"Adem, şimdi aç gözlerini
Önce bir gör bakalım
Senin günahın nelere yol açmış
O yasaklı ağaca hiç dokunmamış olanların
O yılanla hiç iş birliği yapmamış olanların
Senin gördüğün günahı işlememiş olanların
Başına neler gelmiş
Nasıl bozulmalar ve şiddet olmuş, gör."
Kaybedilen Cennet, her şeyden önce bilmek ve seçmek, yani özgür irade ile ilgilidir. Eser boyunca ana karakterlerin tümü, Şeytan, Beelzebub, Abdiel, Adem ve Havva, sürekli güçlü tutkuların etkisi altında kalarak zor seçimlerle karşılaşırlar.
Onl
Söyle Serafların en ışıklısı, bu parlak kürelerin
Hangisinde yerleşiktir insan; yoksa bulunmaz mı
Belli bir mekânı, gönlü hangisini çekerse
Orada mı kalır?
John Milton'a bilhassa, tercümesini sunduğumuz Yitirilen Cennet dolayısıyla aşinayız... Shakespeare'in ardından İngiliz edebiyatının üzerinde en çok konuşulmuş, tartışma yürütülmüş isminin Milton olduğunu söyleyebiliriz.
Yitirilen Cennet, Tanrı'ya isyan ederek onunla savaşa tutuşan, sonradan Şeytan adını alacak başmelek Lucifer ve onun isyanına katılmı
İnsanoğlunun ilk başkaldırışı ve ölümcül tadı olan
Yasak ağacın meyvesi, dünyaya ölüm ve üzüntü getirdi, hepimize
Cennetin kaybıyla beraber büyük insan gelene dek,
Bizi yeniden canlandır ve keyif dolu makamını tekrar kazan
Oreb'den veya Sina'dan ilham aldın, şarkı söyle
Semavi esin perisine sahip bu gizli tepede,
Seçilmiş tohumu ilk öğreten seyis,
Dünya ve cennet, başlangıçta,
Kaostan meydana geldi: ya da Sion tepesiyse eğer,
Daha mesut hale getiriyorsa seni, Siloa'nın çayı
Tanrının kehaneti tarafından akar
Britanya Parlamentosu 1643 yılında basını düzenleyip tahakküm altına alacak bir kararname yayınlar. 1644 yılında John Milton Areopagitica çalışmasını bu karara tepki olarak hazırlamıştır. Milton'ın kaleme aldığı bu konuşma parlamentoya hitaben yazılmış kitapçık şeklindeki bir metindir. İsokrates'in Areopagiticus (M.Ö. 355) eseri topluluğun önünde okunması için kaleme alınmış olan ve adaletin yüce simgesi Areiopagos'un gücünü tekrar kazanması gerektiğini savunan bir konuşmadır. Milton'ın Areopagitica eseri i
Ey Yaratılanların en güzeli, Tanrı´nın yarattıklarının
Sonuncu en iyisi, gözün görebileceği, aklın düşünebileceği en güzel şey,
Kutsal, tatlı kadın! Nasıl böyle birden kaybettin kendini,
Soldun ve ölüme yaklaştın? Yasağı nasıl ihlal ettin,
Yasak kutsal meyveyi nasıl kopardın? Seni lanetli bir düşman kandırdı,
Ama kim bilmiyorum ve seninle beraber ben de mahvoldum;
Hiç kuşkusuz seninle birlikte ben de öleceğim.
Sensiz nasıl yaşarım? Senin tatlı konuşmandan
Aşkından nasıl vazgeçerim de bu vahşi ormanl
Toplam 5 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.