Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 17 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Türkiye’deki ilk kapsamlı Moğolistan ve Çin belgeseli 1990 yılında TRT tarafından çekilmiştir. “Altaylar” adlı 12 bölümlük belgeselin danışmanlarından Ahmet B. Ercilasun, Moğolistan’da 45, Çin’de 15 gün süren belgesel çekimleri sırasında görüp yaşadıklarını günü gününe defterine not etmiştir. Köktürk anıtları, Orhun şelalesi, Altay Dağları, Cengiz Han’ın doğduğu topraklardaki milletler arası Cengiz Han şenlikleri… Moğolistan’daki Kazak, Tuva ve Azerbaycan Türkleri… Çin Seddi, Yasak Şehir, Bin Buda mağaralar
Tükendi
Kamal Abdulla'nın destana, mite bakışı kapsayıcı olduğu gibi dile bakışı da kapsayıcı idi. Kelimeyle değil, kelimelerin bir araya gelmesiyle, sentaksla uğraşıyordu. Hayat binlerce ve milyonlarca insanın birbirleriyle kurduğu ilişkilerle vardı. Dil de öyleydi, binlerce, yüz binlerce kelimenin birbirleriyle kurduğu ilişkiler sayesinde vardı. Kelimeler tek başlarına, donmuş vahitler değildi; canlı ve hareketli idiler; elleri kolları vardı ve birbirlerine tutunuyorlardı. Azerbaycan halk danslarında olduğu gibi
Tükendi
Ahmet B. Ercilasun, Yeniçağ gazetesinde çıkan yazılarından Türk milliyetçiliğiyle ilgili olanları bir araya getirdi. Türkçülük Yazıları böyle oluştu. Türk'ü, ülküyü ve Türk gerçekliğine dayanan Türkçülüğü en açık ifadelerle bu yazılarda bulacaksınız. Türk milliyetçiliğinin bir insanda bir fikir sistemi hâline gelebilmesi için duygu seviyesinden şuur seviyesine çıkması gerektiği yazılarda ısrarla vurgulanmıştır. Millî şuurun da ancak bilgi ve kültürle donanarak oluşabileceği ısrarla belirtilmiştir. Türk mil
Ahmet B. Ercilasun, günlük yazılarından Türkoloji ile ilgili olanları Türklük Bilimi Yazıları adı altında bir araya getirdi. Günümüzde çok tartışılan ve bilen bilmeyen herkesin üzerinde konuştuğu Türk ve Türkçe kavramlarından ne anlaşılması gerektiği bu eserde açık seçik olarak anlatılmakta; kavramların tarihî, sosyolojik ve siyasi / hukuki yönleri ayrı ayrı belirtilmektedir. Türkçecilik hareketi ile millî birlik arasındaki bağ da Türkçe kavramının bir uzantısı olarak ele alınmaktadır. Eserin "Türk Tarihin
Dîvânu Lugâti't-Türk sadece bir sözlük değildir. Eski Türk şiirinin en eski kaynaklarından biri, Türk atasözlerininse en eski kaynağıdır. Bu sebeple Dîvânu Lugâti't-Türk, şiirimiz ve atasözlerimiz için vazgeçilmez bir eserdir. Dîvânu Lugâti't-Türk'te her biri ayrı bir kelimeye örnek olarak verilmiş 142 dörtlük, 95 beyit (toplam 758 mısra), 266 atasözü vardır. Bilim adamları, eserin farklı yerlerindeki bentleri bir araya getirerek şiirleri tespit etmişlerdir. Ercilasun'un tespitine göre eserde, 40'ı dörtlük
Türk milliyetçiliği fikir sisteminin 1930'dan sonraki önderi Atsız'dır. Atsız Mecmua'yı çıkardığı 1931 yılından bugüne kadar bütün Türkçü nesiller onun yazılarından ve kitaplarından etkilenmişlerdir. Atsız, siyasetle fiilî olarak ilgilenmemiştir. Ancak siyaset hayatında Türk milliyetçiliğini temsil edenler ve seslendirenler de onun fikir ve sanat dünyasının süzgecinden geçmişlerdir. Atsız'ı bu kadar etkili kılan nedir? Bunun birinci sebebi, hiç şüphesiz onun dik duruşudur. Cumhuriyet döneminde Atsız ölçüsü
Türk Kağanlığı ve Türk Bengü Taşları, Türk dilin önemli bilim adamlarından Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun'un alanına kazandırmış olduğu nitelikli çalışmalarının sonuncusudur. Titizlikle hazırlanan eser, üç ana bölümden oluşuyor: Türk kağanlığının tarihi, bengü taşların dil, edebiyat, tarih vb. bakımlardan incelenmesi ve üç metnin okunuşu. Türklerin bizzat kendileri tarafından yazılmış ilk metinleri incelemesinin yanı sıra Türklerin tarihine ve dönemin önemli olaylarına da ışık tutan eser, bengü taşlarla il
Tükendi
Ahmet B. Ercilasun'un üçüncü romanı. Öncekilerde olduğu gibi bu romanda da Ercilasun efsanelerden kopamıyor. Hatta bu romanda doğrudan doğruya efsanenin içine giriyor. Roman, 1310'larda Mısırlı Türk tarihçisi Ebûbekir'in naklettiği, Türklerin yaratılış efsanesine dayanıyor. Roman kahramanları, Ebûbekir ve arkadaşlarının 1310 yılında gördüğü kayıp kitabın peşine düşüyorlar. Mısır piramitlerinden başlayan macera, Ahlat'a ve oradan Hawai'ye uzanıyor. Yüzüklerin Efendisi gibi efsane arayıcıları, Da Vinci şifres
