Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 13 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Gençler İçin 10 Kitaplık Tarihi Roman Serisi. Akıl dolu taktiklerle düşmanlarını bile kendine hayran bırakanlar... Hayatlarını savaş meydanlarında ölümle kol kola yaşayanlar... Cesaret ve merhamet dolu yürekleriyle isimlerini tarihe altın harflerle kazıyan büyük kahramanlar... 1- Fatih Sultan Mehmet 2- Mustafa Kemal Atatürk 3- Sultan Alp Arslan 4- Yavuz Sultan Selim 5- Kanuni Sultan Süleyman 6- Mete Han 7- Yıldırım Bayezid 8- Attila 9- Selahaddin Eyyubi 10- Halid Bin Velid On kitaplık bu dizi ile gençleri
Yaptığı eserlerle günümüzde bile insanları kendine hayran bırakan Mimar Sinan'a ait tarih tanığı nesneyi bulmak için yola çıkan Korkusuz Kâşifleri büyük sürprizler beklemektedir. Operasyon merkezinden başlayan yolculukları Tekirdağ'dan Edirne'ye, Edirne'den Kırklareli'ne kadar uzanırken kâşiflerin onlarca tarihî eser arasında yaşadıkları sürükleyici maceraları soluk soluğa okuyacaksın. Kâşiflerle birlikte sen de korkusuzca tarihe tanık olmak ve heyecan dolu maceraya katılmak istiyorsan haydi durma, kitabı
Arap coğrafyasındaki cehalet insanları insanlığından utandıracak noktaya gelmiştir. Her türlü zulüm ve işkence gündelik hayatın bir parçası olmuştur. Merhamet ve adalet, kız çocuklarıyla birlikte toprağa gömülen birer kelimeden ibarettir artık. Tüm bu karanlığın ortasında bir ışık parlamış ve kavurucu çöl sıcaklarına rağmen bir umut yeşermiştir mazlumların yüreğinde. İslam'ın ferahlatan merhamet ve adalet çağrısı yankılanmaktadır kızgın kumların üstünde. Cesur savaşçı Halid de cevap vermiştir bu çağrıya ve
Doğunun zenginliklerini talan etmek için Avrupa'nın dört bir yanından toplanan altı yüz bin kişilik Haçlı ordusu büyük bir zulümle Kudüs'ü ele geçirmişti. İslam coğrafyasının kalbine hançer gibi saplanan bu işgal tüm Müslümanların gönüllerini dağlamıştı. Parıldamıyordu gözler ümitle ve gülümsemiyordu yüzler neşeyle. Ölü toprağı serpilmişti sanki İslam âleminin üzerine. Binlerce uyuyanı ayağa kaldırmak için bir uyanık yeterdi ve bunun için hazırdı Selahaddin. Gündüz kurduğu Kudüs hayallerine geceleri gördüğü
Büyük Hun İmparatorluğu önce bölünmüş sonra da dağılmıştır. Devlet geleneği kazanan Türk boyları yeni bir bayrak altında toplanmak için Balamir'in önderliğinde batıya doğru ilerlemişlerdir. Ancak bu toprakları yurt edinmek hiç kolay olmayacaktır. Barbar kavimler, Doğu ve Batı Roma İmparatorlukları her fırsatta saldırarak yeni komşularını yok edebileceklerini sanmaktadırlar. Avrupa Hun İmparatorluğu'nun kuruluşuna, adaletin Avrupa'da inşasına, azim ve kararlılıkla tarihin yazılışına tanık olman için Attila s
Selçuklu Devleti yıkılmış, Anadolu, beylikler arasında paylaşılmıştır. Beylikler birbirleriyle didişip dururken, Osmanoğulları kısa sürede büyüyerek devlet olmuş ve adaletin sancaktarı olarak Balkanlarda fetihlere başlamıştır. Onların hızlı yükselişi ve Yıldırım diye anılan genç sultanları Bizans imparatorunun ve Avrupa krallarının uykularını kaçırmaktadır. Topladıkları büyük ordularla, coşkun bir ırmak gibi akın akın gelen Türkleri durduracaklarını sanmaktadırlar. Balkanların bir Türk diyarı oluşuna, Ana
