Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 53 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
İnsanlık tarihi tekerleğin icadından bu yana sayısız teknolojik, bilimsel keşif ve yeniliğe şahitlik etmiştir. Özellikle geride bıraktığımız son elli yıldır bilim ve teknoloji alanında belki de tüm zamanlar boyunca gerçekleştirilenlerden çok daha fazla ivme kaydedilmiştir. Bu bağlamda moleküler biyoloji ve genetik mühendisliğinin öncülüğünde biyoteknolojide ve tıpta meydana gelen büyük gelişmeler, insan ve toplum sağlığını ilgilendiren konularda hem umut veren başarılı sonuçlar alınmasını sağlamış hem de di
Bilim tarihi çalışmaları bize sadece eskilerin ne yaptığını anlatmaz. Aynı zamanda belki daha da önemlisi yeni bilimsel ve teknolojik gelişmelerin ortaya çıkmasına basamak ve sıçrama noktası teşkil edebilir, yeni ufuklar açabilir. Bu eserde bir zamanlar İslâm medeniyetindeki bilimsel gelişmelerin, hızını, zengin içeriğini ve daha önceki medeniyetlerin bilim tarihine kıyasla çok daha uzun bir geçmişe sahip olduğunu, ayrıca Batı’da bilimin gelişimine kaynaklık ettiğini okuyacaksınız. Şu bir gerçektir ki Müslü
Müslüman bilim insanlarını ve düşünürleri; Doğa, doğa olayları ve canlılar dünyası ile ilgilenmeye,bilimsel çalışmalara motive eden şey neydi? Kuşkusuz bunun nedeni,öncelikle içinde bulundukları sosyo-ekonomik koşullar ve ihtiyaçlar idi.Onları bilimsel araştırmaya güdüleyen bir başka sebep ise,hemen her gün inceledikleri Kur'an'nın,doğayı araştırmaya teşvik eden mesajları idi. Bu mesajlarda sık sık doğaya,doğa olaylarına ve canlılar dünyasına dikkat çekiliyor; bunların gözlemlenmesi ve incelenmesi teşvik ed
Jamal J. Elias Hz. Ayşe’nin Minderi’nde İslam’ın temsili sanata yönelik girift tutumunu irdeleyerek İslam’da tasvirin benimsenmediği yönündeki yaygın görüşü tashih ediyor. İslam sanatını küresel bir bağlama yerleştiren yazar Hıristiyan, Yahudi, Budist ve Hinduların dini sanat karşısındaki tutumlarının Müslümanlarınkiler kadar çelişkili olduğunu gösteriyor. Temsil ve algı konusundaki İslami bakış açılarının yalnızca teoloji ve estetik konulu metinlerde değil, optik, simya, rüya, hat, edebiyat ve sufi me
İslâm dünyasına antik bilimlerin girişi yeterince ele alınmamıştır. Bunun temel nedeni çeviri faaliyetlerinin Abbâsîler özelinde incelenmesidir. Hâlbuki Abbâsîler dönemine kadar antik bilimlerden özellikle tıp, simya ve astronomi İslâm coğrafyasında merak konusudur. Bu merak ve birikimin Abbâsîler’e intikal serüveni ne yazık ki irdelenmemiştir. Elinizdeki bu eser bahse konu intikalin ortaya konulmasını hedeflemektedir. Fetihten Bilime antik bilimlerin İslâm dünyasına intikalini iki kısımda incelemektedir. E
Bir toplum ya da medeniyette bilimsel gelişmeleri incelemek için sadece bu bilimlerin geliştiği ve boy verdiği ortamı incelemek yeterli değildir. Bu ortam ve zamandan daha öncesine bakıp hangi gelişme ve dinamiklerin bu ortamı hazırladığına bakmak ve araştırmak gerekir. Elinizdeki eser “Değişim Sosyolojisi” açısından Müslüman dünyada hangi tür değişmelerin bilimsel gelişmelere yol açtığını incelemekle kalmıyor, bu süreç içinde oluşan düşünce ve bilim akımlarını, bilim havzalarını ve entelektüel profilleri e
Tükendi
