Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Kayıp Kız’ın zekice sürprizlerine ve Oda’nın rahatsız edici duygusal gücüne sahip Aynalar Ülkesi; ikiz kız kardeşler, sevdikleri adam ve geride bırakamadıkları karanlık çocukluklarını konu alan psikolojik bir gerilim. Cat, Los Angeles’ta yaşıyor. Görüşmediği ikiz kardeşi El ile birlikte büyüdüğü Edinburgh’daki o görkemli, gotik evden çok uzakta. Küçükken kardeşiyle birlikte Aynalar Ülkesi adında, korsanlar, cadılar ve palyaçolarla dolu karanlık, hayali bir yer yaratmışlardı kendilerine. Cat artık çocu
1969’un gölgeleri hasta bir zihnin karanlığında yeniden doğduğunda Yaşam Ağacı’nın etrafında devasa bir fırtına baş gösteriyordu. Bu fırtına yürekleri donduracak, ayrılıklara neden olacak, insanları yaşam ve ölüm arasındaki incecik çizgide yürümeye zorlayacak olayların yalnızca başlangıcıydı. Kendini yeniden göstermeyi bekleyen deliliğin hikâyesi, sararmış bir zarf ile ofisine geldiğinde Güven Dağlı, başına geleceklerden bihaberdi. Kardeşinin kaçırılmasından sonra çaresizliği en derin şekilde hissetse d
Max Beer´in usta kaleminden Hegel´in felsefesi ile diyalektiği ve Marx´ın tarih anlayışı hakkında kısa fakat son derece duru bir dille yazılmış okurların keyifle okuyacağı bir eser. Okurlara sunmaktan mutluluk duyarız.
Tükendi
Romalı ünlü tarihçi ve devlet adamı Cornelius Tacitus’un, MS 98 yılında kaleme aldığı bu eser, Germania (Cermanya) bölgesinde yaşayan halkların, kavimlerin, kökenini anlatan etnografik bir incelemedir. Bu kavimlerin, yeme içme kültürlerini, giyim tarzlarını, gündelik yaşamlarını anlatırken dönemin coğrafi sınırlarını da belirler. Bir Romalının Romalı olmayan halklara karşı bakışını da gözler önüne seren bu eser, Tacitus’un kalemiyle tarihe ışık tutar.
Tükendi
“Bütün dertleri ve gizli akıtılan acı dolu gözyaşlarını zenginlerin vicdanına yüklemek istiyorum!” Birinci Dünya Savaşı sonrasında uluslararası komünist hareketin öncü eylemcilerinden ve en önemli şehitlerinden biri olarak kabul edilen devrimci ve teorisyen Rosa Luxemburg, korkusuzca ve kararlı bir şekilde her şeyi sorguladı. Karl Marx’ın bazı teorilerine, savaş yanlılarına, monarşiye, bürokrasiye, emperyalizme ve cinsiyetçi erkek yoldaşlarına meydan okudu, hepsine cesurca karşı çıktı. Doğumundan ölümüne, b
“Kahraman” uysal, iyi yetişmiş ve görev aşkıyla dolup taşan vatandaş değildir. Yalnızca “kendi anlamı”nı, kaderine karşı kendi soylu, doğal dik başlılığını yaratmış birey kahramanca olabilir. Onun “dik kafalılığı” her ot sapının yalnızca kendi gelişimine yönelmiş derin, görkemli, Tanrı vergisi dik kafalılığı gibidir. “Bencillik” de diyebilirsiniz buna. Ne var ki bu bencillik adı kötüye çıkmış cimrinin ya da gözünü iktidar hırsı bürüyen kişinin bencilliğinden tümüyle farklıdır. Uyum yerine kendi kaderini tay
René Guénon… 20 yüzyılın en esaslı, sarsıcı, açık medeniyet ve zihniyet eleştirilerini kaleme alan Fransız asıllı Müslüman düşünür… Modern Dünyanın Krizi, eserleri içinde en bilindik ve çağdaş dünyanın dinamikleri ile birebir hesaplaştığı için daha popüler olan eseridir. Sadece Türkçeye değil, dünyada pek çok dile çevrilmiş olmasında bunun etkisi vardır. Modern Dünyanın Krizi, tradisyonalizmi Türkçede doğrudan kendi metinleri üzerine tanımak isteyen okur için de ideal bir başlangıç metnidir. İçinde bulunduğ
