ABD'de Macar-Litvanya kökenli göçmen bir Yahudi aileye doğan David Bohm (1917-1992) 20'nci yüzyılın en önemli kuramsal fizikçilerinden biridir. Felsefeye, nöropsikolojiye ve Manhattan projesine katkıları da dikkate alınan Bohm'un
Modern Fiziğe getirdiği yeniliklerden biri "büyük ölçüde felsefi düşüncelerden doğduğunu" söylediği "quantum fiziğinin nedensel yorumu" idi. Bohm California Üniversitesinde kuramsal fizik grubunu yöneten Robert Oppenheimer ile ve
Princeton Üniversitesinde Albert Einstein ile yakı
Alman asıllı İngiliz modern dönem tarihçisi G. R. Elton'un ilk kez 1963'te yayımlanan bu klasik çalışması Reformasyonun ilk on yıllarının bir anlatısıdır. Luther, Calvin, Zwingli, Erasmus Avrupa'nın tarihinde 16'ncı yüzyılda yer almaya başlayan dinsel dönüşüm evresini tanımlayan birincil kişiliklerdir. Katolik Kilise, Papalık, Jesuitler ve V. Charles'ın Kutsal Roma İmparatorluğu değişimi durdurmak için savaşan ön-modern kurumlardır. Ve Hıristiyanlık ile birlikte getirilen "duyunç ilkesi" modernliğin karakte
"Heidegger'in Nietzsche'yi okuması üç çok açık ve yalın ilke üzerine dayanır. İlk olarak Nietzsche'nin kitaplarının değerini düşürmeli ve gözardı etmeliyiz. İkinci olarak, Nietzsche'nin felsefesi onun Nachlass'ında, eş deyişle kendisinin yayımlamadığı ve yayımlama için amaçlamadığı notlarda bulunacaktır. Üçüncü olarak, bu notların çoğu da gözardı edilebilir, ve Nietzsche'nin gerçek felsefesi Heiddegger tarafından seçilen notlarda bulunacaktır - hemen hemen yalnızca Güç İstenci'nden, ki Peter Gast'ın yardımı
Fichte ve Schelling Alman İdealizmi olarak bilinen felsefi süreçte Kant ve Hegel arasında, Arı Usun Eleştirisini üreten kuşkucu ve Arı Usun Bilimini üreten ussalcı arasında dururlar. Bu düzeye dek, çabaları Hegelin çalışmasında noktalanan Alman idealistleri Kantın inanca yer açabilmek için bilgiyi bir yana atan sözde felsefesini bir yana atarlar. Kuşkuculuğun hangi markasını taşırsa taşısın tüm kötümser senaryonun tersine, Fichtenin ve Schellingin felsefeleri insanı onurlandırır, onun değerini doğrular, onu
(F)iziksel bilimin birinci bölümü cisimlerin göreli konum ve devimleri ile ilgilidir. (Konu 1`den)
Saltık uzay her zaman kendine benzer ve devimsiz kalan birşey olarak kavranır. Uzay parçalarının düzenlenmesi zaman bölümlerinin sırasından daha öte değiştirilemez. Onları yerlerinden deviniyor olarak tasarlamak bir yerin kendisinden uzaklaştığını tasarlamaktır.