Yazı hayatında 60 yılı geride bırakan M. Uğur Derman Ömrümün Bereketi-4 kitabıyla hâtıra dizisini nihayete erdiriyor. “Ömrümün Bereketi” dizisinin diğer ciltlerinde olduğu gibi bu eserde de yazıların konuları özenle seçildi, içeriği zenginleştirildi, dil ve üslubu gözden geçirildi, resim ve fotoğraflarla görsel bir şölene dönüştürüldü. Makaleler, kongre ve sempozyum bildirileri, konferans metinleri, hâtıralar ve gelenekli sanatlara dair yazılanlar; bir bütün olarak sanatla geçen ömrünün hikayesini an
Tükendi
Dualarımızda asla yalan yoktur. Kendimizi neden aldatalım? Zayıflığımızdan, âcizliğimizden ve çaresizliğimizden hiç utanmadan dua ederiz. Duanın dilini bilmeyenler aslında dünyanın da dilini bilmiyorlar demektir. Çünkü rüzgârların uğultusunu, dalgaların hışırtısını, kuşların cıvıltısını, suların şırıltısını duymayanlar; rengârenk kelebeklerin kanat çırpışlarını, al renkli lalelerin, masmavi menekşelerin sapsarı papatyaların açılışını görmeyenler, duayı nereden bilsinler? Duanın dilini bilmeyenler, hayatla a
Sâbitâ gam yeme kim her mihnet içinde lezzet Gökyüzü ebr-i feşân bağlasa bârân getirir Her medeniyet anlayışı, insanını kendi ufku ve dünyası içinde yetiştirir. Toplum, sanatıyla kendini ifade eder; hem halde var olmanın hem istikbalde devam etmenin yolu sanattan da geçer. Gelenek, Sanat ve Medeniyet, zamanı, mekânı, hayatı ve insanı kendi medeniyet dairesinde anlamlandırmaktan uzaklaşan günümüz insanını, vahiy medeniyeti ile Batı medeniyetini doğru yorumlayıp içinde yaşadığı toplumun ihtiyacı olan sanatı
Hat ve kitap sanatları başta olmak üzere gelenekli sanatlarda ülkemizde ve uluslararası sâhada otorite kabul edilen M. Uğur Derman geçmişin kaybolan sanatlarını günümüze taşımaya devam ediyor. Ömrümün Bereketi-2'nin devamı olan bu eser, M. Uğur Derman'ın çeşitli zamanlarda dergilerde, kitaplarda yayınlanmış makaleleri, kongre ve sempozyum bildirileri, konferans metinleri, hâtıralarını ve gelenekli sanatlara dâir kaleme aldığı muhtelif yazıları içeriyor.
Bu çalışmamızda yörelere göre sınıflara ayrılmış altı medeniyetin altısında da Tanrı algılarının ne şekilde betimlendiğini inceledik. Bu medeniyetlerin hepsinde de şu veya bu şekilde bir tanrı algısının varlığını tespit ettik. Bu tespitler Kur'an-ı Kerim'in tanrı inancının insan fıtratında mevcudiyetinin varlığını savunmasına destek vermektedir. Günümüzde olduğu gibi bazı medeniyetlerde de tanrı algılarının mistikafyonlama yönünde kullanıldığı da bir gerçektir. Bazı medeniyetlerde, toplumsal barış mezhepler
Tükendi
İslâm bilimlerinin altın çağına hizmet etmiş olan Hâzinî, İbnü'l-Heysem, İbnü'n-Nefis, Câbir... ve daha niceleri, en önemli bilimsel ve teknik buluşlarca çok verimli olan bir dönemin heyecan ve zenginliğini öğrencileriyle birlikte yaşamak isteyen öğretmenlere bir ziyarette bulunuyorlar. Birbirlerini ayıran yüzyıllara rağmen merak ve bilgiye olan açlık dönemleri aşmakta ve o zamanın kültürel çeşitliliğini bugünün çeşitliliği için fazladan bir koza dönüştürmektedir. İslâm Ülkelerinde Buluşlar ortaöğretim öğre
60 yıllık mesaisini günde 16 saat Bilimler Tarihine ayıran, Müslümanların 800 yıllık gizli kalmış çalışmalarını ortaya çıkaran, 27 dil bilen ve tüm bunlara rağmen 1960 darbesinde 147'likler arasında üniversitesinden uzaklaştırılan, İslam Bilim ve Teknoloji Müzesinin kurucusu Prof. Dr. Fuat Sezgin, hayatını, çalışmalarını, eserlerini ve Bilimler Tarihine ilişkin önemli tespitlerini anlatıyor. 60 yıllık mesaisini günde 16 saat Bilimler Tarihine ayıran, Müslümanların 800 yıllık gizli kalmış çalışmalarını ortay
