Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 41 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
“Bireysel-ruhbilimdeki araştırma ve tecrübeler eşcinselliğin, cesareti kırılmış insanın yenilgi olasılığını bertaraf etmek amacıyla, yani eşcinsellik durumunda karşı cinsi devre dışı bırakmak amacıyla, aşk sorusunun normal yoldan çözümünden kaçınmak için çocukluğundan beridir uyguladığı bir antrenman olduğuna ilişkin ileri sürdüğüm bulguyu bütünüyle doğruluyor. Çalışmamın birinci baskısından bu yana geçen on üç yılın zengin birikimine dayanarak, eşcinselliğin ortadan kaldırılması meselesinde bugün de, çocu
Tükendi
"Yaşamın Anlam ve Amacı", Alfred Adler´in "insanı Tanıma Sanatı", "Yaşamı Tanıma Sanatı"ndan sonra okurlarına, kendi kuramı olan ´bireysel psikoloji´ konusunda toplu bir bilgi sunduğu üçüncü önemli yapıtı. Yalnızca psikolojiyi uğraş edinenlerin değil, herkesin kolaylıkla okuyup anlayabileceği bir dille kaleme alınan, yoğun kuramsal bilgilere çokça yer verilmeyen yapıt, günlük yaşamın bilinen sorunlarının çözümüne öneriler sunan bir çalışma. ilk kez 1932´de yayımlanan yapıt, aradan geçen bunca yıla karşın, ü
Tükendi
"İnsanlara karşı tavrımız tamamen onları ne kadar anladığımıza bağlıdır; bu nedenle insanın doğasını anlamak, sosyal ilişkilerin temelini oluşturmaktadır. "Bireysel psikoloji ekolünün kurucusu Alfred Adler, aynı zamanda Sigmund Freud ile beraber Viyana Psikanaliz Topluluğu'nu kurmuştur. Freud'un insanı karamsar bir bakış açısıyla ele aldığı düşüncelerine karşıt olarak insanı, iradesi sayesinde eksikliklerini tamamlayabilecek bir varlık olarak tarif etmiştir. Sigmund Freud ile yaşadığı fikir ayrılıkları sonr
Alfred Adler Yaşama Sanatı eserinde, kurucusu olduğu bireysel psikoloji ekolünü, ana hatlarıyla okurlarla buluşturuyor. Bireyin yaşamına yaklaşırken kişilik gelişimine, kişilik gelişiminde anne babanın rolüne, aşağılık ve üstünlük kompleksine, rüyalara ve daha pek çok temel konuya dair yaklaşımlarını sunuyor. Adler'in akıcı üslubu ve sunduğu vaka örnekleri; bireyin gelişimine dair farklı evreleri ve unsurları takip etmeyi, insan psikolojisine daha yakından bir bakış edinmeyi mümkün kılıyor. Yaşama; psikoloj
Bireysel psikoloji kuramının en önemli eserlerinden biri olan Yaşamın Anlam ve Amacı'nda Alfred Adler, pek çok insanın günlük hayatın telaşında kendine sormayı unuttuğu soruları ele alıyor. Yaşamlarımızın anlam ve amacını belirlemeye yönelik soruları cevaplamak için kitapta insan yaşamı ve ona ait unsurlar; çocukluk, aile, ergenlik, aşk, evlilik, suç, meslek ve ilişkiler gibi başlıklarla inceleniyor. Çocukluğun, ailenin ya da diğer başlıkların insan yaşamının oluşumundaki etkilerinin izleri sürülürken, bir
Adler, kurucusu olduğu ´bireysel pisikolojisi´nin temel ilkelerini açık seçik dile getirdiği bu kitabında yaşamın amacı, aşağılık kompleksi, üstünlük eğilimi, yaşam üslubu, sağduyu eksikliği gibi -neredeyse- adıyla özdeş kavramları irdeliyor; çocukların okul eğitmi, evlilik, özgürlük, toplumsal koşullardan kaynaklanan erkek ve kadın farklılığını somut örneklerle inceliyor. Bir irdeleme ve incelemelerin önemi, belki de Gardner Murphy´nin şu tümcesinde yatıyor: "Adler´in pisikolojik sistemi, psikoloji tarihin
Arkadaşlık, cinsiyetler arasında gerçek bir dengeyle cinsiyet rollerinin tam uzlaşmasının karakteristik bir göstergesidir. Birisinin kadın-erkek ilişkilerinde bir başkasına tabii kılınması, tıpkı ulusların hayatlarındaki gibi katlanılmaz bir durumdur. Her bir çift için yanlış bir tavırdan ortaya çıkabilecek büyük zorluklardan dolayı herkes bu sorunu oldukça dikkatle değerlendirmelidir. Bu sorun hayatlarımızın öyle geniş ve önemli bir tarafındadır ki hepimiz kaçınılmaz bir şekilde buna dâhil olmaktayız. Bu g
