Simone de Beauvoir'ın toplumsal alanda ortaya attığı "Kadın olarak doğulmaz, kadın olunur" düşüncesini psikanalitik açıdan tercüme etmek istediğimizde bu sav kitap boyunca şöyle bir soruya dönüşecektir: Bir kadın kadınsılığına nasıl erişir? Ödipal karmaşanın oluşumunda, küçük kızın çözmesi gereken en çetrefil sorun, derin bir aşkla bağlı olduğu anneden babaya yer değiştirebilmektir.
Nesnenin aşkını kaybetme kaygısına rağmen, kızın babaya (sonradan sevgiliye) dair kadınsı dürtülerine sahip çıkması bir cesar
"XIX. yüzyılda tecrit etme, sorgulama, duş cezaları, katı disiplin, çalışma yükümlülüğü, ödüllendirme gibi, tımarhanelerde yürütülen tüm teknikler, hekimi `deliliğin mutlak efendisi` haline getirmişti. Gizlenen deliliği ortaya çıkaran, onu yenmeye çalışan, büyük bir ustalıkla tahrik ettikten sonra sakinleştirip yeniden onu konumlandıran hekimdi. Bu bağlamda deliliğin psikolojisi tırmarhanede gelişmiştir.
Freud`un söylemiyle birlikte, deliliğin tarihinde o zamana değin gerçekleştirilen tedaviye ilişkin bir k
Çocuğun kısa boyu mu, deşifre edilmesii gereken özgül dili mi, yoksa sosyal gelişimini tamamlamamış olması mıdır, erişkisini "çocuk konuşulanları anlamaz" diye düşünmeye iten? Yetişkin, çocuğu söz sahibi bir özne olarak düşünmez. Ona kendi prizmasının saptırıcı bakışıyla yaklaşır. Onun tutkulu narsisizminin bir nesnesi haline getirir. Ya da kendi dünya görüşü ve önyargılarından hareket ederek ona bir yer verir. Çocukluğu tasarımlama biçimi de içinde yaşadığı tarihsel ortama bağlıdır. Böylekle çocukluğu iliş
Toplam 3 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.