Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 6 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Klasik edebiyatın şaheserleri arasında yer alan Hüsn ü Aşk, sürükleyici üslûbu ve içeriği kadar; şairin tasavvûfî düşüncelerinin yansıtıldığı bir eser olarak da dikkat çekmektedir. Eserde insanın mutlak varlığa ulaşıp O'nda sonsuza erme gayesi, Aşk'ın Hüsn'e ulaşma serüveniyle dile getirilmektedir. Aşk, Hüsn'e ulaşmak için insan hayalinin bile zorlandığı serüvenlerden geçmektedir. Kendisi de Mevlevî şeyhi olan Galib, Hüsn ü Aşk'ı, Mevlânâ'nın Mesnevisi'nden etkilenerek kaleme almıştır. Galib'in henüz yirmi
Hiç aşktan özge şey revâ mı Sarf etmeye inci gibi kelâmı Hem ne varsa âlemde hepsi aşktan ibaret Geri kalan ne varsa; keder, elem, şomluk, dert 18. yüzyıl şairlerinden Şeyh Galib'in yirmi altı yaşındayken kaleme aldığı Hüsn ü Aşk, 600 yıllık Divan Edebiyatı'nın son mesnevisi olarak kabul ediliyor. Allegorik bir anlatıma sahip olan mesnevide Muhabettoğulları kabilesinin aynı gün doğan iki evladı Hüsn ve Aşk, Mekteb-i Edeb'de tanışır. Tanrısal güzelliğin yani Hüsn'ün uğruna türlü türlü merhaleleri aşmak için
Bu esere niyet edip başladığımda İnletti beni, canımı sıktı ilk başta Dostlarım bu söz üzerine tuttu beni Bu davanı kanıtlamalısın şimdi Nâbî'nin güçlükle eriştiği şeyi Sana genç yaşta vermiş Tanrı O hevesle aldım elime kalemi Kırık dökük de olsa, yazdım manzumeyi Şeyh Galib Divan şiirinin son büyük temsilcisi olarak anılan Şeyh Galib'in genç yaşında kaleme aldığı Hüsn ü Aşk, edebiyat araştırmacıları tarafından türünün en önemli örneklerinden biri kabul edilmiş, klasik Türk edebiyatı alanında olduğu kadar t
Tükendi
Ey yüzü gül, bir bakışta ayna (gibi tertemiz) gönlümü şarap kâsesine döndürdün. Sendeki o bilip de bilmezlikten geliş neşesi bana da geçti. İstersen tenezzül et, istersen etme; gönül evi senin işret yerindir, (senin zevk ve safa konağındır.) Şimdi canın öyle bir yalımı var ki gökyüzü fanusuna bile sığmaz. Bu şimşekler yuvası olan göğsün (gönlün) izini Tur dağı bile görmemiştir; Senin inayetin, senin lütfun yaktı, parlattı onu. Gönül dedikleri iri, alıcı doğan, ta yücelere uçtu, devlet kuşunu bile avlamaya n
Tükendi
Kendisi bu eseri, 1782'de girdiği bir iddia üzerine 6 ayda yazmıştır. Son dönem divan edebiyatının en önemli örneklerinden biri olmasının yanı sıra, tasavvufi alt yapısı ve sembolizmi ile genel olarak edebiyat ve spiritüalizm açısından çok önemli bir eserdir. Eserin kahramanları güzellik (hüsn) ve güzelliğe yönelişin sonucu olan aşk'tır. Eserin her bir satırında tasavvufi simgeler bulunur; kişi isimlerinden, yer isimlerine ve benzetmelere kadar. Sebk-i Hindî (Hint üslûbu) ile kaleme alınmıştır.
Tükendi
Klasik şiirimizin tekrara düştüğü, ihtişamlı devrini günden güne kaybettiği, mazmun zenginliğinin son bulduğu bir devirde yazılan, son büyük mesnevilerinden biri olan Hüsn ü Aşk'ı Orhan Okay ve Hüseyin Ayan hazırlamıştır. M. Kaya Bilgegil'in kuşatıcı bir metni de kitaptaki yerini almıştır.
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 6 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1