Ama bir zaman bölümünü bir başkasından ayırdetmek için onlarda yer alan ayrı olaylar dışında hiçbirşeyin olmaması gibi, bir uzay parçasını bir başkası
"Felsefenin (Tarihe) getirdiği biricik düşünce Usun dünyaya egemen olduğu, öyleyse Dünya Tarihinde de ussal olanın ilerlemekte olduğu biçimindeki yalın Us düşüncesidir. Bu kanı ve içgörü genel olarak Tarih açısından bir varsayımdır', ama Felsefenin kendisinde bir varsayım delildir. Kurtul bilgi yoluyla onda Usun Tö'z\e sonsuz Güç olduğu, kendi kendisinin tüm doğal ve tinsel yaşamın sonsuz Gereci ve sonsuz Biçimi olduğu tanıtlanır. Us Tözdür, yani tüm edinçselliğin varlığını ve kalıcılığını onda ve onun yolu
Bu kitapçık genel bir bilimsel ve felsefi bakış açısından kurama ilgi duyan, ama kuramsal fiziğin matematiksel aygıtı ile tanışık olmayan okurlara Görelilik kuramı üzerine olanaklı en sağın kavrayışı iletmek için amaçlanmıştır. Çalışma bir olgunluk sınavına karşılık düşen bir eğitim düzeyini ve -kitapçığım kısalığına karşın- okurdan yana önemli ölçüde bir dayanç ve istenç gücünü varsayar. Yazar ana düşünceleri en duru ve an yalın biçimde sunmak, ve bütün olarak alındığında, bu düşünceleri edimsel olarak ort
Antik Ege kültürü Asya'nın görkemli kültürleri karşısında en azın¬dan çocuksu ve sönük görünür, sesiz tarihlerinde daha başından gelişime kapanan o despotik olgunlaşmalara karşıt olarak, birlikten yoksun atomik bir kaynaşma gibi durur. Ama tam bu bireysel öz¬gürlükten başka dayanıklı hiçbir öğesi olmayan kültürel akışkanlık¬ta bütün bir Dünya Tarihini devindirecek güdü diriliğini korudu, erken despotik bütünleşmeyi tanımayan özgür bireysellik tini ken¬dini evrensel insanlık idealleri olacak boyutlarda özgür
Ortaçağ Hıristiyanlığının klasiksel temelleri
Yunan-Roma dünyasında geleneksel din
Felsefenin etkisi
Ortaçağ inancının Yahudi ve erken Hıristiyan kaynakları
Yahudilik ve eslki ahit
Yeni ahit ve Hıristiyanlığın başlangıçları
Kilisenin yunan babaları
Bizans uygarlığının doğası
Kilise ve ilim
İslamın doğası
Batının yeniden dirilişi
Yeni bir yaşama dürtü
Epik geleneği
Tarih yaşamöyküsü ve vaazlar
Gotik sanat
Gizemcilerin yolu
Hümanistlerin ilgileri
Yüzyılda yüzyıla ortaçağlar
Orta çağlardan
"Devlet, evrenselliğine yükselen tikel özbilinçte taşıdığı tözsel İstencin edimselliği olarak, kendinde ve kendi için ussal olandır. Bu tözsel birlik saltık olarak devimsiz kendinde- Erektir ki, onda Özgürlük en yüksek hakkına ulaşır, tıpkı bu son-ereğin de en yüksek ödevi Devletin bir üyesi olmak olan bireye karşı en yüksek hakkı taşıması gibi."
"Devlet kendinde ve kendi için törel bütündür, Özgürlüğün edimselleşmesidir ve Özgürlüğün edimselleşmesidir ve Özgürlüğün edimsel olması Usun saltık ereğidir."
"Şimdi, bilgi yetilerimizin düzeninde Anlak ye Us arasında bir orta terim oluşturan Yargı Yetisi/ıhı de kendi için a priori ilkeler taşıyıp taşımadığı, bunların oluşturucu mu yoksa yalnızca düzenleyici mi oldukları (ki bu son durumda kendileri için hiçbir alan göstermezler), ve bilgi yetisi ile istek yetisi arasındaki orta terim olarak haz ve hazsızlık duygusuna a priori bir kural verip vermedikleri (tıpkı Anlağın o ilk yetiye ve Usun ise ikinciye a priori yasalar vermesi gibi) tüm bunlar bu "Yargı. Ye
Varoluşçuluk modern bireyselliğin kendine söylediği ninnilerden biridir. Bu yazın türü için modern toplumda hiçbir zaman eksik olmayan yaygın bir kitle desteği vardır çünkü Varoluşçuluk birkaç inançsız ve duyunçsuz yazarın bunaklığı değil ama bir pazara çevirdikleri dünyalarında insan anlamı ve değeri bulamadıklarından yakınan milyonların çöküntüsüdür. Varoluşçuluk yalnızca suçsuz bir yazın akımı değildir. Tehlikeli ve ölümcül bir sorundur çünkü yalnızca varoluşun saçmalığına karşı çare olarak intiharı düşü
"İki içgüdü türü (yaşam ve ölüm içgüdüleri) arasındaki karşıtlık için sevgi ve nefret kutupsallığını ortaya getirebiliriz. Eros`un bir temsilcisini bulmada hiçbir sıkıntıya düşmeyiz; buna karşı, yakalaması güç olan ölüm içgüdüsü için kendisine nefret tarafından yol gösterilen yoketme içgüdüsünde bir temsilci bulabilirsek bundan büyük hoşnutluk duymamız gerekir. Şimdi, klinik gözlem yalnızca nefretin beklenmedik ölçüde düzenli olarak sevginin eşliğinde olduğunu (iki-değerlilik) değil, yalnızca insan ilişkile
"Eğer kişi ussalcılığın hedefinin a priori ilkelerden bir dünya çıkarsamak, deneyiminden bağımsız olarak saltık bir dizge kurmak olduğunu varsaymak için nedenler görüyorsa, ussalcığa düşmanlığında bütünüyle haklıdır. Tüm düşünmenin amacı bulduğumuz biçimiyle deneyimi yorumlamaktır, onu a priori bir ilkeden uydurmak değil. Var olanı anlamamıza yardım edecek kuramlar, ve, eğer olanaklıysa, evrensel bir kuram arıyoruz; ve böyle kuramlar deneyimin temellerinde yatıyor olmalıdırlar, havada asılı olamazlar...
