Kendi iç özünü değiştiremeyecek kadar yaşlı olduğuna inanmak burjuvazinin esas belirtisidir." Bunu Paul mü söylemişti, yoksa Eduard mı? Mutlak doğruya ulaşmanın mümkün olduğuna dair kesin bir inançla, her şeyi tam bir fikir birliğine varana kadar tartışarak büyüyen iki lise arkadaşının hikâyesi bizi gerçeğin sürekli sallantıda olduğu bir huzursuzluk haline taşıyor.
Jungersen bu romanıyla bizi 1800'lerin sonunda, Danimarka'nın varlıklı bir ailesinde doğup büyüyen Paul'ün 82 yıllık hayatının farkl
Onca yılı nasıl yapayalnız geçirdiğimi o güne dek hep
unutmaya çalışmıştım. Kız arkadaşlarımdan ve Niklas'tan başka gözlerimin içine bakacak, ıvır zıvır laflarımı dinleyecek ve
ses tonundan ne hissettiğimi anlayacak bir kimsem olmadan geçen onca yıl. Başka türlü bir evlilik özlemiyle ve nasıl olup da
hâlâ Frederik'le birlikte yaşayabildiğimin umutsuz şaşkınlığıyla geçen yıllar. Bana ne yapmıştı? Neden çekip gitmemiş, neden hep
hayalini kurduğum evliliği aramamıştım?
Christian Jungersen, insan psikolojis
Ve artık ölmesi gerek. Fakat o ölmüyor. Kanlar akmaya devam ediyor. Sonu gelmiyor. Ve Malene tekrardan ve tekrardan bıçaklanıyor. Ve Anne-Lise'nin hayal kurgusu bir kısır döngüye dönüşüyor; saldırganın Malene'yi sazların arasından çekip çıkardığını hayal ediyor, ve onu sonra yine geriye çalıların arasına sürüklüyor. Ve Malene her seferinde yeni baştan pişmanlık duyuyor. Yeni baştan yalvarıyor, dövünüyor. Ve Malene yaptıklarına nedamet getirirken, Anne-Lise onun yüzünde yepyeni bir ifade belirdiğini hayal ed
Toplam 3 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.