Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 24 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Kitap İçeriği Aşk ile iyi bir kalp, ikisi aynı şeydir. Kırmızı Zambak, Paris ve Floransa’da, dönemin seçkinleri ve sanatçıları arasında geçen ilişkileri anlatır. Therese Martin Belleme, sorumluluklarla çepeçevre sarılmış bir hayatın ardında bütün benliğini saran bir aşkla tanışır. Böylece birbirine çarpıp kırılan iki insanın arasında, sonsuza kadar hatırlanacak bir hikâye başlar.
Tükendi
Nobel ödüllü yazar Anatole France, Tanrılar Susamışlardı'da, Fransız İhtilâli'nin terör yıllarını, kendi çocuklarının başını yemek konusunda iştahı hiç tükenmeyen ihtilâlin keskin bıçağı giyotinin cömertçe inip kalkışları ve tutkulu Evariste Gamelin'le ölçülü Elodie'nin aşkını merkeze alarak büyük bir ustalıkla anlatmış, ihtilâl mahkemelerinde körelmiş vicdanların, soğuk nazarların, yolundan sapmış bir hukukun gölgesinde sel gibi akan insan kanının boğduğu kardeşlik ülküsünün trajik sahnelerini canlandırmış
1921'de Nobel Edebiyat Ödülü'ne değer görülen Anatole France'ın yapıtları arasında Kırmızı Zambak'ın kendine özgü bir yeri vardır. Bu romanda, Anatole France'ın çalkantılı özel yaşamının da payı olduğu, yazarın 1888'de tanıştığı Madame Arman de Caillavet ile ilişkisinden esinlendiği söylenebilir. Kırmızı Zambak, seçkinler ve sanatçılar çevresinde geçer, siyasal yaşamdan ilginç yüzler ve davranışlar, şaşırtıcı şairler ve sanatçılarla karşılaşırız. Ama özünde, dönemin Floransa'sında geçen bir aşk öyküsü anlat
1921´de Nobel Edebiyat Ödülü´ne değer görülen Anatole France´ın yapıtları arasında Kırmızı Zambak´ın kendine özgü bir yeri vardır. Bu romanda, Anatole France´ın çalkantılı özel yaşamının da payı olduğu, yazarın 1888´de tanıştığı Madame Arman de Caillavet ile ilişkisinden esinlendiği söylenebilir. Kırmızı Zambak, seçkinler ve sanatçılar çevresinde geçer, siyasal yaşamdan ilginç yüzler ve davranışlar, şaşırtıcı şairler ve sanatçılarla karşılaşırız. Ama özünde, dönemin Floransa´sında geçen bir aşk öyküsü anl
Tükendi
Nobel Edebiyat Ödüllü Anatole France, Perde Arkası'yla bizi 1800'lü yılların Fransa'sının tiyatro çevresine götürüyor. Yazarın felsefeyle kurduğu bağ, okurların sıkça karşılaştığı ama üzerinde durmadığı konular üzerinde durup düşünmesine olanak sağlıyor. Eser, Odéon Tiyatrosu'nda oyuncu olan Félicie'nin bir zamanlar yaşadığı bir ilişkinin daha sonraki süreçte hayatını ve yeni ilişkisini nasıl etkilediği üzerinde duruyor. Bir ilişki bitmiş ama taraflardan birisinin hissettiği aşkın ateşi hâlâ sönmemişse, bu
111 yıl önce yazılan Penguenler Adası o zamanki Fransız adaletine bir göndermedir. Tarih tekrardan ibaret değildir ama toplumlar benzer aşamalardan geçerler. Klasik kitaplar bu olayları anlattıkları için klasik olarak anılırlar ve her zaman geçerliliklerini korurlar. Penguenler Adası´nı 1908 yılında yazan Anatole France 1921 yılında Nobel Edebiyat Ödülü´nü kazanmıştır. Bir siyasi düş niteliğinde olan ´´Penguenler Adası´´ daha çok bir fantezi özelliği taşır. Eserde Fransız tarihinin gülünç tarafları acı bir
Tükendi