Tükendi
Gülnar, Ahmet B. Ercilasun'un ilk romanı. Eser, Gorbaçov'un yeniden yapılanma ve açıklık politikaları sonucu, 1886'da Taşkent'te yapılan uluslar arası bir konferansla başlıyor. Konferansa Türkiye'den katılan bilim adamlarına rehberlikle görevlendirilen Gülnar'ın geçirdiği dönüşüm ve Türkiyeli genç bilim adamı Oğuz ile Gülnar arasında gelişen aşk macerası. Bakü'de ve Türkiye'de devam eden heyecanlı bir macera. Adları değiştirilen tanınmış Türkologların da içinde yer aldığı bir hatıra gibi başlayan roman, G
Kutadgu Bilig, Türk dili tarihinin ve İslam Dönemi Türk Edebiyatı'nın en önemli eserlerindendir. Türkler toplu olarak Müslümanlığı kabul ettikten bir asır sonra, 11. yüzyılın ikinci yarısında iki büyük eser meydana getirdiler: Divanu Lugati't-Türk ve Kutadgu Bilig. Birincisinde o zamanki Türk dil ve kültürünün dökümü yapılmış, ikincisinde o zamanki Türk devlet ve toplum anlayışı yansıtılmıştır. Kutadgu Bilig bir siyaset bilimi kitabıdır ve daha on birinci asırda Türkçenin bilim dili olarak kullanıldığının e
Yüksek öğretim kurumlarımızda okutulan Türk Dili dersinin beklenen amaç ve hedefine ulaşabilmesi için, çeşitli alanlarda öğrenim gören öğrenciler ve öğreticiler arasında dinamizme dayalı diyoloğu kurabilecek özellikte bir el kitabı niteliği taşıyan bu eser, yüksek öğretim türk dili çerçeve programına uygun olarak hazırlanmakla birlikte, orada ayrıntılı olarak yer almayan sıfat, zamir, vurgu gibi konularıda kapsamaktadır. Bu eser hem öğrencilerimizin bilgi ihtiyacını hemde öğretim elemanlarımızın klavuz kita
Tükendi
Prof. Dr. Ahmet B. Ercilasun ülkemizin önde gelen Türkologlarından biridir. Kitapta onun uzun yıllar boyunca yazdığı çeşitli yazılardan ve yline yıllardan beri çeşitli kongre, sempozyum, kurultaylarda sunduğu Dil, Destan, Tarih, Edebiyat´la ilgili bildirilerden seçmeler bulunuyor. Türkçenin çeşitli dönemlerine ait bu seçmelerde Dip Köklere Doğru derinliklere gidilmekte; Geçmişten Geleceğe Türkçenin tarihî lehçelerinde gezilmekte; Sesler, Ekler, Kelimeler ve Ağızlarda dolaşılmakta; Türk Dünyasına Açılımlar y
Tükendi
... Elinizdeki kitapta bulunan yazıların bir kısmı günlük makalelerden, bir kısmı da araştırma ve incelemelerden oluşuyor. İçlerinde Türk dünyasından sesler, haberler ve intibalar taşıyanları da var. Farklı seviyelerine rağmen konu bütünlüğü dolayısıyla hepsini bir araya toplamakta beis görmedim. İstedim ki kitap her seviyeden okuyucuya hitap etsin. Esasen en detaylı incelemeleri dahi açık bir dille yazarak genel okuyucu seviyesini daima düşündüm. Makalelerin çoğu, son beş yılda yazılmış olmakla beraber had
Tükendi
2BA, Bir dil ve destan bilimcinin romanıdır. Romanın ana kahramanı, yazarın ruhu denilebilecek BEDEN-BEYİN AKIMIdır. Bedenden ayrılma becerisi kazanan 2BA, tarihin muhtelif devirlerinde serbestçe dolaşır. İlk konuşan insanın 170.000 yıl önce yaşadığı Habeşistandan Cem Sultanın yaşadığı Romaya; İstemi Kağan döneminden 17. yüzyıl Kıbrısına dek uzanan karmaşık bir maceralar ağı. Yazar sanki bilincini serbest bırakmıştır ve bilinç, her türlü mantık, zaman ve mekân bağından azade, oradan oraya gidip gelmektedir
Türk dünyası içindeki haberleşme, son yıllarda artmıi ve yoğunlaşmış bulunmaktadır. Türkler, derin bir uykudan uyanmış gibi, birbirinin farkına varmaya başlamıştır. Tarihin karanlıklarına gömülmüş veya Kaf dağının ardına atılmış zannettiğimiz milyonlarca Türk, ışıklı gözleriyle gülümsemeye, tatlı dilleriyle bizlere mahnılar söylemeye başlamıştır.
Başlangıçtan Yirminci Yüzyıla Türk Dili Tarihi, çok geniş bir alana yayılan dilimizin hikayesidir. Bilinmeyen dönemlerden bilinen dönemlere uzanan; ancak bilinen dönemlerin de çok uzun, uzak ve çetin yollarında kaybolmadan yirminci yüzyıla ulaşmaya çalışan bir tarih ve dil yolculuğu. En eski dönemler, Sakalar, Hunlar, Köktürkler, Uygurlar, Karahanlılar, Kıpçaklar, Çağatay ulusu ve Oğuzlar... (Arka Kapak´tan)
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 17 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1