Tanrı üstüne yazacağım. Okuyucunun pek azına güvenim var, gene de birkaç kişi beğenir diye umuyorum. Bu düşünceler hiç kimsenin hoşuna gitmezse onlara kötü denilebilir, ama herkesin hoşuna giderse kötüden de beter sayarım. Gelgelelim, dünyanın yaratılmasındaki amaç, salt yaratıkların iyiliği ise, yeryüzünde kötülük neden yaşamaktadır? Neden dünyada iyinin ezildiği ve kötünün ezdiği görülmektedir? Bunun sebebi, ya Tanrının güçsüzlüğüdür ya da Kötü İradedir. Eğer sebep, güçsüzlük ise, demek ki kötülüğü önleme
“Hakikati sade ve samimi bir yürekle aramak lazımdır. O ancak tabiatın sinesinde bulunabilir. Hakikat iyi yürekli kimselerden başkasına söylenmemelidir.” Hayatın manası ve mutluluğun sırrı üzerine birçok kitap yazılmıştır. Gelişen ve değişen teknoloji ile sınırsız maddi olanak ve doyumsuzlukta aynı oranda artmıştır maalesef. Bu gelişim ve büyüme, doyumsuzluk; beraberinde mutsuzluğu da getirmiştir. Bunun sonucu olarak kişisel gelişim adı altında insanlara mutluluğun yollarını anlatan bir anlamda yol göster
Tükendi
Modernist düşünceye yöneltilen eleştiriler 20 yüzyılın sonunda yoğunluk kazandı. Böylece modernistlerin sorgusuz sualsiz Batı’yı taklit ettikleri belirginlik kazandı. Söz konusu eleştiriler aynı zamanda gelenekçi düşüncenin taklitçiliğiyle ilgili değişiklikler doğurmaya aday tartışmaları gündeme getirdi. Taha Abdurrahman İslami bir modernlik inşasına giriş niteliğindeki Modernlik Ruhu adlı eserinde modernistlerin taklitçiliklerini kapsamlı bir bakış açısıyla gözler önüne seriyor. Korunması gereken modernlik
Çünkü ailenin temeli olan evlilik ilişkisinin alternatifi henüz bulunmamıştır. Evlilik dediğimizde aslında iki kişi arasındaki bir dengeden bahsediyoruz. Bu denge sağlandığı oranda evlilik ilişkisi başarı ile devam edecektir. Bu konuda okuyucu kitabın içinde bazı ipuçları bulacaktır. Bir aşirette kadınlar boşanma isteklerini mavi ferace giyerek belli etmektedirler. Mavi ferace giydiği anda boşanmış kabul edilmektedirler. Cinsellik insana yakışan bir duygudur. Evli kişilerin heyecanımızı kaybettik sözünün
Felsefe nedir?" sorusunun cevabı bu kitapta. Dünyanın hayal ettiğiniz gibi olup olmadığını merak ettiyseniz, bu kitap tam size göre. Felsefeye Giriş aşağıdaki ve benzeri sorulara yanıt aramaktadır: Tanrı'nın var olduğunu ispatlayabilir misiniz? Doğru ile yanlışı nasıl ayırt ederiz? Her şeyin bir nedeni var mı? Konuşma özgürlüğünün sınırları nedir? Eşitlik nasıl sağlanır? Özgürlük nedir? Bizim dışımızda gerçek bir dünya var mı? Bilimin nasıl çalıştığını biliyor musunuz? Zihniniz bedeninizde
Tükendi
Geçmişte olduğu gibi günümüzde de pek çok bireysel, toplumsal ve küresel ahlaki sorun vardır. Ahlaki sorunları dert edinmek ve bunlara çözüm aramak, her dönemde tüm iyi insanların vasıfları ve kendilerini sorumlu hissettikleri görevleri arasında olmuştur. Ahlak ve etik kavramları bazen birbirinin yerine de kullanılabilmekte ise de, insanların çoğunluğunun takdir ettiği iyi huylar ve erdemli davranışların pratik hayatta tezahürü için ahlak, yaşanan bu ahlak ile ilgili felsefi tartışmalar içinse etik denmesi
Katkıda Bulunan: Recep Ardoğan, Süleyman Taşkın, Muharrem Şahiner, Mirpenç Akşit, Tuncay Akgün, Halil İbrahim Köse, Halit Çil, Ayşe Eroğlu Kitabın, her bir bölümü alanın uzmanı akademisyenlerce kaleme alınmıştır. Kitapta, dil felsefesi dışında felsefenin belli başlı alt disiplinlerinin hemen hepsine yer verilmiştir. Felsefenin her bir alt disiplini ele alınırken hem kronolojik hem de sistematik düşünceye dair duyarlılıklar gözetilmiştir. Özellikle klasik düşüncenin ele alındığı bölümlerde İslam filozofla
