İnsanlar neden ötekileştirir veya öteki
görür birbirni? Böyle görmenin
ontolojik (yaratılıştan gelen) bir
temeli var mı acaba? İnanılan 'kutsal
kitaplar' bu temayülü ne kadar
besliyor ve destekliyor? Bu soruları
tersinden sorarsak insanlar, Nazım
Hikmet'in deyişiyle ''bir ağaç gibi tek
ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine''
birbirini ötelemeden, itelemeden ve
ötekileştirmeden bir arada yaşamayı
beceremez mi acaba? Bu sorulara
idealizme veya romantizme kaçmadan
müspet bir yanıt vermek çok zor,
imkansız hatt
Cami onu göterir, minare onu gösterir, kubbe onu gösterir, ?Bilmenin nihai amacı kendini idrak
etmektir" manasını temsil eden medrese onu gösterir. Dünya misafirhanesindeki yolculuğu simgeliyen hanlar
Onu gösterir, hasılı mazi edalı ve endamlı her munis mimarı eser onu gösterir. Her eser , mimarı tarafından,
Allah'a sunulmuş bir kurbandır, bir armağandır.
Orada hepimiz maziydik, eskiydik, tarihin içinde kalmış gibiydik. Muhteşem ve mazlum medeniyetimiz ve onun en gözde kurumu olan medrese gibi. Mekanın
Toplam 2 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.