Düşlerimizi, düşüncelerimizi, yaşam biçimimizi, ilişkilerimizi belirleyen önemli etkenlerden biri,yaşadığımız doğal ve toplumsal çevredir. Bir gün oradan kopmak zorunda kaldığımızda, alışkanlıklarımız, düşüncelerimiz ve düşlerimizin çoğu bizimle gelir. Olanaksızlıklar içinde bile, yarım kalan sevgilerimizi içimizde yaşatır, hatta büyütürüz. İşte böyle bir yaşamın, Seyfi'nin Gülceli düşlerinin tanığı olacaksınız bu kitapta! Yalnız Seyfi ile Gülce'nin de değil; köyden kente göçün sancılarından İstanbul'un f

Uzayla ilgili araştırma yaparken kendinizi bir anda cüce gezegen Ceres'te bulsanız, sonra bir kara delikten geçip Anka'yı kurtarmak isterken bir uzaylı canavarın tutsağı olsanız ne yapardınız? Dizinin üçüncü kitabı yine serüven dolu. İyi Okumalar!

Soluk soluğa bir serüven yaşamak isteyenler, bu kitap tam size göre. Serinin birinci kitabında, Zeynep ve Anka ile Ortaçağ'a yolculuk yapmıştınız. Korku Tüneli'nde yüz gözlü canavar Argos'un tutsağı olan Zeynep ve Anka ile bu kez de mitolojik çağa bir yolculuk yapıp Zeus, Afrodit,İo, Hrmes ve daha pek çok mitolojik kahramanla tanışmaya var mısınız? Hazırsanız serüven sizi bekliyor...

Merhaba arkadaşlar, ben Salih. Sizinle aynı yaşlardayım. Ama sizden oldukça farklı bir uğraşım var: Hayalet avlıyorum. Evet yanlış okumadınız, ben bir hayalet avcısıyım... Daha doğrusu, olacağım... Bunun için de sokağımıza dadanan hayaleti yakalamam gerekli.Kabul edersiniz ki, hayalet yakalamak zor ve tehlikeli bir iş. Bu nedenle arkadaşlarım bana yardım ediyor. Ama bir kişinin daha yardımına "hayır" demeyiz. Siz de bize hayalet yakalamakta yardım etmek ister misiniz? Yanıtın olumluysa, bu kitabın sayfaları

İlk kitabını zevkle okuduğunuz Yazgülü'nün ellerindeki kül, bedenindeki yara izleri ve yüreğindeki yangınlarla doludizgin geçtiği yılların izini sürmeye; gelenek görenek ve törelerle savaşımı bir direniş destanına dönüşen, yaralarına çoğu kez gülüş sarmayı başarabilen, kendisine örülen kabuğu kırıp yeni bir yaşam kurmak için pek çok bedeller ödeyen bir genç kızın yaşamına adım adım tanıklık etmeye, ne dersiniz?

Görünmez bir kuşun kanatlarında olduğunuzu düşünün. Sonra Ortaçağ'a gidip Galile'nin yasasına tanıklık ettiğinizi; hatta onu kurtarıp tarihin akışını değiştirdiğinizi... İlginizi çektiyse, haydi Anka'nın Kanatların ilk serüveni Görünmez Kanatlar'a...

Ayşe Yamaç'ın zengin kaleminden doğan Kaçış, ülkelerinde yaşanan savaş nedeniyle yaşadıkları toprakları terk etmek zorunda kalan bir ailenin nefes kesici öyküsünü ve yeni bir yaşam kurabilme çabalarını anlatıyor. Şehre düşen bombalardan, her köşe başında bekleyen tehlikelerden ve karanlık mı karanlık bir gelecekten kaçabilmek için ne kadar hızlı koşabilirsin? Aileni korumak için nereye dek kaçabilirsin? Ve en önemlisi: Ülken artık senin değilse, hangi eve saklanabilirsin?

Sayfaları arasında hem kahkaha atıp çok ama çok eğleneceğiz, hem de derin düşüncelere dalıp belki de azıcık hüzünleneceğiniz bir kitapla karşı karşıyasınız... Usta yazar Ayşe Yamaç, kalemini aydınlığa batırıp ışıl ışıl öyküler yazmış. Bakıp görmediklerimizin, ardındaki gizemleri bize fısıldamış, ne güzel... Peki, söyleyin bakalım, Ateş Kuşları'yla, Yaşlı Rüzgâr'la, Nar Tanesi'yle, Laklak'la, Niliş'le, Mahzun'la, Çapkın'la ve şimdi buraya sığdıramayacağım daha birçok kahramanla tanışmak ister misiniz? "Ev

Sizi Azmiye'yle ve yaşadığı her şeyi yazdığı günlüğü Azmi'yle tanışmaya davet ediyoruz. Azmiye'nin ablasıyla, anne-babasıyla ve arkadaşlarıyla yaşadıkları; onu mutlu kılan ve hüzünlendiren şeyler; gençlerin çoğu zaman sadece birbirleriyle paylaştığı sırlar... Hepsi Azmi'nin sayfalarının arasında. Ayşe Yamaç'ın zengin kaleminden...

