Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 152 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Claude Lévi-Strauss’un kendi ismi ile bütünleşmiş yapısal antropoloji anlayışını temellendirdiği bu eseri, çeşitli yazıların derlemesinden oluşmaktadır. Yapısal Antropoloji serisinin birer derleme değil, kitap olarak, yani baştan tanımlamayı hedeflediği antropolojik tartışma uzamına teorik müdahaleler olarak düşünülmesi yerindedir; öte yandan, Lévi-Strauss’un meslek hayatı boyunca antropolojiye, antropolojinin yöntemleri ve nesnelerine dair kavrayışı pek değişmez. Bu istikrar, elinizdeki eserin çarpıcı bir
Popülasyon genetiği alanına büyük katkılar sağlamış ödüllü biliminsanı Luigi Luca Cavalli Sforza, Kültürün Evrimi’nde genetik biliminden biyolojiye, kültürel antropolojiden dilbilime uzanarak disiplinlerarası bir yaklaşımla insanlık tarihinin yüz bin yıllık serüvenini yeniden okuyor. Evrim kuramının anahtar kavramlarından hareketle, “yaklaşık yüz bin yıl önce, bugün yaşayan herkesin atası olan bir avuç insanın gündelik iletişim kurma becerisi geliştirmiş olması sayesinde” filizlenerek insanlığa eşlik etmiş
Tükendi
“Savaş sonrası sağ kalmak nasıl bir şey? Bazen zor, bazen katlanılmaz, bazen neşe dolu. Ama hep bir şeylerle ilintili. Yitmiş ama yok olmamış şeyler, sahibini yitirmiş şeyler, el değiştirmiş, göç ederken geride bırakılmış, başka şeylerin yerini doldurmak için alınmış, sahipleri belirsiz, kullanılmış, aranan ama artık hiçbir yerde bulunamayan, bozuk, kırık dökük şeyler...” Halide Velioğlu, Bosnalı akrabaları arasında geçirdiği iki yılı anlatırken, gündelik hayatın harcıâlem hall
Ramazan ayı geldiğinde memleketin en çarpıcı motiflerinden birini, iftardan sonra cami minareleri arasında yanan mahyalar oluşturur. Yazıyla ışığı birleştiren mahyalardan yayılan deyişlerden biri, çocukluğumdan beri hiç değişmeden her yıl yeniden belirir. “Din hayattır” diye bir ay boyunca minarelerin arasından sokaklara akıp duran bu deyiş, garip bir şekilde hem huzur hem de tatlı bir ürperti verir insana… İnanan bir kalbin ve zihnin sesidir bu. Hayatın dinden, onun ‘öznesi’nden kaynaklandığını anlatır. Ha
Tükendi
Masallar, kolektif bilinçdışının en basit ve saf ifadeleridir; bu yüzden, insan ruhunun temel kalıplarını açıkça anlamamıza imkan tanır. Her halk bu psişik gerçekliği kendi tarzında tecrübe eder; haliyle, dünya masallarını yorumlamak, insanın arketip deneyimlerini keşfederken verimli bir yöntem sunar. Masalların psikolojik açıdan yorumlanmasında belki de en büyük otorite olan Marie-Louise von Franz, masalları ayrıntısıyla analiz ederken hem kolektif hem de bireysel bilinç ve bilinçdışı arasındaki yolları
Modern antropolojinin kurucu isimlerinden biri olarak kabul edilen antropolog ve halkbilimci Sir James G. Frazer, en önemli eseri Altın Dal'da insanlığın eriştiği nok¬taya gelmesinde gönül borcuyla anmamız gerekenlerin çoğunun yabanıllar olduğu¬nu ileri sürüyor. Barbarlıktan uygarlığa toplumların bütün aşamalarında ortak olan ve çoğuna bu¬gün de sahip olduğumuz düşünme biçimlerini, insanla ve doğayla ilişki kurma yolla¬rını mitoloji, din, folklor, büyü, ölüm ve tanrı gibi kavramlar üzerinden tek bir halkla
Tükendi
Hintliler neden ineklere tapar? Yahudiler ve Müslümanlar neden domuz eti yemeyi reddederler? Ortaçağdan sonra Avrupa'da neden bu kadar çok sayıda insan cadılara inanmıştı? Günümüzün popüler kültüründe nasıl oldu da cadılar o eski güçlerine kavuştular? Yamyamlar ve Krallar, Kültürlerin Kökenleri adlı yapıtın ünlü yazarı Marvin Harris insan davranışı konusunda akılları karıştıran bu tür soruları yanıtlarken, bir halkın davranış ne denli garip görünürse görünsün onu yaratan kaynaklarının mutlaka bulunup açık