"U
İskenderin Seferleri üzerine bu eşsiz kitap İ.S. 2. yüzyılda bir Roma İmparatorluğu yurttaşı olan Nikomedyalı Arrian tarihi efsaneden ayıklamaya ve olguların kendilerine ulaşmaya çabalar. Çizdiği tarihsel tablo bugün İskender ve dönemi hakkında bildiklerimizin birincil kaynağıdır. Yalnızca olayları aktarmakla kalmaz, ama tarihi bir dönüm noktasından geçiren bireylerin karakterlerini, inançlarını ve tutkularını da sunar. İskenderin imgesinde, insanın ne kadar büyük, ne kadar önemli ve ne kadar güzel olabi
Modern Felsefenin öncüsü olarak tanıdığımız Descartes
(1596-1650) yaşamının
büyük ve en verimli bölümünü Protestan Hollandada geçirdi. Adı ile bilinen
Kartezyen Koordinatlar dizgesini bulan Descartes,
modern bilimin hiçbir dalının
onsuz yapamayacağı Kalkülüsün geliştirilmesinde temel olan Analitik Geometrinin
de bulucusudur. Descartes ayrıca Fizik, Tıp ve Ruhbilim üzerine çalışmaları
ile de modern görgül bilimlerin öncüleri arasında yer alır.
BARUCH SPİNOZA (Benedict Spinoza ya da de Spinoza, ya da Despinoza) 24
Kasım 1632de Amsterdamda doğdu. Hollandaya on altıncı yüzyılın kapanışına
doğru göç eden Portekizli Yahudi bir aileden geliyordu. Spinoza Amsterdam
Yahudi topluluğu içinde Yahudi geleneklere göre yetiştirildi. Doğal dilinin İspanyolca
olmasına karşın (ayrıca çok küçük bir yaşta Portekizceyi de öğrenmişti),
erken eğitimi doğal olarak Eski Ahit ve Talmudun öğrenilmesi biçimini
aldı. Latincenin ilkelerini bir Almandan öğrendi, bu dil üzerin
Bir Bilim olarak Ortaya Çıkabilecek Her Glecek Metafizik İçin Prolegomena Kant'ın Arı Usun Eleştirisi'nin yayımından iki yıl sonra, 1783'te yayımladığı çalışmasıdır. Kant Prolegomena'yı gerçekte anlama güçlükleri kapsadığını düşündüğü Eleştiri'nin bir özeti olarak tasarlamıştı.
Başlığın anlattığı gibi, Kant Prolegomena'da Metafiziğin bir bilim olarak geliştirilebilmesi için yeni bir temel aradı ve bunu Prolegomena'nın başlıca problemi olarak a priori sentetik bilginin nasıl olanaklı olduğunu göstermeye ça
Bilimin özgür olması gerekir. Ama olmayabilir. Tarihsel, kültürel, giderek kişisel etmenler tarafından belirlenebilir. Bu düşüncenin köleliğidir, ve bir olgudur. Ama bir olgu olması onu gerçek yapmaz. Ve modern Alman felsefesi de bir olgu olmasına karşın gerçek değil, felsefenin kavramına uygun bir felsefe değildir. Rüdiger Bubner modern, ya da daha doğrusu çağdaş" Alman felsefesinin sayısız düşünürünün emeği ile on yıllar boyunca üretilen bir yanılgılar birikimini anlatmaya çalışmakta, ve görüngüye kendisi
Hegel'in Mantık Bilimi Aristoteles'in Organon başlığı altında toparlanan Mantık çalışmalarından bu yana insan Usunun kavramsal yapısı üzerine üstlenilen en tam çözümleme girişimidir. Sözde biçimsel, simgesel, matematiksel vb. mantık" olarak bilinen daha sonraki girişimler bir yandan yöntemsizlikleri ve öte yandan içeriksizlikleri açısından Hegel'in biçim ve içeriği birbiri dışına bırakmayan ve saltık yöntem ya da saltık tanıtlama üzerine kurulu mantık dizgesi ile karşılaştırma içine getirilemezler. Hegel'in
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.