Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 16 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Rus popizmi-Narodnizm bir tarım devrimi ideolojisiydi. Otokrasinin kaldırılmasından ve toprağın köylüye verilmesinden yanaydılar. Kapitalizmin Rusya'da arızi bir şey olduğuna inanıyor, bu nedenle de devrimci güç olarak köylüyü görüyorlardı. '' Halka doğru'' giderken gerçekte gittikleri halk, köylülerden ibaretti. Büyük çaresizliktir. Çaresizlik, silaha sarılmak şeklinde nüksetti. Yenilince daha örgütlü gitmeyi denediler. Olmayan bir halk için ölmeyi göze almışlar, tereddütsüz ölüme atılmışlardı. Halk yara
Tükendi
Ölümüne yakın giderayak şöyle yazmıştı: Yahudilik, Baba'nın diniydi; Hıristiyanlık Oğul'un dini oldu... Freud 1930'lu yıllarda, Hitler tarafından Yahudilere yönelik zulmün artmasıyla antisemitizm üzerine kafa yormaya başlamıştı. Bu düşünme sürecinde Musa'nın gerçekte bir Mısırlı olduğu sonucuna ulaştı. Peygamber, olsa olsa ilk tek tanrıcı dinin kurucusu Akhenaton'un tilmizlerinden biri olabilirdi. Bu konudaki yazılarını genişleterek "Musa ve Tek Tanrıcılık" adı altında yayınladı. Freud, kitabında, Musa'nın
Tükendi
Gazeteler ABD Başkanı Donald Trump'ın ulusal güvenlik stratejisinin Türkiye için bir felakete dönüşebileceğini haber veriyordu 2017 2018'e dönerken. ABD'liler "Türkiye'nin radikal İslamcı ide- olojiyi desteklediği" kanısındaydı. "Müslüman Kardeşler'in bazı unsurları" hükümetlerin parçası haline gelmişti. Haliyle Türkiye onlar için İran'dan daha büyük tehlikeydi. Saklamıyorlar artık, açıkça AKP'nin adını veriyorlar. Rıza Sarraf davasını falan he - saba katmadık daha. Emperyalistler usulca çekiliyor eski sadı
Tükendi
Aydınlanma, uzun dinsel kapanışın içinde insanlığın ışığa ulaşmada yeni bir yol arayışıydı. Kurumsallaşmış din her yerde sapkın gördüğü bu arayışı baskılamaya çalışıyordu. Ama insan merakı şahlanmış, dizginlenemez bir hal almıştı. Avrupa'da parası ve sonsuz merakı olan adamlar türedi. Bir ucu İskenderiye'ye dayanan uzun araştırma gezilerini finanse ettiler. Orada bulduklarını düşündükleri metinleri tercüme ettirdiler ve gizli toplantılarda huşu içinde okudular. Okudukça, buldukları bu metinlerin Kilisenin k
Tükendi
CUMHURİYET SENİN İÇİN... Ey boğaz tokluğuna çalıştırılan emekçi, eğitim hakkı elinden alınmış ve imam hatiplere sıkıştırılmış öğrenci, eve kapatılıp çocuk fabrikası yapılmaya çalışılan kadın, kalabalıklardan farklı inanç taşıdığı için itilip kakılan, inancı siyasal amaçlara katık yapılan, parkı-ormanı-denize kıyısı yağmalanan, şort giyiyor diye tekmelenen, ötekileştirilen, sürüye katılmak istemeyen... Ey boyun eğmeyen, senin için bu cumhuriyet! Enver Aysever ve Orhan Gökdemir bu kitapta cumhuriyeti var eden
Tükendi
