Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 19 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Geçmişte kaybolan çocuklarını telaşla arayan bazı annelerin, “Ya dirisini, ya ölüsünü bulayım” diye ağladıklarını işitmiş m. Elinizdeki kitabı okuduktan sonra ne demek istediklerini daha iyi anladım; galiba onlara göre ölüsünü bulmaktan daha kötüsü, akıbetleri konusunda hiçbir bilgi edinememek . Muğlak Kayıp adlı bu kitap, yeterince incelenmemiş bir konuya hüzünlü bir mum ışığı tutuyor. Muğlak kayıplarla, meçhul cesetlerle nasıl baş edilebileceği konusunda bir ruh sağlığı uzmanının görüşleri var içinde. Çok
ya da ben giderim içimin göğünde kaynar suyum sevgim yalan değil, sarhoş değilim masmavi sarar gerçeği uyumsuz hüzün yüreğimin olmayan karşılığına hasretim. dünyanın yalanına sürdüğümüz heybetli at ilk yudumunda sevdamın düşer yere ya sevdam galip gelir ya da ben giderim..
Bu kitap, belki de dünyadaki varlığımız ve geleceğimiz ile ilgili, yeni ve kaçınılmaz bir düşünsel devrimin öncesinde; • Mavi gezegenimizin diğer gezegenlerden farklı özellikleri, • İnsan ile ne zaman buluştuğu, • İnsanın biyolojik ve sosyal değişimleri, • Kendisi değişirken çevresini de değiştirdiği, • İnsanın yeryüzündeki hızlı yaşam öyküsü, • Beslenmesi, • Dünyanın çeşitli yerlerindeki popülasyon dinamikleri, • Dünyanın ne kadar insanı taşıyabileceği, • Ekolojik Ayak izi, • Sürdürulebilir yaşam olasılıkl
Tükendi
Indigo Günlükleri, Sevil Kesimal’ın “Dut Kokusu”nun ardından yayımlanan ikinci öykü kitabı. Yazar, ayrılığın ağırlığını ustaca taşıyor öykülerine… Anılar ne zaman gelir, ne anlatır bilinmez ama ‘dalıp gitmeler’ çok uzaklara yolculuğu anlatıverir. Bir öyküde çok , çok öyküde bir öykü okumak isteyenlere…
Bu kitabın kahramanı ve kötü adamı günlük yaşamımızda, toplum içinde ve tek başına kaldığımızda hep bizimle olan, farkında olmasak da bizi şekillendirip, hayatımıza yön veren kaygıdır. İnsan türünün doğuştan gelen temel özelliklerinden biri olan kaygının, insanlığın şafağından bugüne kadar olan yolculuğumuzda yaptığı derin etkiyi, hem tür hem de bireysel olarak bizi nasıl bir heykel gibi yontarak şekillendirdiğinin bilimsel bilgilere dayalı ve multidisipliner bir incelemesidir. Kayg
İnsan ömrünün en kırılgan ânıdır çocukluğumuz. Kimi zaman öylesine ağır yükler taşımak zorunda kalır ki o körpecik dallar kırılır, kapatır bütün kapılarını. Oyunlar aralar ancak derinlerdeki dünyasını. Oysa çocuk kalmaktır tek isteği. "Çocuklarla Psikodrama" mucize değil ip uçlarını verir bizlere; oyun oynamayı değil oyunu anlamayı da anlatır yazarının deyimiyle. Daldan üç elma düşer, ilki çocukluğunu yaşayamayanlara, ikincisi hep çocuk kalacaklara, sonuncusu ise bu kitabı yazan, çeviren ve okuyanlarına. Me
B u s ö z l ü k G o rd o n M a r s h a l l ' ı n editörlüğünde bir grup uzman sosyolog tarafından derlendi ve güncelleştirildi. Sosyolojiye yeni başlayanlar için ideal olduğu kadar akademisyenler ve öğrenciler için de değerli bir kaynaktır. •Psikoloji, ekonomi, antropoloji, felsefe ve siyaset bilimindeki sosyoloji ile ilişkili terimler. •Kültürel çalışmalar, kimlik, kitle i le t i ş i m , i n te r n e t , m i l l i ye tç i l i k , m c d o n a l d l a ş m a v e s o s y o l o j i k araştırmalardak
Aklın Yolu Cumhuriyet, bütün Cumhuriyetçileri ilgilendiren iki soruyu tartışıyor: "Bugünkü karanlığa nasıl geldik? Yeniden aydınlığa nasıl çıkarız?" Yanıtlamanın ilk adımı, yitirilen kazanımların hatırlanmasıdır. M.Tevfik Kızgınkaya bu hatırlatmayı, Osmanlı düzeninin enkazı üzerine inşa edilen Cumhuriyet devriminin kurtuluş ve kuruluş aşamalarını çözümleyerek yapıyor. Ne var ki, aydınlanma devrimi tamamlanamamış; bu yüzden kırılgan kalmıştır. Kitap, 1945'te başlayan 15 yıllık bir kırılış-kopuş dönemini teşh
Tükendi
Bu günü anlamak ve yarını anlatmak... Gerçeğe sadık kalmak bilim insanının en değerli çabası olsa gerek. Hele alanınız ‘Sosyal Bilimler' ise. "Tarihin Yeniden Kurulması", "Modernlik Diye Bir Şey Var mı?", "Beden Felsefesi", "Cogito da Zamansallık", "Teknolojik D/evrimin Gittiği Yer Neresi", "Toplumun Kendisini Diktatörleştirmesi". Ve daha daha fazlası...