Tükendi
Haber alma ve bilgi edinme içgüdüsü, insanlık tarihinde oldukça eskiye; hatta bırakın süreli yayını, matbaanın icadından çok daha önceye dayanmaktadır. Sanayi öncesi Avrupa'nın haber dünyası, on sekizinci yüzyılın sonuna kadar tam olarak çok ortamlı bir bilgi alışverişine sahipti: sohbetler, dedikodu, sivil törenler, kutlamalar, vaazlar, resmî bildiriler ve daha sonra baskı çağında broşürler, fermanlar, baladlar, dergiler ve ilk haber sayfaları. 1800'e kadar dört yüzyıl boyunca Avrupa ve dünya çapın
kullandığınız bazı fiillerin tabanında da fosil isimler bulabilirsiniz. Bu fosil isimler geçmişte bağımsız bir birim olarak kullanıldıkları halde bugün onlardan türeyen fiillerin tabanında kalmış, tek başlarına kullanımları oldukça azalmış ya da tamamen ortadan kalkmıştır. Beze-, esirge-, okşa-, utan- fiillerinin tabanındaki fosil isimler nelerdir? Bile- bocala-, böbürlen- fiillerindeki fosil isimler olan bi, boca, böbür hangi dillerden alıntıdır? Dinlen-, iğren-, kıskan- fiillerinde fosilleşen
Elinizdeki kitap Türkiye’de bir felsefe geleneğinin olup olmadığına ilişkin tartışmalar bağlamında İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümü bünyesinde görev yapmış hocalarımızın görüşlerini değerlendirdiğimiz araştırma yolculuğundaki üçüncü çalışmadır. İlk olarak Düşünceleriyle Nermi Uygur, sonrasında İsmail Tunalı düşüncesi kitaplarının ardından yine o kitaplarda da olduğu üzere hatırı sayılı çalışmayla birlikte Takiyettin Mengüşoğlu’nun görüşleri değerli yazarlarca ele alınmaya, değerlendirilmeye ve yeri geld
Okuyuculara sunduğumuz bu eser, Osmanlı Devleti’nin son döneminde yetişmiş, Cumhuriyet Devri’nin ise ilk 15 yılında yaşamış olan Ahmed Refik (Altınay) Bey’in Büyük Tarih-i Umumî adını verdiği 6 ciltten oluşan büyük dünya tarihidir. Eser, 1912 yılında basılmış olmasına ve günümüz için hâlâ değerini muhafaza etmiş bulunmasına karşın, bugüne kadar Latin harfleriyle yayınlanmamıştır. Eseri, sadeleştirmeden Latin alfabesiyle yayınlamak, yeni nesil için çoğu kez, sözlük zaruretini getirebilirdi. Osmanlıcanın k
Tükendi
Eski Yunan Tarihi, çağdaş uygarlığın ilk esaslarını incelemek için büyük bir öneme sahiptir. Yunan Kavminin Tarihi, yalnız dönemin iş ve ızdıraplarını, ulusların kanlı ve tahripkâr mücadelelerini konu edinmez. Çağdaş medeniyetin esasını oluşturan ilim ve teknikler, güzel sanatların, edebiyat ve felsefenin, ilk devirlerini, edebi hikmetin güzide eserlerini, tüm güzellikleri hayalimizde canlandırır. Daha doğrusu, Avrupa fikrî hayatındaki güzelliklerin esasını Yunan sanatları hazırlamış ve olgunlaştırmıştır. G
Tükendi
“Hem yaratıcılık hem de tarz açısından adeta bir şaheser. Falkland karakterinde aşkın romantik ve şövalye ruhu, kişisel şöhretle birleşip olabilecek en naif haliyle açığa çıkarken, Caleb Williams (eserdeki ana karakter değil ama ikinci karakter)’da ise merakın karanlık ve kötü ruhunun bir insana giydirilmesini görüyoruz. Belki de bu iki karakterin birbirini hem rahatlatması hem de harekete geçirmesi üzere tasarlanması ile ortaya çıkan sanat, Cervantes’in ölümsüzleşmiş hicvi haricinde hiçbir kurgu eserin geç
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1