Tükendi
Bu kitap, hem bilim hem felsefe hem de ilahiyat alanlarıyla ilişkilidir. Bu kitapta cevabını bulabileceğiniz bazı sorular şunlardır: Bir Müslüman evrimci olabilir mi? Bir Müslüman'ın din adına neyi reddetmesi gerekir? Evrim teorisi ateistlerin savunduğu bir teori midir? Allah'ın süreçle yaratmasını anlamak neden önemlidir? "Allah'ın ol demesiyle olur" ayetleri nasıl anlaşılmalıdır? Evrenin ve dünyanın milyarlarca yıllık yaşları İslam inancı açısından bir sorun teşkil eder mi? Nuh Tufanı tüm dünyayı mı kapla
Tükendi
"Allah Güzeldir ve Güzeli, Güzellikleri Sever." Hadis-i Şerif "Kâinatın harflerini oku Çünkü biz de bir zamanlar yüce harfler idik Şimdi aşağıya indik Kâinatın harflerini oku Zira bu harfler sana Okunmak üzere gelmiş birer mektuptur" Sûfî ve Sanat, şiir, kitap, hat, mimari, musiki çini, tezhip, ciltçilik gibi geleneksel İslâm sanatlarının anlamlandırılmasında tasavvufun rolünü anlatan muhtelif konuşmaların bir araya getirildiği, sanat felsefesi bağlamında çok mühim noktalara ışık tutan bir eser. Adeta, kağı
Bu kitap, İslâm tarihinin ve felsefesinin önemli bir kesitine ışık tutmaktadır: Bilim ve Tasavvuf ilişkisi. Tasavvuf veya sûfilik, esas anlamıyla bir psikoloji ve ahlak disiplinidir. İnsan zihnini ve gönlünü, boş ve gereksiz şeylerden arındırır. Temizlenmiş ve tasfiye edilmiş zihin ve gönül de, insan düşündüğü ve yaptığı şeylerde doğruyu ve güzeli yakalma imkânına kavuşturur; insana yaratılıcık niteliği kazandırır. Buna örnek olarak kitapta, Câbir İbn Hayyân'dan Ahmet Süreyya ve Emin Bey'e kadar birçok sûfi
İlk kâğıt fabrikasını kuran; kızamık ve çiçek hastalığını keşfeden; mikrobu ve atomu tanımlayan; ilk göz ve kanser ameliyatını yapan; cüzamın ve veremin tedavisini ilk uygulayan; büyük-küçük kan dolaşımını bulan; trigonometriyi, tanjant, kotanjant ve kosenkantı ilk kullanan; binom formülünü keşfeden; dünyanın çevresini, yıldızların yer ve açıklıklarını ilk ölçen; ilk uçağı, denizaltını yapan; yerçekimini bulan; sesin fiziki açıklamasını yapan; optik temelleri ortaya koyan; saf alkolü elde eden; havan topunu
Tükendi
Endülüs hâlâ gönüllerde yaşayan bir destan ülkedir. Medeniyetin, ilmin ve fikrin destanı yazılmıştı orada. İbnRüşd, İbnHazm, İbnTufeyl ve İbn Arabî gibi devler orada yetişti. Daha sonra Selâhaddin-i Eyyûbînin özel doktoru olan ve Museviliğin İkinci Musası diye bilinen dâhî insan Musa İbnMeymûn (Maimonides) bütün bilgisini orada edindi. Batıda deneysel bilimin kurucusu olarak bilinen Roger Bacon, eğitimini Endülüste aldı. Sonradan İkinci Syvestre adıyla papalık koltuğuna oturan AurillaclıGerbert tahsil
Tükendi
İslâm Bilim Tarihi ve Felsefesi isimli bu eserde yer alan makaleler, İslâm Dünyasında hicrî 3. asırdan itibaren geliştirilen farklı ilimlerin ardındaki ilkeleri ve İslâmî eğitimin farklı şubeleriyle alâkalı olarak bilimin yerini ele almaktadırlar. Profesör Osman Bakar, İslâm Bilimini tarif ederken, bu ilimlerin organik olarak İslâmın temel öğretileriyle nasıl alâkalı olduklarını göstermektedir. İslâm Bilim Tarihi ve Felsefesi, tüm tabiî ve riyâzî ilimleri kapsayarak İslâm Biliminin modern bilimle olan ortak
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 53 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1