Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 130 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4
Felatun Bey'i tanır mısınız? Hani ya şu Mustafa Meraki Efendi?Zade Felatun Bey! Galiba tanıyamadınız. Fakat tanınacak bir çocuktur. Mustafa Meraki Efendi, Tophane'nin Beyoğlu'na yakın bir mahallesinde oturur. Mahallesinin adını vermek olmaz. Yerini anladınız ya? Bu kadarı ile yetininiz. Kendisi kırk beşlik bir adamdır. Fakat babası, bir çocuğu genç evlendirirler ise, yüzü gözü açılmadan dünya evine girmiş olacağından, namus ve edebini güzel korur düşüncesinde olduğundan, Mustafa Meraki Efendi'yi on altı yaş
Tükendi
Ahmed Midhat'ın İlhâmât ve Taglîtât - İlhamlar ve Ayartmalar adını taşıyan bu eseri Batı'da felsefecilerin daha çok da psikoloji çevrelerinin insan çözümlemelerine bir cevap niteliğindedir. Wilhelm Wundt Leipzig'de bir laboratuar kurup psikoloji dalını yöntem bakımından tıpkı fizyoloji, biyoloji, fizik gibi bilim dallarına yakınlaştırması psikolojiye hem bilimsel bir değer kattı hem de onu aydınlar arasında gündeme getirdi. Wilhelm Wundt'un psikoloji laboratuarını açtığı tarihler ile Ahmet Midhat'ın kaleme
Tükendi
Avrupa'da Bir Cevelan, Batı'yı Doğulu bir aydının gözünden tanıma ve anlama fırsatını verecek bir eser olarak, yeni harflerle ilk kez okuyucuyla buluşuyor. Ahmet Mithat Efendi, II. Abdülhamit tarafından, 1889 yılında Stockholm'de gerçekleşen Oryantalistler Kongresi'nde resmi olarak görevlendirilir. İstanbul'dan Stockholm'e uzanan oldukça uzun ve renkli bir seyahate çıkar. Kongre bittikten sonra Avrupa'da görmek ve tetkik etmek istediği şehirleri tek tek dolaşır; elde ettiği bilgileri ve izlenimlerini bu es
Tükendi
Hayal ettiklerimizle gerçekliğin çatışması! Dönemine göre sıradışı bir genç kız olan Vedat ile "aşka düştüğü" Vefa'nın yaşadıklarını, kendi açılarından, kendi ağızlarından kaleme getiren bir roman. Gerçekleşen tek bir olayın her iki taraf açısından algılanışı, yaşanışı, gelişimi ve sonucu... Vedat hayallerini anlatıyor, Vefa ise hakikati! Kadın hislerini sayfalara döken Fatma Aliye; erkek hislerini yazan isim ise Ahmet Mithat. Türk edebiyatının ilk kadın romancısı Fatma Aliye'nin (1862-1936) edebiyatımızın
Burada Felatun Bey'i küçük düşürmek merakında değiliz. Amacımız onun hal ve hareketlerini okuyucuya layıkıyla anlatmaktır. Hatta şunu da ilave edelim ki : Onun bu kadar zengin olması, hakkında insanların güzel düşünceler beslemesi, toplumda itibar görmesi, kibirli olmasını gerektirirken, Felatun Bey'in hali bunun aksine idi. Alafrangalık hali, anlarsınız ya! İnsan herkese karşı alçak gönüllü olmaya, herkesin yüzüne gülmeye mecburdur. Bazı zamanlar Felatun Bey'in uşağı, Bey'ini bir adamla gayet tatlı, nazikç
Tükendi
Ahmet Mithat Efendi ve Kemal Paşazade Sait Bey Arasında Cereyan Eden Bir Polemik Bütün bir Tanzimat ve Servet-i Fünun devirlerini ve hatta Meşrutiyet devrinin de ilk yıllarını eserleriyle dolduran Ahmet Mithat Efendi'nin birden çok sıfatı vardır: Gazeteci, hikâye ve roman yazarı, tarihçi, ilahiyatçı, felsefeci... O, bütün bu alanlarda ciltler dolusu eseri bulunan, edebiyattan coğrafyaya, müzikten dinler tarihine hemen her konuda kalem oynatmış ve okuyucularını her alandan haberdar etmek isteyen bir gazetec
Görmüyor musun ki gözlerim, neşe ve sevinçle parıl parıl parlamaktadır. Fakat bunun nedenini başka bir şeye bağlama. Gözümdeki ışığın ateşinin bu kadar parlak olması ancak senin parlak yüzünün ışığından aksetmiş bir parlaklıktır. Hiç ayna­yı eline alıp da kendi güzelliğini seyrettin mi ve özellikle gözle­rinin güzelliğine ve hoşluğuna dikkat ettin mi? Senin mestane gözlerin gibi gözleri, dünyadaki hiçbir göz görmemiştir. Kendi gözlerin, kendinde olan güzelliği görmekten yoksun ise sana ben haber vereyim. Se
