Türk düşünce hayatına büyük tesirleri olan şahıslardan birisi de hiç şüphesiz Necip Fazıl'dır. Onun düşünceleri, yaşadığı dönemde olsun, vefatından sonra olsun etkisini sürdürmüş ve halen daha sürdürmeye devam etmektedir. Necip Fazıl'ı sadece bir şair veya edebiyatçı olarak görmekle ona haksızlık etmiş oluruz. Necip Fazıl, Osmanlı devrinde yaşamış bir aileye mensuptur ama Osmanlı aydını değildir. O, Cumhuriyet dönemi şair ve edebiyatçıları arasındadır. Cumhuriyet'in yurt dışına gönderdiği ilk öğrencilerdendir. Dönemin seçkin entelektüelleri arasında kendisine yer bulmuş birisidir. Daha genç yaşında şöhreti yakalamış, pek az kişiye nasip olacak övgülere mazhar olmuştur. Onun bu başarısı, güçlü kalemi ve polemik kudreti; sonraki dönemde geliştirdiği muhalif düşünceye buna bağlı olarak söylemlerine de yansımışır. Dili sert ve keskin; yazılarında kendine güven doludur. Onun, daha önce Cumhuriyet'in seçkin entelektüel kadrosu içinde yer alması ve onlarla yakın ilişkişlerinin olması, ona büyük bir avantaj sağlamıştır. Çünkü bu ilişki ve tanışıklık ona kalkan olup zaaflarını iyi bildiği bir düşünce dünyasına karşı yeni bir muhalefet dili oluşturmasını kolaylaştırmıştır. Bir doktora tezi olarak vücuda getirilen bu eser, nesir yazılarından yola çıkarak Necip Fazıl'ın düşünce dünyasını bütün ayrıntıları ile incelemeye tâbi tutmaktadır. Bu yapılırken sadece kitaplaşan yazıları değil, dergilerde kalmış yazıları da titiz bir şekilde tedkik edilmiş ve fikrî yapısının fotoğrafı, bir bütün olarak verilmeye çalışılmıştır. Girişte Necip Fazıl'ın hayatı tüm safhaları ile ele alınmış, birinci bölümde Sanat ve Edebiyat Anlayışı, ikinci bölümde Toplum, Din ve Eğitim Anlayışı, üçüncü bölümde ise Siyaset Anlayışı okurun dikkatine sunulmuştur.