Mavi Sakal genç yaşta yetim kalmış, bir türlü yenemediği korkaklık ve utangaçlık huyu edinmişti. Karşısına evlenebileceği onurlu, kendisine çok uygun genç kızlar çıktıysa da onları elinden kaçırmıştı. Sonunda, o bölgenin yabancısı olan Colette Passage ile evlendi. Bu kadın Fransa krallığının köy ve şehirlerinde ayı oynatarak para kazandıktan sonra, gelip şatonun civarında bir ev satın almış ve yerleşmişti. Doğrusu beğenilecek kızdı, dolgun vücutlu ve iri göğüslüydü, açık havada yaşamaktan yanık bir renk al
Tükendi
Penguenler Adası", miyop Aziz Maël'in yanlışlıkla vaftiz ettiği Penguenistan penguenlerinin hikâyesidir. Kitap boyunca, bir yandan penguenlerin tarihi anlatılırken, bir yandan da Fransa'nın siyasi tarihi hicvedilmektedir. ?Penguenler Adası", penguenlerden ziyade insan doğasına dair bir romandır. Kitapta, tarih öncesinden başlayıp modern zamana dek, insanlık tarihinin alaycı biçimde tekrar anlatılır. Ama anlattıklarının ne kadarının kurgusal, ne kadarının gerçek olduğu ise belli değildir. Anatole France kita
Tükendi
Tarihler Nisan 1793'ü göstermekte ve Fransız İhtilali'nin son iktidar mücadelesi yaşanmaktadır: Aristokratlar ölmüştür ve yoksullar bir dilim ekmek için birbirlerini boğazlamakla meşguldür. Tanrılar Susamışlardı, işte böyle bir ortamda jüri üyesi olarak atanan ve kimin infaz edilip kimin canının bağışlanacağına karar verme yetkisine sahip olan idealist sanatçı Gamelin'in hikâyesidir. Nobel ödüllü yazar Anatole France tartışmasız en önemli eseri olan Tanrılar Susamışlardı'da, Terör Dönemi'nde yaşanan şiddeti
Tükendi
Kutsal 'Tebaid`de yaşayanlardan bazıları, günlerini Tanrı`nınkendilerini gözetleiği inancıyla ibadetle geçirirler.Bazıları hurma ağacı lflerden ördüklerini satarak veya civar ziyaretçilerin hizmetine girerek hayatlarını kazanırlardı. Genç ve güzel melekler, ellerinde asa ibadethaneleri gezer, şeytanlar da Etyopyalı zenci kıyafetleriyle gelir ibadet edenleri yollarından çıkartmak için etraflarında dolanırlardı. "Tebaid" cennetle cehennem kavgalarının yaşandığı savaş alanıydı. şeytan ordularının kudurmuşçasın
Tükendi
Eski yazarları inceledim. Fakat saygıdeğer Seez piskoposu beyefendinin ikinci yardımcısı kadar okumuş olmam gerekirdi. Onun içi de dışı da bir eşek olmasına karşın benden daha çok okudu, çünkü şaşıydı ve göz ucuyla bakarak iki sayfayı aynı anda okurdu. Sen ne dersin buna aşağılık edepsiz papaz, ay ışığında çapkınlık eden ihtiyar zendost? Papaz, senin oynaşın bir büyücüye benziyor. Çenesinde sakalı var: berber-cerrahın karısı. Herif boynuzlunun boynuzlusu, bütün tıp bilgisi iğne yapmaktan ibaret olan bu insa
Tükendi
Ey Ulu Tanrı, adaletli ve atıfetli Tanrı, sen ki kalplerimize acıma duygusunu sabahları kırlara şebnemleri yağdırır gibi sundun, sana hamdederim! Sen her şeye kadirsin! Şu fâni kulunu şehvet uçurumuna sürüklemek isteyen bu yalancı şehvet duygusundan kurtar ve bütün yaratıkları ancak senin varlığında sevebilme gücünü benden esirgeme, zira onların hepsi gelip geçerler, ebedî olan yalnız sensin. Eğer ben bu kadınla ilgileniyorsam, senin eserin olduğu içindir. Melekler bile onu koruyorlar. Ey benim Ulu Tanrım,
Tükendi
"Tatile kadar, dedi. Öte yandan her türlü kolaylığı sağlayacağız sana: Gizli görevler, izinler, vb. Para dışında her şeyi. Bir kere dürüst bir yönetimi temsil ediyoruz. Şimdi inanmıyorlar. Ama daha sonra, düzenbaz olmadığımızı anlayacaklar. Nitekim delarbre'ın eli kirli değildir. Sonra gizli fonlar İçişlerinde, yani koca tarafında. Sen iki bin dört yüz franklık aylığına talim edeceksin. Bir de Madam Pelisson'u nasıl baştan çıkaracağını düşüneceksin!"