Tükendi
Alaturka/alafranga ikilemi, Türkiye'de tartışıldığı kelimeler değişse de canlılığını kaybetmemiş bir mesele. Hâlâ sürüyor ve kendini hayatın tüm alanlarında hissettiriyor. Yazar, ilk roman denemelerinden biri sayılan bu roman vesilesiyle; hayatiyetini koruyan bir soru olarak ?Biz Kimiz?" sorusunun köklerine doğru bir yolculuğa çıkıyor. Kuvvetli mizahı ve hoş bir akışı olan kitap, zamanın İstanbulu'nda gündelik hayatın nasıl olduğuna dair sahnelerle örülü olmasının yanı sıra Osmanlı'da köle/cariye algısına d
Tükendi
Bütün bir Tanzimat ve Servet-i Fünun devirlerini ve hatta Meşrutiyet devrinin de ilk yıllarını eserleriyle dolduran Ahmet Mithat Efendi'nin birden çok sıfatı vardır: Gazeteci, hikâye ve roman yazarı, tarihçi, ilahiyatçı, felsefeci... O, bütün bu alanlarda ciltler dolusu eseri bulunan, edebiyattan coğrafyaya, müzikten dinler tarihine hemen her konuda kalem oynatmış ve okuyucularını her alandan haberdar etmek isteyen bir gazeteci, bir ansiklopedisttir. Kendisiyle yaklaşık üç yıl süren bir dostluğu olan Ahmet
Tükendi
Ahmet Mithat Efendi'nin, Türk edebiyatında "Yanlış Batılılaşma" konusunu ilk defa işlediği Felâtun Bey ile Râkım Efendi romanı, bir yandan oldukça çalışkan ve tutumlu biri olan ve Batılı değerleri doğru anlayan, Râkım Efendi'nin büyük başarılarından söz ederken, diğer yandan ona karşıt bir karakter olarak Batılılaşmayı oldukça yüzeysel olarak yorumlayıp, yanlış anlayan ve sefa hayatı süren Felâtun Beyin içine düştüğü gülünç durumları anlatır. Felâtun Bey için Batılılaşmak lüks yaşamak, şık giyinmek ve eğlen
Tükendi
Bütün bir Tanzimat ve Servet-i Fünun devirlerini ve hatta Meşrutiyet devrinin de ilk yıllarını eserleriyle dolduran Ahmet Mithat Efendinin birden çok sıfatı vardır: Gazeteci, hikâye ve roman yazarı, tarihçi, ilahiyatçı, felsefeci... O, bütün bu alanlarda ciltler dolusu eseri bulunan, edebiyattan coğrafyaya, müzikten dinler tarihine hemen her konuda kalem oynatmış ve okuyucularını her alandan haberdar etmek isteyen bir gazeteci, bir ansiklopedisttir. Ben Neyim? Osmanlıya materyalizmin girişinden çok önce, B
Bütün bir Tanzimat ve Servet-i Fünun devirlerini ve hatta Meşrutiyet devrinin de ilk yıllarını eserleriyle dolduran Ahmet Mithat Efendinin birden çok sıfatı vardır: Gazeteci, hikâye ve roman yazarı, tarihçi, ilahiyatçı, felsefeci... O, bütün bu alanlarda ciltler dolusu eseri bulunan, edebiyattan coğrafyaya, müzikten dinler tarihine hemen her konuda kalem oynatmış ve okuyucularını her alandan haberdar etmek isteyen bir gazeteci, bir ansiklopedisttir. Gülünç belalar, komik felaketler manalarına gelen Beliya
Bütün bir Tanzimat ve Servet-i Fünun devirlerini ve batta Meşrutiyet devrinin de ilk yıllarını eserleriyle dolduran Ahmet Mithat Efendi'nin birden çok sıfatı vardır: Gazeteci, hikâye ve roman yazarı, tarihçi, ilahiyatçı, felsefeci... O, bütün bu alanlarda ciltler dolusu eseri bulunan, edebiyattan coğrafyaya, müzikten dinler talibine hemen her konuda kalem 03 tıatnuş ve okuyucularını her alandan haberdar etmek isteyen bir gazeteci, bir ansiklopedisttir. Ahmet Mithat Efendi. Amirdi Byng adlı bu eseri Le imi
Bütün Tanzimat ve Servet-i Fünun devirlerini ve hatta Meşrutiyet devrinin de ilk yıllarını eserleriyle dolduran Ahmet Mithat Efendi'nin birden çok sıfatı vardır: Gazeteci, hikaye ve roman yazarı, tarihçi, ilahiyatçı, felsefeci..O, bütün bu alanlarda ciltler dolusu eseri bulunan, edebiyattan coğrafya, müzikten dinler tarihine hemen her konuda kalem oynatmış ve okuyucuların her alandan haberdar etmek isteyen bir gazeteci, bir ansiklopedisttir.