Tükendi
Alfred Adler, Yaşamsal Sorunlar'da, bireysel psikoloji ekolünde, eğitim danışmanlığı yapan bir psikoloğun nasıl çalıştığını gözler önüne seriyor. Vakalara dayanarak, dokuz erkek, üç kız çocuğunun sorunlarını ele alıyor. • Çocukların psikoterapist önüne çıkartılmalarını gerektiren sorunlar nelerdir? • Sorunlara yol açan koşullar ülkeden ülkeye, kültürden kültüre, dilden dile değişir mi? • Annelerin çocuklarını şımartmaları, sorunların ortaya çıkışında nasıl bir rol oynar? • Çalışan aileler arasında sorunlu ç
Tükendi
Büyük filozof William James, bir bilimin gerçek bir bilim olabilmesi için doğrudan yaşamla bağlantılı olması gerektiğini söyler. Psikoloji söz konusuysa, William James'in görüşünün en güzel örneği Alfred Adler'dir. Adler, psikolojinin uğraştığı sorunları örnek olaylar sunarak, herkesin kolay anlayabileceği biçimde sunar. Adler okuduğunuzda, gündelik yaşamda karşımıza çıkan sorunları ve bilim insanlarının bunları nasıl çözebildiklerini görebilirsiniz. İşte bu nedenle, komplekslerden rüyalara, sorunlu çocukla
Tükendi
Çocuklara kendi içgüdülerine göre rahatlıkla gelişme fırsatını versek ve bunun için diyelim onlara yirmi bin yıllık bir zaman tanıyıp elverişli çevre koşullarında büyümelerini sağlasak, belki sonunda erişkinlerin uygar dünyasının davranış normlarına uyum sağladıklarını görebilirdik. Ama böyle bir yöntemin kuşkusuz uygulanır bir yanı yoktur. Dolayısıyla, yetişkinler, gelişim sürecinde çocuğun yönlendirilmesi sorununa ister istemez ilgi göstermek zorundadır.
Tükendi
İlk 4-5 yaş, çocuğun davranışlarına otomatik bir nitelik kazandırmaya yeterlidir. Böyle bir durum gerçekleştikten sonra çocuk, izlenimlerindeki asıl önemli noktaların neler olduğu üzerinde düşünmez pek, şımartılmış çocuk okula gelip burada şımartılmanın söz konusu olmayacağını gördü de önceden bilmediği bir durum karşısında kaldı mı kendini rahatsız hissedecek, ama şımartılma, çevrenin ilgisini üzerine çekme amacından da vazgeçmeyecektir. Acaba yalnız benimle ilgilenecek biri var mıdır diye araştıracak, çev
Tükendi
Alfred Adler bu kez bir vaka analiziyle okurun huzuruna çıkıyor. Ağır bir obsesif-kompulsif nevroz vakasını ele alıyor. Fakat vakayı çok değişik bir tarzda sunuyor: Viyanalı bir genç kızın kaleme aldığı özyaşamöyküsünü yüksek sesle okuyor. Genç kız hayatını anlatırken, Adler, nevrozun temelini atan olaylardan söz edildiğinde araya giriyor ve tanılarını koyuyor. Terapi konusuna ise sadece kitabın sonundaki birkaç sayfada değiniyor; hastanın normale dönmesi için yaşam tarzının tamamen değişmesinin zorunlu
Yaşam tarzı bütün ifade araçlarına, öğelerin her şeyine sahiptir. Yaşam tarzının ifadelerinden birinde değil de hareketli kanunda, var olan eksiklik yaşam tarzının son gayesince yer alır. Bir üçüncü olayı bana bu düşünce öğretti: Ruh hayatında yer alan belli nedensellik, çoğu uzmanın, düşüncelerini mekanik veya fiziksel görünüşlü bir değişim biçiminde gösterme uğraşlarını oluşturmaktadır. Kimi zaman da iki ucu ile bir mıknatıs veya hayat ihtiyaçları için savaşan tehlike içindeki bir hayvan, kimi zaman emme
Tükendi
Alfred Adler'in (1870-1937) kurduğu bireysel psikoloji, Sigmund Freud ve C. G. Jung ekollerinin yanı sıra modern psikolojinin temel direklerinden biridir. Bilimsel disiplin olarak gördüğü insanı tanımaya dair ilk kez 1927'de yayınlanan kitabında Adler, insanın ruhsal gelişim yasasını köklü biçimde ortaya çıkarmaya çalışıyor, çünkü o yasa " belirsiz itkilere kapılmak istemeyen, aksine kaderini bilinçli biçimde inşa etmeye çalışan herkes için en önemli kılavuzdur".
