Bu eserde, sizleri tarihin derin dehlizlerinde kaybolmaktan kurtarıp, bir bütün halinde şanlı tarihimizin bir bölümünü görmenizi ve kavramanızı sağlamaya çalıştım. Övgü ve yergilerden uzak durdum. Çünkü tarih ilminin en büyük özelliği, tarafsız, objektif, belgelere dayalı olması ve sadece en doğru ve gerçeği vermeye çalışmasıdır. Her ne kadar bu çok zor ise de, böyle yapmaya çalıştım. Mümkün olduğunca konuları kısalttım, sadeleştirdim, anlaşılır hale getirdim, gereksiz yorumlamalara girmedim. Tarihimizdeki her olayın, her şahsın iyi ve kötü neticeler vermiş bütün yönleriyle bizim olduklarını, bizim içimizden çıktıklarını, yaptıkları iyi işlerle bize iyi örnek olduklarını, yanlış ve kötü olan işleriyle de bize “yanlış ve kötünün” tanıtılmasını sağladıkları için yine örnek olduklarını göz önünde tuttum. Türklerin Müslüman olması ile başlayıp, Osmanlı dönemine kadar süren, şan ve şereflerle dolu olan tarihimizin bu bölümü, “Millet-i Hâkime” olan Müslüman-Türk Milletinin (750-1299) 550 yıl süren ömrünün hikâyesidir.