Babasının işlerini devralan Musab'ın, bir gün İngiltere'de katıldığı konferansta eski bir arkadaşıyla karşılaşmasıyla yepyeni bir hayata adım atmasını konu alan roman, çeşitli toplumsal yaralarımıza da ışık tutuyor. Okuru içine çeken bu hikayede bir kısım ahlaki ve dini değerlere de atıfta bulunuluyor. Kendini, varlığını, inandığı değerleri yeniden sorgulamaya başlayan Musab'ın Elçin'i de saran hikayesini okurken aslında bunun kendi hikayeniz olduğunu fark edeceksiniz.

Bu kitapta genelde birçoğumuzun ve içinde bulunduğumuz toplumun sıkıntıları, zaafları ele alınmıştır. Özellikle geçici yurt ve intikal edilen kabir hayatı, oradan da baki olan ahiret yurdu, namaz, infak, faiz, Yüce Yaratıcı'dan ve O'nun bizlere gönderdiği yüce kitabı ve bizler için örnek olan Hz. Muhammed (a.s.)'dan bahsedilmiştir. Ayrıca ağırlıklı olarak tebliğ konusuna değinilmiştir. Rabbimin bu çalışmayı hayırlara vesile kılması temennisiyle.