Sırlarla örülmüş, acımasız gerçeklerin arasında doğan tutku dolu bir aşk.
Berim Toralı, başarılı ve kendi doğrularından asla şaşmayan bir avukattı. Gözleri karmakarışık duygular barındıran ela rengi gözlere değdiğinde kalbinin artık o adama ait olduğunu fark etmişti. Ummadığı gerçekler bir tokat gibi yüzüne çarparken heyecan dolu kalbinin anbean solup zehirlendiğini hissetmişti. Berim hayal kırıklığının getirdiği öfke ile tehlikeli bir yola sapacak ve kendi hırslarına yenik düşerek korkunç sonuçlara yol
Buğra Araz Toralı, yirmi sekiz senelik hayatında kafasına koyduğu tüm hedeflere başarıyla ulaşmıştır. Tadamadığı tek bir duygu vardır. Tüm kalbiyle inanmasına rağmen aşkı bulamayan genç adamın öfkesi içinde giderek katlanmaktadır. Derken gözleri, bir çift cennet yeşiline bulanmış gözü görür ve o yeşillerin kendisini diri diri öldüreceğinden habersiz, kalbini o güzelin avuçlarına teslim eder.
Berfu, sırlarla dolu hayatında çaresizce sürüklenirken kader onun karşısına genç bir adam çıkarmaya karar verir. Ken
Geçmişin gölgesinde, kökleri çok derinlere uzanan, sırların arasında filizlenmiş bir aşk...
Birce, kalbi kırıklarla dolu, ürkek bir serçeydi. Hayata tek kanadıyla tutunmayı dilerken günün birinde, hiç ummadığı bir adam güçsüz, yalnızlığını simgeleyen o tek kanadını acımasızca kırmak istedi. Serçenin yere çakılışı yüzünde sadece bir tebessüme neden oldu. Çünkü o, hayatın acımasızlığını küçücük bir bebekken görmüştü.
Aybars Toralı vahşi, öfke dolu ve acımasız bir kartalın kalbini taşıyordu. Karşısındaki ür
"Ay yine yüzünü aydınlatıyor. Gece güzelisin, Beria. Gece güzelisin."
Beria, kendini bildi bileli Erim hep vardı. Bir baş çevirmelik uzağında, hep bakışlarının değebileceği kadar yakınındaydı. Ama sonra... İçindekileri isimlendirip duygularını keşfettiğinde aralarına yalnızca ikisinin haberdar olduğu görünmez duvarlar girmişti. Erim, artık Beria'nın hem çok yakınında hem de bir o kadar uzağındaydı.
Erim, ‘yasak' saydığı kızla aralarında gelişen duyguları değil isimlendirmek varlıklarını bile kabul edemiyo
"Sevdanın kaç yüzü var da bana böylesi denk geldi? Hangi günahımın acısıydı gözleri? Hangi sevabımın hediyesiydi kokusu? Benimkisi sevdaydı da, onunkisi neydi? Sevda umut etmektir, vazgeçmemektir, öyle değil mi?
Defalarca kalbim yerinden sökülüp atılsa da, yine de nefes almaya gayret gösterdim. Dizlerimin üstüne düşüp kanadığım halde yalvarmaya devam ettim. Beni duymadığı halde çığlık çığlığa ağladım, fayda etmedi. Yüreğimin parçalara ayrıldığını hissettiğim halde sevmekten vazgeçmedim."
Sevdiği adam taraf
Bu öyle büyük bir aşk olacaktı ki, daha önce tattıkları hiçbir duyguya
benzemeyecekti.
Dünyalarını yerinden oynatacak, kendi benliklerini kaybettirecekti. İkisi de ben
diyemeyecekti, çünkü onlar artık ben ya da o değillerdi, biz'in içerisinde
kaybolacaklardı. Ne var olacaklardı ne de yok. Yanacaklardı ama aşkla yanmayı
bilmiyorlardı. Birbirlerini saracaklardı ama sevdayla sarınmayı bilmiyorlardı. İkisi de
canından öteye koyacaktı birbirini ancak can nerede bitiyor, canan nerede başlıyor
ayıramayacaklardı.
A
Toplam 6 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.