Bir yandan yazar olma aşkıyla yanıp tutuşurken, öbür yandan açlık ve sefaletle boğuşan bir adamın duygulandırıcı öyküsü.
Dünya edebiyatının en kıymetli isimlerinden Norveçli yazar Knut Hamsun'un bu romanında, kendini keşfetme yolunda ilerleyen genç bir adamın verdiği mücadelelere tanık oluyoruz.
Varoluşsal savaşlar, içsel çelişkiler, yaratıcı ifade arzusu, hırs ve gurur, kitabın derinden ele aldığı konulardan yalnızca birkaçı.
"İçime sığdıramadığım öfkem tetiklemişti bu yorgunluk nöbetini."
"Batıy
"Erkek öteki kızı bir köle, bir deli, bir yoksul nasıl severse öyle sevdi. Neden mi sevdi? Bunu yollardaki tozlara, düşen yapraklara sor; hayatın esrarlı Tanrısına sor! Çünkü bu gibi şeyleri bilse bilse o bilir. Bu kız erkeğe hiçbir şey vermedi, hayır, hiçbir şey vermedi, ama erkek yine de ona teşekkür etti. Kız ona: "Huzurunu, aklını bana ver!" dedi. Erkek yalnız bir şeye, kızın kendi hayatını istememiş olmasına yerindi."
"Teğmen Thomas Glahn'ın Notlarından" alt başlığını taşıyan Pan (1894) hem güçlü bir
Son Bölüm, çağın hasta ettiği çoğu insanın acılarını dindirmek üzere kapandığı
Torahus Sanatoryumu'ndaki olağan şüphelerinin hikâyesi... Romanda bir grup merkezî
karakter var, ancak belirgin bir ana kahraman yok. Karısının sadakatsizliğini keşfettikten sonra
sanatoryuma kapanan ve çevresini sürekli canına kast etmekle tehdit eden İntiharcı,
bunlardan biri. Başka bir konuk güzel Julie d'Espard, çocuğunun babası sahte kont Flemming
bir gün ortadan kaybolduğunda Julie iyi kalpli ve erdemli çiftçi Daniel'e sığı
Rosa, Benoni'yle başlayan hikâyenin devamı, bir diptiğin ikinci kısmı. Okurun Pan'dan da aşina
olduğu karakterlerin de uzak yuvası. Nordland'ın kendine has doğası, Hamsun'un diğer
eserlerinde olduğu gibi, yine başlı başına bir kahraman olarak vücut buluyor bu romanda. Bu
defa Rosa'ya âşık gezgin öğrenci Parelius'un peşinde sürükleniyor okur, yeni çatışmalar,
kavuşmalar ve ayrılıklarla. Toplumsal ve sınıfsal farklılıkların yanında, bu defa engeller
bambaşka...
"Hamsun'u çevirmek benim için şiir yazmak gibi b
Benoni, Knut Hamsun'un çalışmaları arasında özel bir yere sahip, bir diptiğin ilk kısmı. Buram
buram Norveç, Nordland'ın kendine has doğası, ormanları, faunası ve florası, denizi, parlak yaz
geceleri, ağır kış günleri var bu romanda... Ve tıpkı bu doğanın bir yansıması olarak insanları
var: Önyargıları, çekingenlikleri, alçak sesli cümleleri, kısıtlanmışlıkları, arzuları ve hayalleri.
Knut Hamsun, ilk kez, tüm çalışmalarının en büyük endişelerinden birini, İskandinav
toplumunun da en önemli sorunlarından bi
Nobel ödüllü Knut Hamsun'un başyapıtı Açlık; dönemin acımasızlığına kalemiyle direnen bir entelektüelin onur mücadelesini Danimarkalı yazarın sarsıcı diliyle aktarıyor.
"Hâlâ masum ve onurlu bir insan olduğumun bilinci beynime vuruyor, prensip ve kişilik sahibi olmak içimi olağanüstü duyguyla dolduruyordu. Batan gemi enkazlarının yüzdüğü çamurlu insanlık denizinde bembeyaz parlayan bir deniz feneriydim ben. Tek öğün doyacağım diye başka birinin malını rehin vermek, o parayla yiyip içip lânetlenmek, ruhum
1920 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Knut Hamsun'dan Dostoyevski'nin Budala'sı ile eş değerde görülen muhteşem bir roman. Gizemler, gizemli kurgusuyla ve yalın biçimiyle okuyanı kendine hayran bırakıyor.
Gizemler'i okuduktan sonra Nagel karakterini hiçbir zaman unutamayacaksınız.
Gizemler'e duyduğum yakınlığı hiç kitaba duymadım.
