Galiba henüz üç yaşındaymışım. İşte hayatımda hatırladığım ilk şey... O günlere ait diğer şeyleri hatırlamıyorum. Annem çaresiz kalıp beni de giydirdi. Sıkı sıkı başımı sardı. Sonra şemsiyeyi de alıp dışarı çıktık. Çok üşüyordum. Rüzgâr çok şiddetli esiyordu. Ben annemin elini tutuyor, arkası sıra sürüklenir gibi yürümeye çalışıyordum O fırtınada neler oluyor, babam neden gelmiyordu? Kasabanın merkezine zorlukla yürüdük. Babamın demirci dükkânı kapalıydı. Sokaklarda neredeyse hiç kimse yoktu. Annem ilk gö

"Gül de Lokman gibi çok korkmuştu ama belli etmemeye çalışıyordu. "Eğer beni yemeye kalkışırsan dikenlerim diline batar" dedi. Yılan ona tıslayarak cevap verdi. Bununla ne demek istediğini ise diğerleri pek anlamadılar. Ama ikisi de bu yılandan kurtulmak istiyordu. Bu arada Lokman yine okuduğu şu hikâyeyi anımsadı. Hikayede de bir yılan vardı ama iyi miydi yoksa kötü müydü tam olarak hatırlayamıyordu. 'Keşke o kitabı daha dikkatli okusaydım' diye geçirdi içinden." 2007 MEB Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğün

Tiyatro, Tanzimat döneminde kültür hayatımıza giren önemli bir sanattır. Türk tiyatrosunun geleneksel tiyatrodan Batı tarzı tiyatroya geçiş döneminde seyircinin bu sanata karşı yaklaşımı ya da tiyatroda seyirci fikrinin ne olduğu hakkında daha önce yapılmış kapsamlı çalışma bulunmamaktadır. Oysa toplumsal anlamda önemli bir geçiş dönemi olan Tanzimat, hem siyasî hem de edebî anlamda büyük değişimlerin yaşandığı bir dönem olmakla birlikte tiyatro, bu iki önemli konunun en fazla tartışıldığı alan olmuştur. T