Yıl 1981. Darbe birinci yılını ya doldurmuş ya doldurmamış. İstanbul'un kıyısındaki yatılı okulda akşam olup gün geceye dönünce Nazım okuyoruz tenhaya sığınarak. Sokakta diz boyu faşizm, çocuk gözlerimizde diz boyu dostluk Yıl 2003. Faşizm pılısını pırtısını toplayıp gitti söylentilere bakılacak olursa. Ama yerine yeşile meyilli beyaz takkeli adamlar bıraktı şiire düşman. O günden sonra Kurtuluş'ta, son durakta bir tramvay ölüsü. Hepimiz kalakaldık tetiği çekilmeyen, namlusu yönsüz bir tabanca gibi. Dönüp b
Tükendi
REDHACK MANİFESTOSU Bak beyim, sana iki çift lafım var. Koskoca adamsın. Paran var, pulun var, her şeyin var. Binlerce kişi çalışıyor emrinde. Yakışır mı sana ekmekle oynamak? Yakışır mı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu karda kışta sokağa atmak, aç bırakmak? Ama nasıl yakışmaz. Sen değil misin öz kızına bile acımayan, bir damlacık saadeti çok gören. Anlamıyor musun beyim, bu çocuklar birbirini seviyor. Ama ben boşuna konuşuyorum. Sevgiyi tanımayan adama sevgiyi anlatmaya çalışıyorum. Hıh. Sen büyük patron, mi
Tükendi
Bugün anladığımız anlamıyla İktisat ve felsefe, burjuvaziyle birlikte doğdu. Bu yeni sınıf, doğa ile insan arasındaki ilişkide yepyeni bir pozisyon almıştı. Burjuva, insan-doğa ilişkisini aracısız kuruyordu, çünkü ortaçağın tersine tanrıya ihtiyacı yoktu ve kuşkusuz bu devrimci bir durumdu. İktisat ve felsefe işte yeni sınıfın bu yeni pozisyonun ifadesidir. Çıkış noktası insandır ve insan, kökeni itibariyle de burjuvanın ta kendisidir. Onun için Marksizm, canlı, yaşayan, somut insandan yola çıkmayı önerdi.
Tükendi
Cumhuriyet, Diyanet İşleri aracılığıyla bir devlet dini oluşturmaya girişmişti. Olmadı, yönetmek için devlette dinin dozunu arttırmak bir ihtiyaç oldu. Türkiye Cumhuriyeti, şimdi, hızla bir din devletine dönüşmektedir. Din-İmam Düzeni işte bu ihtiyaçtan kaynaklanmakta. Devrimci Cumhuriyetin ölü ele geçirilmesinin tarihi budur; Cumhuriyet dini kullanmak istiyordu ve din cumhuriyeti kullanmıştır. Marx, Hıristiyan reformatör Martin Luther için Bütün papazları laik yapmak istiyordu ama sonunda bütün laikleri pa
Tükendi
2003... Sedat Bucak'ın beraatını isteyen Savcı, "Abdullah Çatlı ile bir toplantıda tanışmış, etrafında çok sayıda devlet adamı olduğu için kendisinden şüphelenmemiş, Çatlı'yı devlet mensubu olarak bilmiştir" diyordu. İşte böyle bir dönemden geçti Türkiye; kim devlet görevlisi, kim kanun kaçağı, kim suçlu, kim masum, kim katil, kim mağdur bilinmez bir dönemdi bu. 2011... İstanbul Kazlıçeşme'de Nevroz kutlanıyor. Kutlamalarda halay çeken binlerce kişi arasında bir Susurluk sanığı da var. Nevroz kutlamaların
Tükendi
Enver Aysever ve Orhan Gökdemirden çok tartışılacak bir kitap! "Kemalizmden muhafazakâr 'Atatürkçülük'e evrilen bir ideolojik restorasyonun elbette tartışılacak pey çok yönü var. Ancak bununla birlikte, cumhuriyetin eskisi ile ilgili eleştiriler de inanılmaz bir sığlık içinde. Yüzyıllık tarih neredeyse bir tek kavramın içine, 'askeri vesayet'e sıkıştırıldı. İkinci sınıf Amerikan üniversitelerinin 'üçüncü dünya' için ürettiği bu kavram, anti kemalist 'yeni Atatürkçülüğün' amentüsü gibi artık. Kaldı ki, bütü
