Deniz kenarında kimseler yok. Boşluk göz alabildiğine geniş. Ben o boşluğun içindeyim, daha büyük bir boşluk da benim içimde. Mezkûr kavramı es geçemem öyle! Zira kökü ve manası itibariyle ağır bir sıfat. İtiraf etmeliyim ki içinde geçtiği birçok tamlama korkutmuştur beni. Boş mezar, boş beşik, boş insan, boş arazi…
...
Vakit çok erken. İnsan sesi yok henüz. Martıların çığlıkları dalgalara eşlik ediyor. Ah ben de var gücümle haykırabilsem çıkmazlarımı. Belki ruhumu sıkan soyut kemer çözülecek o vakit. Ama
Duygular hayatımıza renk katmasaydı grinin bunaltıcı tonlarında bir yaşantımız olurdu. Rüyalar, düşler ve hayaller gerçek dünyamızı tamamlayan ögelerdir.
Bazen hayaller usulca gündelik yaşantımıza girer; bazen de gerçek arzularımız ellerimizden kayıp giderek düşlere karışır...
Gönül ikliminde bizi arayışlara sevk eden bu hissiyatımız zaman zaman kitaplarla buluşturur yollarımızı ve öykülerde ararız sahip olmak istediğimiz mutlulukları. İlginçtir ki sayfalarda aradığımızı oraya yazan da gene bizleriz.
Özetl
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.