Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 9 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
İslam dünyasında bilimsel faaliyette bulunmak en değerli uğraşlardan biri olarak görülmüş, bilginler saygın insanlar olarak kabul edilmiş, hatta bilimsel çalışma yapmak nafile ibadetle bir tutulmuş, toplumsal ve dinî bir saygı görmüştür. Müslümanlar, diğer kültürlerin birikimini almakta bir beis görmemişler, aldıkları birikim ve buluşları geliştirerek daha ileriye götürmüşlerdir. İslam dünyasında bilime bilim olarak yaklaşılmış, bilim teşvik edilmiş ve bilim yapılmıştır. Batı’nın bilimsel gelişim evrelerind
Yirmi birinci yüzyıla gelindiğinde hâlâ hümanizmin varlığından söz edilebilir mi? Tarihsel sürece bakıldığında ciddi kırılmalar neticesinde hümanizmin kendisini yenileyerek yeniden kalıcı bir anlayış kurmaya çalıştığı görülür. Bu özelliğin Antik Yunan'dan günümüze kadar pek çok medeniyetin mirasını ve kültürel yapısını taşımasından kaynaklı olduğu söylenebilir. Böylesi bir yapının mirasçısı olan yeni hümanizm yirminci yüzyılın başından itibaren derin bir krize giren insanın bilimsel dinî ahlaki ve kültürel
Tanzimat'tan günümüze kadarki süreçte çokça tartışılan konuların başında, bize özgü bir felsefî geleneğin kurulup kurulamayacağı gelmiştir. Kendi kültür ve değerlerimiz üzerine inşa edilmiş bir felsefenin bize Batılı anlamda filozof olarak addedilen felsefecileri yetiştirme imkanı sağlayıp sağlayamayacağı ve bu imkanı gerçekleştirme yolunda Türkçenin felsefî bir dil oluşturma yönündeki yetkinlik ve yeterlilik seviyesi, köklü bir gelenek oluşturma çabaları gibi meseleler karşımızda durmaya devam etmektedir.
Bismillâhirrahmânirrahîm Rahman ve Rahim olan Allah'ın aşkıyla seviyorum Behire. Kum saatlerinde yorulan bir zaman akışı gibi yaşıyorum seni Ciğerlerimdeki rutubetli sözleri başka dudaklardan duyuyor. Artık başka kollarda idam ediyorum gençliğimi. Keşke biraz daha kalsaydın.
İslâm kültür mirasının en zengin ve geniş parçasını oluşturan İslâm felsefesi, genel olarak Müslüman filozoflar ile İslâm medeniyeti ortamında yetişmiş diğer filozofların ortaya koymuş oldukları felsefî düşüncedir. İslâm felsefesi, İslâm'ın âlem, eşya ve insan, yani dünyaya ve hayata bir bütün olarak bakan temel esasları üzerine inşa edilmiş bir düşünce sistemidir. İnsanlığın inanç ve düşünce sistemlerinin buluştuğu bir zemin üzerinde bu felsefe, İslâm kültürü ortamında ortaya çıkmış, özellikle tercümeler v
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektörlüğünce desteklenen 2126 numaralı Bilimsel Araştırma Projesi doğrultusunda gerçekleştirdiğimiz bu çalışma, medeniyet iddiasının bir görünümü olarak yorumlanabilen bilimler merkezinde, söz sahibi medeniyet olma fikrini fiili hale getirmenin imkanını ve kendi düşünce geleneğimizin zenginliğini, sosyal, fen ve sağlık bilim dallarında temsili sorunu üzerinden tartışmaya açmaktadır. Her bilim dalının kuşkusuz kendisine dair bir geleneği vardır ve bu gelenek başat kabul ettiği
Tükendi
İslâm felsefesini Yunan, Yeni-Eflâtuncu veya Helenistik felsefenin tercüme edilmesinden doğmuş bir felsefe olarak görmek, Orta Çağ ile Batı felsefesi arasında bir köprü olduğunu iddia edip onun özgün yönlerini görmezden gelmek, büyük ölçüde oryantalistlerin bakış açısıdır. İslâm felsefesi, sadece geleneksel birikimi aktaran bir felsefe değil, bu felsefeyi yorumlayan, bu düşüncelerden hareketle özgün düşünceler ortaya koyan bir felsefedir. Dolayısıyla İslâm felsefesi anlaşılmadan Batı ve diğer felsefelerin a
Gazzâlî, nesiller boyunca sadece Müslümanların değil, her çağda hakikati araştıranların otorite kabul ettikleri önemli bir şahsiyet olmuştur. O, Doğuda olduğu kadar Batıda da çok iyi tanınan ve İslâm düşünürleri içerisinde en özgün ve orijinal simalardan birisidir. Gazzâlî için birçok Batılı düşünür, modern Batı düşüncesine en yakın, bizim en iyi anlayabileceğimiz filozoftur demektedir. Eserlerindeki bilgiler ve ortaya attığı tezler ile büyük tartışmalara ve kendinden sonra büyük bir tartışma geleneğinin ba
Muhafazakârlık, ülkemizde ve Batı düşünce tarihinde,zengin bir felsefî mirasın taşıyıcısı olan ciddî bir düşünce geleneği, modern siyaset felsefeleri içerisinde en kapsamlı doktrini olan ve içinde yaşadığımız tarih dönemine damgasını vuran bir siyaset felsefesidir. Ülkemizde felsefenin Tanzimattan beri pozitivizmin etkisi altında kalması nedeniyle siyaset felsefesi alanında çalışmalar sosyalizm ve kapitalizm ile sınırlı kalmıştır. Öyle ki muhafazakâr bir siyaset felsefesine ironiyle bakan bu yaklaşımlar, mu
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 9 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1