Türk din tarihi, Türklerin Gök Tanrı temelinde, yazılı bir
kaynağa dayanmaksızın kendi iç kültürel
dinamiklerinden doğan ve günümüze kadar varlığını
devam ettiren Gök Tanrı dini=tengrizmle başlar. Türkler
bu millî dinlerinin dışında Budizm, Ak Din, Taoizm,
Konfüçyanizm, Zerdüştîlik, Maniheizm, Musevîlik ve
Hristiyanlıkla da muhatap olmuş, Türk topluluklarının
bir bölümü bu dinleri kabul ve tecrübe etmiş ve etmeye
devam etmektedirler. Ancak Türk topluluklarının büyük
bir bölümü Müslümanlığı seçmiş olup bu in
Fransız araştırmacı Salah Trabelsi tarafından yapılmış ilginç bir tez çalışması olan “Le Coran et Ses Traduction En France du 16. e Siecle”da, 16. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar yapılmış olan Kur’an tercümeleri ile mütercimler hakkında ilginç bilgiler yer almaktadır.
Acaba söz konusu tarihlerde Fransa’da bu çalışmalar yapılırken dönemin en büyük İslam devleti olan Osmanlı Devletinde Kur’an tercümesi ile ilgili herhangi bir çalışma var mı?
Hayır, yok.
16. yüzyıldan başlayarak 20. yüzyıla kadar Osmanlı
Dünyanın en eski milletlerinden biri olan Türkler, Kamçatka Yarımadası'ndan Orta Avrupa içlerine kadar uzanan geniş ve büyük bir coğrafyada yaşamaktadırlar. Tarihleri boyunca birçok kültür ve dinle karşılaşmış olan bu Türk toplulukları bu din ve kültürlerle ilişki içinde olmuş; bazen o kültürlerden etkilenmiş bazen de onları etkilemişlerdir.
Bu kitapta, Orhun Kitabelerinde ?Türk, Oğuz beyleri, milleti işitin: Üstte gök basmasa, altta yer delinmese, Türk milleti, ilini, töreni kim bozabilecekti?" diye hitap
Din ve toplum arasındaki ilişki karşılıklı etkileşim sürecinde ortaya çıkar ve devamlılık gösterir. Bununla birlikte, din özü itibariyle kutsalın tecrübesi ve "kutsal şeylerle ilgili -emredilmiş veya yasaklanmış- inanç ve pratikler bütünü" olarak da tanımlanabilir. Kutsallık atfedilen şeyler, genellikle yücelik ve güç bakımından üstün sayılır ve bir takım dinsel ritüel ve uygulamalarla, kutsal olmayana karşı ayırt edici bir nitelik kazanır. Kutsal aynı zamanda bir anlam kaynağı ve kimlik göstergesi olarak d
Kültür ve toplum yapımızda, modern anlamda bir din tarihi şuuru ve perspektifi henüz tam anlamı ile yer almamış, doğal olarak da bir din tarihi metodolojisi gelişmemiştir.
Dolayısıyla din alanında olan veya başka bir deyişle "evrensel" olanı birbirine karıştırma ve hepsini aynı kategoriye yerleştirme eğilimi, alışkanlığı ve hatta "hata"sı da bu şuur ve metodoloji noksanlığından kaynaklanmaktadır.
Çok geniş bir coğrafyada, oldukça değişik kültürler,medeniyetler, toplumlar ve dünyanın büyük dinî sistemleri
Gagauzlar dinî tercihleri, yerleştikleri bölgeler, kültürleri ve mücadeleleri ile Türk Dünyası'nın en renkli kuşaklarından birini temsil ederler. Onların Türk Tarihi içerisindeki yeri ne yazık ki layıkıyla değerlendirilmemiş, kendileriyle birkaç teşebbüs haricinde fazla ilgilenilmemiştir. İki değerli araştırmacı bu kitaplarıyla Gagauzları tüm Dünyanın dikkatine sunuyor. Gagauzlar kimlerdir? Tarih içerisinde nasıl roller üstlenmişler, nerelerden nerelere göç etmişler, nerelerde hangi devletleri kurmuşlar, h
Toplam 7 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.