Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 3 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
On dördüncü yüzyılın başında Büyük Timur kendi zekâsı ve kılıcıyla büyük bir imparatorluk kurmuş, bütün dünyaya baş eğdirmişti. Asya’yı baştanbaşa sarsan bu büyük güç, Afrika’nın en gelişmiş kısmı olan Mısır’ı da kendine bağlamış ve batıya doğru saldırısında kuzeyden Lehistan’a ve güneyden İstanbul kapılarına dayandığı zaman (İngiliz tarihçi Gibbons’un açıkladığı üzere) Avrupa’nın ta batı ucunda ve adalar içinde bulunan İngiltere’ye bile gücünü ve etkisini hissettirmişti. Timur yalnız büyük ordular meydana
Genç Subay! Bu küçük eserimi senin tinsel kişiliğine sunuyorum. Sen onu okudukça, oğlu olduğun ulusun; tarihin her döneminde, dünyanın her parçasında çok büyük işler yapan, en büyük adamları yetiştiren ulu ve üstün bir ulus olduğunu, derin uğultularla duyacaksın. Bu duyuş senin beyninde ve gönlünde bir ürperme, bir yükseliş yaratacak ve sen kutsal kalıtın şerefli bekçiliğini yaparken, ne kadar ağır ne kadar yüksek bir güç taşımakta olduğunu daha iyi anlayacaksın ve bu anlayış gelecekte ki yüksek ve u
Timur hayatında yalnız Anadolu Seferi ile Ankara Savaşı’nı yapmış olsaydı bile, yine büyük iş ve eseriyle siyaset ve savaş adamlarını kendine hayran bırakabilirdi. Çünkü bu seferin yapılışında Timur, en büyük orduları Asya ortalarından kaldırarak -üstelik şimdiki nakil araçları ve kolaylıkların hiçbiri yokken- Asya’nın batı uçlarına kadar getirmiş ve kendisine düşman olan on ülkenin orduları arasında, bunların birleşik saldırılarına imkân vermeyen düzen ve tedbirlerle ve sürekli biri diğerini kolaylaş
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 3 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1