Yazmak emek, yazmak ekmek,yazmak yaşamak...Yaşamak bir ömür (şimdiler de olduğunca) bedel ödemek olmuşsa.. Saygıyla sözü yazarına bırakmak düşer payımıza. "Zaten romanlar kendini,inkarını, yeniden varoluşunu, aşkı anlatmayacaksa başka neyi anlatacak" Ne güzel... En güzel insanlardı on'lar.
Bellekteki çeşit anılar yğınağı. Geçmişle aramızdaki incecik sınırda. Güzel anıların tatlı huzurunda unutmak ve yaşamaya devam etmek! İnsan ne kadar saf oluyor , farkında varmadan... Bazen bir koku , bir dokunuş , rüzgarın esişi, Bazen de radyoda çalan bir şarkının sözleri, Hayatın kugusunu alt üst etmeye yeter; Porselen kasenin üzerindeki çini mavisi tavus kuşu Şaşkınlıkla başını çevirir , bir top koridorda bir kaç kez sektikten sonra Gözde kaybolur , sokaktan geçen bir arabanın farları seksek çizgileri
Ben Yalçın ; adam olamamış kodumu oturtamamış hesabını hiç bilmemiş çok sevmiş, çok üzülmüş çok sevecek ,çok sevilecek hiç büyümeyecek sokak kedisi Yalçın..
Tükendi
Eski kültür bakanımız Suat Çağlayan'ın anılarında küçücük dokunuşların insanıın yaşamını nasıl da değiştirebildiğinin en güzel örneklerini görüyor,yakın tarihimize bir yolculuğa çıkıyor. Yaşadım diyebilmenin yolu cebinizde ne denli anı'lar biriktirdiğinize bağlı. Çocukça telaşı , insanca sıcaklığı bilgece duyarlığı Bu topraklarda o güzel insanlarla geçmişe kısacık bir yolculuk... Paylaştıkça çoğalan , çağlayan bir anlattı yaşadıkça -Mehmet Öz
Bu Kitap bundan 40 -50 yıl önce Türk toplumunun "umuda yolculuk" için Batı'ya kitlesel göç gelişmelerinin verilerine daynan "geçmiş gelişmeleri yeni kuşaklara taşıma" amlamında bir "belgesel kaynak" olarak hazırlanmıştır. Türk tarihinde önemli bir kitlesel açılma deneyimini tarihsel bir "belge"olarak yeni kuşaklara sunarken , Batı'daki Türk diaspoasının oluşum ve değişimine de ışık tutulacağı umulmaktadır.
Tükendi
Bozkırda kendi içine çekilmiş bir şehre, düşleriyle dokunarak o şehri düşleri kadar çoğaltmış ve çağdaş bir dünya şehrine dönüştürmüş; düşler mimarı bir kültür insanı olan Yılmaz Büyükerşen'in özverilerle, başarılarla yüklü yolculuğu, etkili ve şiirsel bir yoğunlukla anlatılıyor. Bu kitap, idealist bir insanın, bir şehrin kaderini değiştiren örnek tutkularının tutanağı. - İbrahim Karaoğlu Mehmet Sadık Bozkurt, sıra dışı anlatım tarzıyla okuyucuyu hoş bir duygu sağanağına uğratıyor ve edebiyat dünyamı
Tükendi
Yazarın A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi'ndeki on beş yılı aşan derslerinde işlediği konuları gerekli düzeltmelerden sonra kartlarından ders notlarına, birkaç yılda bir yenilediği ders notlarından hemen olduğu gibi kitaba aktarmasının ürünüdür. Bazı kitaplar konunun uzmanlarına, bazıları öğrencilerine, bazıları genel okuyucuya seslenir. Yazarın bu üç kesime de seslenmenin bir yolunu bulduğunu görüyoruz.
Her düzeyden psikoloji okurunun genel sözlük ihtiyacına yönelik olarak hazırlanan ve yaklaşık 9.000 terim içeren temel bir başvuru kaynağı. - Sosyoloji, antropoloji, pedagoji, biyoloji ve tıp bilimindeki psikoloji ile ilişkili terimler. - Sözlüğün sonunda yer alan "Fobiler Sözlüğü" ile "İngilizce-Türkçe Karşılıklar Sözlüğü`nden oluşan "sözlük-içinde-sözlükler". (Arka Kapak)
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 19 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1