Tükendi
Hiçbir bitkisel ya da hayvansal ürün tek başına insan vücudu için mucize yaratıcı bir etkiye sahip değildir. Her besinin kendine göre az ya da çok yararları bulunur. Kansere karşı koruyucu özelliği olduğu, kolesterolümüzü düşürdüğü, kan şekerimizi düzenlediği, kalp ve damar hastalıklarına yakalanmamızı önlediği, fazla kilolarımızı atmamıza yardımcı olduğu ya da uzun yaşamamıza katkıda bulunduğu savunulan bazı besinlerin uzun süreli kürünü uygulayıp onlardan mucize beklenilmemelidir. Sağlıklı kalmak istiyors
"Hasta Toplumlar kitabını Türk toplumunun geleceği ile ilgilenen üniversiteli gençlerin, düşünürlerin, eğitimcilerin, siyasetçilerin, gazetecilerin okumasını isterim." -Doğan CÜCELOĞLU "Bu kitap birçok antropoloğun toplumların doğuştan iyi adapte olmuş sistemler olduğu inancına çok etkili bir meydan okumadır ve ayrıca görecilikle ilgili diğer toplumların 'hasta' olarak asla tanımlanamayacağı efsanesinin yanlış olduğunu ispatlamaktadır. Profesyonel antropologların yanı sıra üniversite öğrencileri tarafından
Tükendi
Roy Scranton, Irak'ta bir Amerikan askeri olarak savaşa tanıklık etmiş, nihayetinde ‘eve döndüğünde' ordudan ayrılıp sivil itaatsizlikte karar kılmış bir yazar. Ancak yazar, ‘evde' felaketin bu kez başka bir yüzüne, yakın geleceğine tanıklık eder: Ölmeyi Öğrenmek. Kitap 2015'te City Lights'tan yayımlandığında, ABD'de uzun süre "çoksatanlar" listesinde kalmayı başarmış bir çalışma. Ölmeyi Öğrenmek, karbon kapitalizminden politik ekolojiye, antropolojiden insanlığın ve doğanın yok edilen geleceğine dair bir m
René Girard, Şiddet ve Kutsal'da şiddetin kaynağında kutsalın bulunduğunu iddia ediyor. Uygarlığımızın merkezindeki yapının köklerine inerek tarih boyunca görüldüğü, edebiyat ve mitte temsil edildiği haliyle şiddeti araştırıyor. İnsan kötülüğüne dair çığır açan bu incelemede İncil anlatıları ile Yunan tragedyalarını özgün bir bakış açısıyla yeniden okumasının yanı sıra, tarihin ilk kültürel ve toplumsal kurumlarına ve ilk kurban törenlerine evrensel bir açıklama getirmek için sosyoloji, etnoloji ve psikanal
Tükendi
Sema Kaygusuz'un düz yazılarını bir araya getirdiği Aramızdaki Ağaç 21 yazıdan oluşuyor. "Şimdi diyorum ki dost, aramıza koyacağımız udu henüz hak etmedik biz. Meragi'nin bestelediği Şirazi güftelerinden bihaber kan koklayan vahşi hayvanlar gibi kör olası cahilliğimizle ömürsüz güzelliği arıyoruz yüreğimizde. Ne kültürsüzlükle ne de savaşla açıklanabilecek bir nasipsizlik bizimkisi. İnsanı anbean çürüten meraksızlık. Diyorum ki, gel yürekten bir meydan okumayla aramıza ud-i mükemmel'i koyalım. Parçalamak i
Tükendi
Anadolu'nun Doğu ve Güneydoğusu'nda yerleşik bir topluluk olan Zazalar üzerine bugüne kadar yapılan çalışmaların çoğunda, bu önemli topluluk sadece linguistik ve filolojik veriler üzerinden tanımlanagelmektedir. Anthony Smith'in bir etnik topluluğun temel öğeleri olarak gördüğü, "kolektif isim, ortak soy miti, ortak tarih, ortak kültür, ortak teritorya ve dayanışma duygusu" gibi ortak kavramlar, bu çalışmaların konusu olmadı. Dolayısıyla çalışmaların çoğu bu yanlarıyla eksik kaldı.Ercan Çağlayan'ın Zazalar:
Tükendi