Henry Miller
Nobel ödülünü hiç kimse Hamsun kadar hak etmemiştir.
Thomas Mann
Geçen yaz ortasında Norveç'in küçük kıyı kasabalarından biri epeyce sıra dışı olaylara sahne oldu. B
Knut Hamsun believed that modern literature should express the complexity of the human mind, nowhere is that philosophy more evident than in this stunning modern masterpiece, "Hunger". It tells the story of an unnamed vagrant who stumbles around the streets of Norway's capital looking for food. Hamsun creates a stunning portrait of poverty and a biting social commentary on modern urban life. We follow the vagrant in the story around the town and discover the true depths of his hunger. Hamsun is at his best
Knut Hamsun (4 Ağustos 1859, Gudbrandsdal ? 19 Şubat 1952, Grimstad), Norveçli yazar ve 1920 yılı Nobel Edebiyat Ödülü sahibi. Bir terzi olan babası, kalabalık ailesini alarak, daha kuzeye, Hamaröy kasabasına göç etti.
On dört yaşında, doğduğu kasabaya gidip orada bir tüccar yanında tezgahtarlık yaptı. Bir yıl sonra da Tranöy`de daha büyük bir tüccar yanında kalfalığa başladı. Tüccarın kızına aşık oldu fakat tüccar iflas edince ayrılmak zorunda kaldı. Bu sıralarda "Esrarengiz Adam" adında küçük bir aşk rom
Dünya Nimeti (Markens Gröde) 1917'de çıktı. Issız toprakları canlandırmak için insan gücünün verdiği imtihanları, tabiat kuvvetleri ile çetin savaşları hikâye eden bu roman, katı ve boş topraklara düşen alın terlerinin önce kıt kanaat, giderek cömert hasadını, bu başarıdaki büyük hazzı dile getirir. Bu kitapta Hamsun yirminci yüzyıl insanın destanını yazmış, önüne bir model almadan başaran insanın büyüklüğünü gözler önüne sermiştir. İçtenlik, sadelik, güzelliktir bu kitabın sanatsız sanatı!
Bu kitap için
"Göçebe, üç bölümlük büyük romana yazarın verdiği genel isimdir. İlk kitap Sonbahar Yıldızları altında 1906'da, Hüzünlü Havalar 1909'da, Son Mutluluk 1912'de yazıldı. Üç bölümün üç ayrı adı var, ama aslında üç bölümün üçü de birer "hüzünlü hava"dır; üçünün de kahramanı aynı kişi. Hamsun'un asıl adı olan Knud Pedersen'in ağzından anlatılır olaylar. Artık büyük şehirlerden bezmiş, iç sıkıntılarını kırlarda, ormanlarda, şehirden uzak yerlerde dağıtmaya çalışan, kayıp gençliği peşinde avare, orta yaşlı bir hüly
Norveçli büyük romancı Knut Hamsun'un kişiliğini ve ününü oluşturan en büyük romanı Açlık'tır. Ünlü bir yazar olma sevdasıyla yanıp tutuşurken, bir yanda da açlıkla pençeleşen bir gencin, gerçekten duygulandırıcı öyküsü olan bu kitap, dünya edebiyatının başyapıtları arasında anılmaktadır. Behçet Necatigil'in usta kaleminden, örnek bir çeviri okuyacaksınız bu ciltte.
Çağdaş Dünya Edebiyatı serisinden yayımlanan Victoria, iki edebiyat devini buluşturuyor: Norveç edebiyatının en önemli isimlerinden, Nobel ödüllü Knut Hamsunun benzersiz aşk romanı Victoria, Türk edebiyatının köşe taşlarından Behçet Necatigilin benzersiz çevirisiyle bir okuma ziyafetine davet ediyor okuyucuyu. Kapitalizmden ve batı kültüründen kaçış Hamsunu Norveçin yüksek dağlarına ve soğuk tabiatına yöneltmiştir daima. Hayatında olduğu gibi. romanlarında da insan ve tabiat ilişkisini ön plana almış, insan
Knut Hamsun, benzersiz üslubuyla, yolu Norveç'in liman kentlerinden birine düşen gezgin öğrenci Parelius'un yanında kendi dünyasına götürüyor bizi. Güzel, çekingen tavırlı Rosa'ya gönlünü kaptıran Parelius'un izinde, henüz gelişmekte olan para ekonomisindeki dalgalanmaların, insanların sosyal, ekonomik, hatta duygusal yaşamlarında yarattığı sarsıntıları göz önüne seriyor Hamsun. İnsanın çevresini saran amansız boşluğu maddiyatla doldurmanın ancak görünüşte mümkün olduğu bu yeni dünyada, mutluluğun tanımının
Toplam 14 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.