Kitabın ilk bölümünde bu kavrama, etkinlik türlerine ilişkin akademik literatürde yer alan sınıflandırmalara ve etkinlik yönetimine ilişkin kavramsal bir açıklamaya yer verilmiştir. Ardından stratejik bir düşünme ve uygulama pratiği olarak kabul edilmesi gerekli bir alan olarak etkinlik planlamasının nasıl yapılması gerektiği, bu planlama sırasında üzerinde dikkatle durulması gerekli ana başlıkların neler olduğu tartışılmakta ve aktarılmaktadır. Bir etkinliğin planlaması kadar söz konusu etkinlik ile ilgili teklifin hazırlanması da önemlidir. Etkinlik teklifine ilişkin ayrıntılar kitabın üçüncü bölümünde yer almaktadır. Kitabın dördüncü bölümü etkinliklerin yasal sınırları yani etkinlik sözleşmeleri ile ilgilidir. Etkinlik meydan okuyucu, çok boyutlu ve çok yönlü bir alan ve uygulama olarak beraberinde pek çok birbirinden farklı alana ilişkin bilgi ve deneyim sahibi olmayı da gerektirmektedir. Bütüncül bir uygulama olarak düşünülmediğinde etkinlik hedeflenen başarıya ulaşamayacaktır. Bu nedenle kitabın beşinci bölüm ve sonraki kısımları etkinliklerde risk ve kriz yönetimi, kültürel farklılıklar, teknoloji kullanımının önemi, etkinliklerin markalaştırılması ve etkinliğin başarısını ölçmede kullanılabilecek temel yöntemler aktarılmaktadır. Diğer taraftan kitabın son bölümü olan on birinci bölüm etkinlik turizmi ile ilgilidir. Özellikle 2000li yıllarda turizm alanında önemli bir akademik konu olarak çalışılan etkinlik turizmi, etkinliğin salt kendi haricinde yarattığı toplumsal ve ekonomik etkileri görebilmek, gerçekleştiği ülke, kent veya bölgeyi ve yerel halkını nasıl etkilediğine ilişkin farklı bir bakış ortaya koyabilmek bakımından konuya bakışı genişletecektir.