Tükendi
Bütün bir Tanzimat ve Servet-i Fünun devirlerini ve hatta Meşrutiyet devrinin de ilk yıllarını eserleriyle dolduran Ahmet Mithat Efendi'nin birden çok sıfatı vardır: Gazeteci, hikâye ve roman yazarı, tarihçi, ilahiyatçı, felsefeci... O, bütün bu alanlarda ciltler dolusu eseri bulunan, edebiyattan coğrafyaya, müzikten dinler tarihine hemen her konuda kalem oynatmış ve okuyucularını her alandan haberdar etmek isteyen bir gazeteci, bir ansiklopedisttir.Felatun Bey ile Rakım Efendi, Ahmet Mithat Efendi'nin yaşa
Tükendi
Bütün bir Tanzimat ve Servet-i Fünun devirlerini ve hatta Meşrutiyet devrinin de ilk yıllarını eserleriyle dolduran Ahmet Mithat Efendinin birden çok sıfatı vardır: Gazeteci, hikâye ve roman yazarı, tarihçi, ilahiyatçı, felsefeci... O, bütün bu alanlarda ciltler dolusu eseri bulunan, edebiyat-tan coğrafyaya, müzikten dinler tarihine hemen her konuda kalem oynatmış ve okuyucularını her alandan haberdar etmek isteyen bir gazeteci, bir ansiklopedisttir. Hikmet-i Peder babalık felsefesinin yorumlandığı bir roma
Bütün bir Tanzimat ve Servet-i Fünun devirlerini ve hatta Meşrutiyet devrinin de ilk yıllarını eserleriyle dolduran Ahmet Mithat Efendi'nin birden çok sıfatı vardır: Gazeteci, hikâye ve roman yazarı, tarihçi, ilahiyatçı, felsefeci... O, bütün bu alanlarda ciltler dolusu eseri bulunan, edebiyatta coğrafyaya, müzikten dinler tarihine hemen her konuda kalem oynatmış ve okuyucularını her alandan haberdar etmek isteyen bir gazeteci, bir ansiklopedisttir. Ahmet Mithat Efendi'nin roman ve romancılık konusundaki
Tükendi
Bütün bir Tanzimat ve Servet-i Fünun devirlerini ve hatta Meşrutiyet devrinin de ilk yıllarını eserleriyle dolduran Ahmet Mithat Efendinin birden çok sıfatı vardır: Gazeteci, hikâye ve roman yazarı, tarihçi, ilahiyatçı, felsefeci... O, bütün bu alanlarda ciltler dolusu eseri bulunan, edebiyattan coğrafyaya, müzikten dinler tarihine hemen her konuda kalem oynatmış ve okuyucularını her alandan haberdar etmek isteyen bir gazeteci, bir ansiklopedisttir. Üss-i İnkılap, Ahmet Mithat Efendinin sanatçı özelliğinin
Felâtun Bey ile Râkım Efendi veya Felâtun Bey'le Râkım Efendi, Ahmet Mithat Efendi'nin 1875 yılında yazdığı romandır. Tanzimatı takiben ortaya çıkan ilk Türk romanlarının ana teması "yanlış batılılaşma" üzerine kurulmuştur. Karakterlerden Felâtun Bey, batılılaşmayı yüzeysel olarak yorumlamış ve sefa hayatı süren biridir. Râkım Efendi ise ona karşıt bir karakter olarak kurulmuştur. Oldukça çalışkan ve tutumlu biridir. Romanın sonunda bu dönem romanlarından bekleneceği üzere Râkım Efendi dilediği hayatı elde
Tükendi
Bizim Felâtun Bey, varlıklı olduğu için, "kibirli" ve azametinden geçilmemesi gerekiyordu. Ama onun hâli bunun tam aksineydî. Alafrangalık hâli malum ya! Herkese alçak gönüllük göstermeye, herkesin yüzüne gülmeye insan mecburdur. Hatta bazı kere Felâtun Beyin yanında bulunan uşağı kendi beyini bir gayet tatlı ve nazikçe ve saygılı konuşuyor görünce; "Bu efendi bizim beyin pek dostu olmalıdır" inancına düşerdi. Lâkin o adamdan ayrıldıktan sonra Beyefendinin kızgınlığından çıldırmak derecesine geldiğini ve ha
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 130 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4