Sosyal uyum, aşağılık duygusu sorununun öbür yüzüdür. Tek insan yetersiz ve güçsüz olduğundan, insanlar bir toplum içinde yaşar. Bu bakımdan, toplumsallık duygusu ve toplumsal işbirliği bireyin kurtuluş ve esenliğini oluşturur. - Alfred Adler Çağdaş psikolojinin en önemli isimlerinden biri olan Adler, kurucusu olduğu ‘Bireysel Psikoloji'nin temel ilkelerini açık seçik dile getirdiği bu kitabında; yaşamın amacı, aşağılık kompleksi, üstünlük eğilimi, yaşam üslubu, sağduyu eksikliği gibi neredeyse adıyla özd
Tükendi
Toplumsal ilerlemenin anahtarı, insanların sürekli başarı göstermek için çabalamasından oluşur. Gelecek, bireyin gayretleri ve hedefleriyle, geçmiş ise üzerinden gelinmeye çalışılan aşağılık durumu veya yeteneksizlikle ilişkilidir. Bu yüzden de aşağılık kompleksi, bu kompleksin başlangıcına; üstünlük kompleksi ise gelişime, hayatın akışına odaklıdır. Bunların ötesinde bu iki kompleks doğal olarak ilişkilidir. Aşağılık kompleksi incelenirken gizli bir üstünlük kompleksiyle karşılaşılırsa şaşırmamak gerekir.
Tükendi
Adler, bu kitabında kişisellikte birlik ve bütünlük, üstünlük eğilim ve çabası, aşağılık kompleksi gibi temel nitelikteki kuramsal görüşlerini çocukların ev ve okuldaki gelişimi ve eğitimi üzerine uygular, günümüzde hala geçerliğini koruyan sonuçlara varır. Özellikle işin uzmanı olmayan kişiler için kolay anlaşılır bir üslupla yazılan ve eğitim literatüründe köşe taşı sayılan bu küçük eser, çocukların evde ve okuldaki eğitimiyle ilgili bol miktarda gözlem sunar okuyuculara, anne-babalara, öğretmenlere, kısa
Tükendi
Bireysel Psikoloji, Adlar tarafından temel ilkeleri belirlenmiş olan ve hayat ile kişi arasındaki tüm ilişkileri, daha önce hiç ifade edilmemiş bir açıklıkla betimleyen bir sistemdir. Kişinin bölünmez birliğini yansıtmaya, bilinçdışını ve onun dışavurumunda yüzeye çıkan bilinmezleri anlamaya, aşağılık kompleksinden nevrotik ya da sapkın davranışlara kadar hayata dair kişinin geliştirdiği tüm üslupları incelemeye yardımcı olur. Hazzın, evliliğin, erkekle kadın arasındaki farklılığın, özgürlüğün, sağduyunun,
Alfred Adler (d. 7 Şubat 1870 - ö. 28 Mayıs 1937) Bireysel Psikoloji ekolünün kurucusu, Avusturyalı psikiyatrist. Derinlik psikolojisinin üç büyük kurucusundan biridir. (diğerleri: Freud, Jung) Avusturya Penzing´de doğdu ve Viyana´da büyüdü. Viyana Üniversitesi Tıp Okulunda doktorluk eğitimi aldı ve 1895´te mezun oldu. Pratisyen hekim olarak çalıştığı ilk doktorluk yıllarından başlayarak hastayı çevresiyle ilişkileri içerisinde ele almak gerektiğini vurguladı ve bireyle ilgili sorunlara yönelik insancıl, bü
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 41 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1