Geçtiğimiz son yüzyılın neredeyse tamamının farklı alanlarda meydana gelen çeşitli krizlere sahne olduğunu ve tüm bu krizlerden çok sayıda ülkenin, toplumun ve işletmenin etkilendiğini söylemek mümkündür. Dolayısıyla kriz, kaçınılmaz ve onunla birlikte yaşamak zorunda olduğumuz bir gerçektir. Bu noktada üzerinde durulması gereken yaklaşımın; deterministik bir anlayışla krizlere sebep olan faktörlerin incelenmesi ve ortadan kaldırılmasının yanı sıra, krize ilişkin yeni bir bakış açısı, farklı bir davranış ve tutum sergileyebilmek olduğunu söylemek doğru olacaktır.
Bu kitap yukarıda özetlenen görüşten hareketle; makro bir bakış açısıyla ele alınabilecek belirsizlik, olasılık ve kaos kuramı gibi bilimsel paradigmalar ve bu paradigmaların kriz kavramına getirdiği farklı boyut ile daha mikro düzeyde ele alınabilecek rekabet dünyası ve işletmelerde yer alan, kaynak kullanma yeteneği, örgütsel yapı, yönetim tarzı, liderlik, farklılıkların yönetimi gibi, bir takım çağdaş uygulamaların krizle olan ilişkisini ortaya koyabilmeyi amaçlamaktadır.