Yüzlerce yıldır dağınık hâlde yaşayan Türk boyları Ötüken'den yükselen bir çağrıya cevap veriyor ve aynı sancak altında toplanıyordur. Birlikten dirlik doğuyor ve ilk Türk devleti olan Hun İmparatorluğu'nun temelleri atılıyordur. Asya'nın en büyük gücü Çin Hanedanı bu durumdan hiç hoşnut değildir. Türlü askerî ve siyasi stratejilerle, henüz fidan olan bu devleti büyük bir çınara dönüşmeden dağıtmak istemektedir. Milletini tek çatı altında toplama hayaliyle yüreği alev alev yanan genç hükümdar Mete Han'ı hi
İnsanlık, üç kıtada sancağı dalgalanan bir cihan imparatorluğunun yükselişine tanık oluyordu. Cesareti ve merhametiyle nam salmış bir milletin adı şükran ve minnetle anılıyordu bir coğrafyada. Ancak durup dinlenmek zamanı değildi. Henüz fethedilecek nice toprak, yelken açılacak nice deniz vardı. Tahta çıktığında ecdadının Söğüt'te yaktığı ateşi cihana yayma hayali vardı Süleyman'ın. Yarım asırlık saltanatında da bunun için mücadele edecekti şüphesiz. Belgrad'ın fethiyle Balkanların Türk diyarı, Preveze za
Türklerin yüzyıllar önce Asya bozkırlarından ayrılarak başlattığı yeni yurt arayışı devam ediyordu. İnsanlık, kabına sığmayan bu cesur millet tarafından kurulan yeni bir devletin tarih sahnesine çıkışına tanık oluyordu. Büyük Selçuklu Devleti ile Horasan'dan parlayan kıvılcım kısa sürede Mezopotamya'ya kadar ulaşmıştı. Geçtiği coğrafyalarda yürekleri ısıtmakta, zulüm altında inleyen insanlara umut olmaktaydı. Bizans İmparatorluğu, 200 bin kişilik ordusuyla bu genç devletin başındaki genç sultana ve Türkle
İstanbul'un fethi ile birlikte toprak bütünlüğünü sağlayan Osmanlı İmparatorluğu, Balkanlara yönelik seferlerine hız vermişti. Ancak Batı'ya atılan her adımda Doğu'da fitne ateşi körüklenmekteydi. Diri olmak için bir olunmalıydı. Kardeş coğrafyalarla aynı sancak altında toplanmalı ve hep birlikte aynı hedefe doğru koşulmalıydı. Dedesi Fatih Sultan Mehmet gibi fetih aşkıyla yanıp tutuşan torunu, satrançtaki ustalığını saltanatında da konuşturuyordu. Yeni hedef artık Doğu'ydu... Yavuz olup kılıçla nizamın
Yüzlerce yıldır onlarca kumandanın, binlerce askerin yıkamadığı güçlü duvarların arkasında Bizans İmparatoru kendini güvende hissediyordu. Daha önce olduğu gibi Türklerin yine hüsrana uğrayacağından çok fazla emindi. Nereden bilebilirdi ki; yaşıtları çelik çomak oynarken bir çocuğun bin yıllık bir imparatorluğu yıkma hayali kurduğunu... O çocuğun her gününü ve gecesini 'kutlu zafer'e hazırlanarak geçirdiğini... Henüz yirmi bir yaşında padişah olan II. Mehmet'in fetih müjdesiyle yanıp tutuştuğunu... Bizans s
Avrupa devletlerinin sömürgecilik yarışında sıra Osmanlı Devleti'ne gelmişti. Afrika, Amerika, Hindistan ve Avustralya'da olduğu gibi bu toprakları da hiç zorlanmadan ele geçirip aralarında paylaşacaklarını düşünüyorlardı. Ancak hesap edemedikleri bir şey vardı: İnsanlık tarihi boyunca zincir vurulamamış hürriyet düşkünü bir millet... Erkeğiyle kadınıyla, genciyle yaşlısıyla kanlarının son damlasına kadar vatanlarını savunacak çılgın bir millet... Ve bu milleti ayağa kaldıracak korkusuz bir kumandan; Mustaf
Yaptığı eserlerle günümüz insanlarını bile kendine hayran bırakan Mimar Sinan'a ait tarih tanığı nesneyi bulmak için yola çıkan Korkusuz Kâşifler'i, büyük sürprizler beklemektedir. Operasyon merkezinden başlayan yolculukları Tekirdağ'dan Edirne'ye, Edirne'den Kırklareli'ne kadar uzanırken; kâşiflerin onlarca tarihî eser arasında yaşadıkları sürükleyici maceraları soluk soluğa okuyacaksın. Kâşiflerle birlikte sen de korkusuzca tarihe tanık olmak ve heyecan dolu maceraya katılmak istiyorsan, haydi durma kita
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 13 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1