Tükendi
Bir gün bir şehirden kalkarsın, bir başka şehre doğru yola koyulursun. Terk ettiğin şehri tanımamışsındır daha, sokaklarında adamakıllı yürümemişsindir. Geride bıraktığın şehir, nüfus kağıdındaki bir kayıt bilgisinden ibaretse, o şehri terk etmiş bile sayılmazsın. Sonra neden geldiğini bilmediğin bir başka şehir kucaklar seni, sarar, sarmalar. Bütün sokaklarında yürürsün, bütün duraklarında beklersin, bütün martılarıyla selamlaşırsın Fakat bu kez de o şehir terk eder seni, fark edersin ki nüfus kağıdında ka
Tükendi
Din(ler) tarihi, pek çok yeniliğe ancak pek az devrime tanık olmuştur. Atonizm bunun belki tek istisnasıdır; devrimini kitlelere dayanmadan ve ona rağmen yapmaya çalışıyor; yeniliyor. Bununla birlikte binyıllar sürecek bir hesaplaşmanın başlama vuruşunu da yapmış oluyor. Yenilen Atonizm , varlığını exodusla koruyabileceğini düşünüyor, çıkıyor. Fakat çıkarken dayanmaya çalıştığı Yahudilik, onu ancak bir ölü kabuğa dönüştürerek taşıyabiliyor. Sigmund Freud, Hıristiyanlığı bu ölü kabuğa karşı Amon rahiplerini
Tükendi
Tayyip Erdoğan neden Ergenekonun savcısı da, 12 Eylülün değil? Susurluka tepkide mum söndü ayini bulanlar, neden Ergenekona tepki bekliyor? Ilımlı İslam projesi ile ılımlı laiklik arasında nasıl bir ilişki var? 12 Eylülden sonra toplumun hızla İslamileşmesinin sırrı ne? Cemaatler nasıl bu kadar hızla büyüdü ve bu kadar etkili hale geldi? Ak çocuklar nasıl bir ortamda gelişti? Devlet ılımlı İslam projesinden ne zaman ve neden vazgeçti? Devletin din operasyonu kimler tarafından planlandı ve kimler eliyle uygu
Tükendi
Osmanlı´dan Günümüze Bir Tarz-ı Siyaset Olarak Cinayet Bu çalışma Türkiye´nin yazılmamış tarihi aslında. Osman´ın amcası Dündar´ın öldürülmesi ile başlayan, iktidarının doruğunda iken zehirlenerek öldürülen Fatih ile süren bu tarih, coğrafyamızda cinayetin bir tarz-ı siyaset haline geldiğinin ipuçlarını çıkarıyor ortaya. İttihat ve Terakki bu tarz-ı siyaseti doruklarına çıkarıyor, Cumhuriyet onun bıraktığı yerden bayrağı devralıyor. Ve muhalefetin yeniden ayağa kalktığı 1960´lı yılların sonundan zamanımıza
Tükendi
1821´deki Helen İsyanı, Osmanlı İmparatorluğu içinde baş gösteren bir iç savaşın son halkasıydı. Devlet içinde devlet olan fener Beylerinin kalkışması, yine devlet içinde devlet olan bir başka güç , Mehmet Ali tarafından bastırıldı. Karşılığı Vaka-i Hayriye olmuştur ve Yahudilerimiz için tam bir yıkım olduğu biliniyor. Bütün bunlar Navarin´de yaşanmış bir "Dünya savaşı´nın Osmanlı´ya yansımalarıydı. Sonuçta Helenler ayrıldı. İçlerinde Yahudilerimiz kaldı. Bununla birlikte içeride kalan Helenler hep gücü el
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 16 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1