların başlarında, İstanbul'un Anadolu yakasında bir sayfiye yerinde, Erenköy'de, bir yaz hafta sonunda yaşananları anlatıyor. Yazar, bu iki günde yaşananlarla, toplumsal sınıfların ve beraberinde çeşitli statülerden bireylerin iç dünyalarının derin bir psikolojik tahliline girişirken, başta insanlar, sonra da Türk,
Tükendi
Babam Aşkale'ye Gitmedi 'de bir ailenin ekseninde İstanbul Ermenileri'nin 1940'lı ve 50'li yıllardaki yaşamından bir kesit sunuyor. Varlık Vergisi uygulaması altında ezilen, varını yoğunu kaybeden bir baba, bu güç koşulları onun yüzüne vuran aile bireyleri ve üç buçuk yıllık zorlu Nafıa askerliği günlerinden sonra geri döndüğünde hiçbir şeyi bıraktığı gibi bulamayan oğul Baret. Yazar, Baret karekterinde, bir delikanlının hızla değişen toplumsal koşullara uyum mücadelesini ve bireysel çatışmalarını çarpıcı,
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 10 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1