Tükendi
... Meleklerin İsyanı (La Revolte des Anges) adlı yapıtı bir mizah romanı olmakla birlikte, Anatole France dini iyi kavramış bir araştırmacı olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu yapıtında dine şüpheci ve alaycı yaklaşımı, yapıt okunurken fark edileceği gibi, kesinlikle sağlıklı bir araştırmanın sonucudur. Anatole France bu yapıtında Tanrı`ya karşı ihtilali örgütleyen meleklerin macerasını mizahi bir dille romanlaştırmıştır. Çok seveceğiniz bu mizah romanını yayınevimiz yayınlamaktan büyük keyif almıştır. (Arka
Tükendi
"bütün gücünle büyük şeylere ver aklını ve bilki düşünce dünyanın tek gerçeğidir. Doğayı kendi boyuna yükselt ve tüm evren senin için yalnızca kahraman ruhunun bir yansıması olsun. Onurun için savaş; insana yakışan tek şey budur ve eğer yara alman gerekirse, kanını iyilik getiren çiğ damlaları gibi saç ve gülümse." - Ne yaptınız, dedi bana, aman Tanrım, siz ne yaptınız! Reşit olmayan kız çocuğunu ayartma, kaldırma, kaçırma! Başınıza tam bir bela almış bulunuyorsunuz. En iyisinden beş-on yıllık hapis ceza
Tükendi
- Şimdi size son derece basit şeyler söyleyeceğim, diye yanıt verdi. Eğer bazı komutanların şahsına yönelik suçlamalar orduyu etkilemişse, bunun sorumlusu adalet yanlıları değildir. Sorumlu, adaletin yerini bulmasına engelleyendir. Sorumlu, aydınlık isteyen değildir; inat, gaddarlık ve saçma sapan gerekçelerle aydınlıktan kaçandır. Kötü olan, suçları açıklamak değil, suçların işlenmiş olmasıdır. Bu suçlar çok büyük ve şekilsizdiler ve tanınacak durumda değildiler. Yığınların üstüne kara bulut gibi çöktü. Bu
Tükendi
"İki yıl sonra kendisini bütün gücüyle, gençliğinin bütün ateşi ve yüreğinin bütün temizliğiyle arzulayan Menil`e boyun eğmişti. `Beni seviyordu, bunun için verdim kendimi ona` diyordu içinden. Acı çekilecek derecede sevildiğini görünce bırakmıştı kendini. Çabucak ve sadelikle vermişti kendini. (..) Aşk da sofuluk gibidir. Geç gelir. İnsan yirmi yaşındayken ne o kadar aşık olur ne de sofu. Özel bir eğilimi, bir tür doğuştan ermişliği varsa o başka. Bir kadın, tutku-aşka, yalnızlıktan ürkmez olduğu yaşta boy
Darağacının dibinde duran halk kesiminden Saint-Dominique mezhebine bağlı iki kadın, hareketsiz yattığını görünce onu telaşla yerden kaldırıp ayakta durmasına destek oldu. Ermiş kız kendine gelerek: - Gök katını gördüm! Dedi onlara. Kadınlardan biri, bakirenin giysisini kaplayan kanı bir süngerle yıkamaya hazırlandığı sırada, Catherine ona sertçe engel olarak dedi ki: - Hayır, bu kanı benden yok etmeyin; allığımı ve güzel kokularımı benden asla almayın! Anatole France´ın bütün yapıtlarını yayınlam
Tükendi
Öyle anlar olur ki her şey şaşırtır beni, en basit şeyler bile gizin yarattığı titremeyi verir bana. Şimdi şu anda, anımsayış bana olağanüstü bir yetenekmiş gibi geliyor. Geçmişi göz önünde canlandırma yeteneği de, geleceği seçme yeteneği kadar şaşırtıcı ve ondan çok daha üstün görünüyor. Anı bir nimettir. Gece sakin, ocaktaki odun parçalarını bir araya topladım. Uyuyun sevdiklerim, uyuyun! Çocukluk anılarımı yazıyorum ve üçünüz için yapıyorum bunu. Anatole France´ın bütün yapıtlarını yayınlama program
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 24 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1