Hapis ve hapishane konusu ilk çağlardan bu yana suç ve ceza kavramları çerçevesinde, tartışmalı bir alan olarak varlığını devam ettirmektedir. Bu hususta geçmişten günümüze kültür, inanç ve coğrafya ekseninde değişik uygulamalar göze çarpmaktadır. Elinizdeki kitap son olarak ülkemizde F îipi cezaevleri çerçevesinde gündeme gelen bu konuyu bütün yönleriyle ele almayı amaçlamaktadır. Dünyada ve Türkiye´de hapishanelerin tarihsel gelişimi, toplumlardan toplumlara değişen ceza anlayışları ve uygulamaları, tutuk
Tükendi
Akrabalık kültürdür, biyoloji değil. Alanının en yetkin isimlerinden biri olan Marshall Sahlins, iki bölümden oluşan bu kısa ama yoğun çalışmasında insanların sahip olduğu en güçlü bağ ?akrabalık? konusunda kitapta özetlenen tezi zengin bir antropolojik malzeme eşliğinde serimlemektedir. Aristoteles?ten Levy-Bruhl?a, Durkheim?dan David Schneider?a varasıya önemli düşünürlerin konu ile ilgili görüşlerini aktaran, Maorilerden İngilizlere ve Yeni Gine?nin Korowai halkına dek uzanan bir yelpazede değişik toplul
Tükendi
Bu kitap, biyokültürel bir varlık olarak insanın canlılar dünyasındaki yeri, geçmişten günümüze uzanan değişim süreci ve yeryüzünde yaşayan çeşitli insan toplulukları konusunda okura derli toplu bir fikir verebilmek amacıyla hazırlandı. "Günümüzde antropologlar ırkların kendisinden çok ırkçılık düşüncesinin neden ve nasıl filizlendiğiyle ilgilenmektedir." diyor Michael C. Howard.Gerçekten de antropoloji, insanın sergilediği olağanüstü biyolojik ve kültürel çeşitliliğin, farklı ortamlara uyum gösterme hus
20.yüzyılın sonlarında yaygın bir şekilde reddedildikten sonra Karl Marks'ın çalışmaları şimdi birçok teorisyen ve aktivist tarafından yeniden değerlendiriliyor. Antropolog Karl Marx, modern düşünürlerin bu en etkilisinin bugün Antropoloji için, nasıl hâlâ çok önemli olduğunu araştırıyor. Marx, eleştirel Aydınlanma düşüncesinden derinden etkilendi. İnsanların, tarihsel olarak belirli toplumsal ilişkiler ve kültürler bağlamında ihtiyaçlarını eşzamanlı olarak tatmin eden ve şekillendiren sosyal bireyler oldu
En tutucu kesimden en liberal kesime kadar din, hayatımızda önemli bir yer tutmaktadır. Dindarlık ve hayatı dinsel unsurlara göre şekillendirmek artık yalnızca belli bir kitlenin meselesi olmaktan çıkmıştır. Diğer yandan, İslam dininin temel değerleri toplum mühendisliği çerçevesinde yorumlanmakta ve dinin bireysel yanı ile toplumsal ve siyasi karşılığı arasındaki hassas bağ, siyasi açıdan işlevsel bir araca dönüştürülmektedir. Ne var ki bu tablo inancın yalnızca dinin ve geleneksel yapının etkisindeki hal
Tükendi
Yüzler temelde aynı gibi görünseler de sonsuz bir çeşitlilik gösterirler. Yüz denilen sınırlı sahnede sergilenen duygu ve anlam çeşitliliği inanılmaz derecede zengindir. Yüz, belki de insanın en insanca bölgesidir; hatta kutsallık duygusunun doğduğu yerdir. İnsan varoluşu anlamına yüzde kavuşur. İnsanın yüzü bir yönüyle kişisel ve biriciktir; her birey, en alçakgönüllüsü bile, yüzünü, kendisine özel olarak işaret eden adı gibi farklılığının en yüce işareti olarak görür. Fakat diğer bir yönüyle de toplumsal
Tükendi
Amerikalı seçkin antropolog Marvin Harris, bu parlak ve esaslı araştırmasında, kültürel davranışın –genellikle ilk bakışta çok şaşırtıcı olan– o sonsuz çeşitliliğinin, belirli ekolojik koşullara uyum sağlamayla açıklanabileceğini gösteriyor. Harris'in amacı, Darwin'in biyolojik formların evrimini açık-laması gibi, kültürel formların evrimini, yani kültürlerin özgün formlarının farklı ekolojik koşullara göre değişimini göstermektir. "İnsan kültürleri ve toplumların yükseliş ve çöküşlerine dair üstün bir yoru
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 152 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1