Mayıs 2006’da aramızdan ayrılan Avukat Derviş Parlak, Şehrin Hukuku ile yeniden bizlerle.

Şehrin Hukuku hazırlanırken, ilk planda, meslek hayatı boyunca çevre ve kültür değerlerinin korunması konusunda uğraş vermiş Derviş Parlak’la aynı amaç için mücadele edenlere bir kılavuz olması amaçlandı.

Derviş Parlak, Şehrin Hukuku’nda bir araya getirilen yazılarında, kentsel sorunlara ilişkin “seyretmekten, eleştirmekten ve yalnızca durum saptaması yapmaktan başka yapabileceğimiz bir şey yok mudur?” sorusunun hukuksal cevaplarını veriyor. Hakların hak aramak isteyenler için var olduğunu vurgulayan Derviş Parlak, şöyle devam ediyor: “Kentsel sorunların mevcut yapı karşısında aşılması, kendilerini ‘kentli’ hissedenlerin sokaklarına, mahallelerine, yeşil alanlarına, kısacası tüm kentsel değerlerine hukuksal etkinlik çerçevesinde sahip çıkmalarından geçiyor. Hukuku yalnızca bir ‘savunma aracı’ olarak göremeyiz. Hukuk, yasadışı saldırılara uğrayan kentlerde, bir ‘karşı saldırı’ aracı olarak da değerlendirilebilir.”



Hukukçu olmayanlara da hitap etmek amacıyla Park Otel, Gökkafes, Kadıköy “Pyramid,” radar kuleleri gibi kamuoyunca yakından bilinen ve takip edilen somut olaylardan örnekler veren Derviş Parlak, kuralları, anlayışları, amaçları bir anlamda ete kemiğe büründürüyor ve onların daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunuyor.



Güncel ve güncelliğini daha uzun süre yitirmeyecek bir kitap...