Sizin anneniz sokak ortasında ölürken -yedi gün ve yedi gece kar üstünde öylece acılar içinde uzanırken- sokak hayvanları onu yemesin diye pencerede nöbet tuttunuz mu hiç?
Ya ölen çocuğunuzun bedenini kokmasın diye soğutucuda sakladınız mı?
Ya da kaybolan tek evladınızın kemiklerini aradınız mı yıllarca?
Peki tüm bunlar burnunuzun dibinde yaşanırken böylesi acılara normalmiş gibi sessiz kalıp ne ara içinizin insansızlığına çekildiniz?
Siz ne ara ‘ötekilerin' ölümüne bu kadar duyarsızlaştınız? Hemen yanı baş
"Bir romanı 24 saate sığdırabilmek... Okuyucuya gerçek mi yoksa kurgu mu anlayamayacağı, sıra dışı anlatımı ile kült eserler arasında olmaya aday; içsel bir yolculukla "aşka âşık" eden, yarım kalan bir sürgün öyküsü Şilîya.
Roman, ülkesinden ve Şilîya'sından ayrılmak zorunda kalan, Hamburg'un ağır kapitalist ve kültürel çatışmaları içinde aşkını bıraktığı toprakların özlemi ile boğulan bir adamı anlatıyor. Farklı insan hikâyeleriyle sürgün yaşamının en uç ilişkilerini yansıtırken; yalnızlığı, suçluluğu, s
Toplam 2 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.