Dünyadaki yaşam olağan akışında giderken öyle bir zaman gelmişti ki, doğanın tüm akışı tersine dönmüştü. Gün ortasında karanlık yaşanır olmuştu, gece uykusunun en tatlı yerinde de aydınlık. Bilim insanları bunun nedenini araştıradursun, bu değişiklikten en çok etkilenip canı sıkılan çocuklardı. Onlardan biri olan Barış, arkadaşlarının aksine, bir çözüm yolu bulmak gerektiğini düşünüyordu. Her şeyi bilim insanlarından beklemek yerine, ellerinden geleni yapmaları daha iyi olmaz mıydı? Ve günlerden bir gün g

Ağrı'nın eteklerinde bir köy... Yazgülü'nün yazgısını biçimlendirmeye çalışan, gelenekleri töreler, aile baskısı...Bütün bunlarla savaşmaya çalışan on iki yaşında bir kız Yazgülü; düşler kuran, iç sesiyle konuşan, umutlarının peşinden gitmeye çalışan...Başarabilecek mi dersiniz? 'Hadi Aras, götür beni.Azgın köpüklerinde yitir beni.Sularaına karışan bir damla olayım.Engellerini, köpüklerini yıkan bir damla...Dağlar, ovalar geçeyim. Denizin mavisiyle kucaklaşıp deniz olayım, mavi olayım. Balıklarla balık,yosu

Türk Ulusunun biricik Ata'sının hayatı destansı bir şekilde anlatılıyor bu kitapta. Sayfalar arasında, esin veren, cesaretlendiren, Türk çocuğuna yerinde durmamasını, hep ve daima ileriye yürümesini öğütleyen Ata'mızın sadece yaşam öyküsüne değil, apaydınlık ruhuna da tanık olacaksınız. 'Bebek Mustafa'y la başlayan bu muhteşem öykü, bir ulusun aydınlanması, özgürlüğe ulaşması için ömrünü adayan bir liderin hayatından kesitler içeriyor.

Hayalet'in peşini bırakmıyor kahramanlarımız; kuşkusuz yeni serüvenlerin de... Salih ve arkadaşları, Ali'nin neden hayalet olduğunu anlamaya çalışırken, kimsesiz çocukların yaşamlarındaki gerçeklerle sarsılıyor, bu arada da kendilerini bir çetenin izinde buluyorlar. Kahramanlarımızın serüvenlerini yine soluk soluğa okurken, bilmediğiniz yaşamlara da tanıklık edeceksiniz. İyi okumalar!

Bir varmış, bir yokmuş. Birinin arkadaşı iki, ikininki üçmüş. Ormandaki büyük çamın dibinde, küçük bir yuva varmış. Bu yuvada, tavşan ailesi yaşarmış. Ailenin en küçük üyesi olan Şeker Tavşan'ın tüyleri bembeyazmış. Kendisine benzeyen dört kardeşi daha varmış. Günün birinde Ayşe Yamaç adlı yazar anlatana dek, bu şeker mi Şeker Tavşan'ın masalını kimseler bilememiş. Bu kitabı okuyunca ilk öğrenen siz olacaksınız.

Bir varmış, bir yokmuş. Zamanın birinde, dünyanın unutulmuş bir köşesinde, bir ülke varmış. Bu ülkede yazı yok, dil ustası az, dilbaz çokmuş. Dilbazların kimi tatlı diliyle yılanı deliğinden çıkarır; Kimiyse biri beş eder, yalanı baş edermiş. Dinleyenler durur mu? Onlar da beşe on katar, şişirdikçe şişirirlermiş. Böylece doğrular yerinde sayarken, yalan dünyayı dolaşırmış. İşte Ayşe Yamaç, böyle diyarlarda yaşayan bir dilbazın öyküsünü anlatıyor bu kitapta. Keyifli okumalar...

Dünyadaki yaşam kötü biçimde değişmiş, doğanın akışı tersine dönmüştü.Gün ortasında karanlık yaşanıyor, gece uykusunun en tatlı zamanında da yeryüzünü aydınlık boğuyordu.Bilim insanlarının çözüm bulamadığı bu durumun nedeni, kötü robot ırkı olan Karabereliler'di. Kitabımızın kahramanı Barış,bu duruma çözüm bulmak isteyen ''ilginç'' uzaylılar tarafından ziyaret edilmiş, onların gezegenine götürülmüştü. Birlikte Karabereliler'in korkunç planının bozulmasını sağlamışlardı.Ne var ki sonrasında onların eline d

Mihrican Vurgunu, Ayşe Yamaçın yetkin kaleminden doğan, Türkiye gerçeklerine dair çarpıcı tespitlerin yer aldığı, içinizi acıtacak bir roman. Çocuk yaşta evlendirilen Billanın sevgisizlikle, törenin köleleştirdiği hayatıyla, kıstırılmışlığıyla hesaplaşması ve kapkaranlık günlerde sarıldığı hayallerle, kitaplarla, masallarla can verdiği umutlar Hayır, Ayşe Yamaç kurgulanmış, sahte bir hayatı anlatmıyor bu romanda; düpedüz sahici, etten kemikten, aynı havayı solumamıza karşın görmezden geldiğimiz çocuk-kadınl

Dünyadaki yaşam kötü biçimde değişmiş, doğanın akışı tersine dönmüştü.Gün ortasında karanlık yaşanıyor, gece uykusunun en tatlı zamanında da yeryüzünü aydınlık boğuyordu.Bilim insanlarının çözüm bulamadığı bu durumun nedeni, kötü robot ırkı olan Karabereliler'di. Kitabımızın kahramanı Barış,bu duruma çözüm bulmak isteyen ''ilginç'' uzaylılar tarafından ziyaret edilmiş, onların gezegenine götürülmüştü. Birlikte Karabereliler'in korkunç planının bozulmasını sağlamışlardı. Sonrasında uzaylılar tarafından ev

Dünyadaki yaşam kötü biçimde değişmiş, doğanın akışı tersine dönmüştü.Gün ortasında karanlık yaşanıyor, gece uykusunun en tatlı zamanında da yeryüzünü aydınlık boğuyordu.Bilim insanlarının çözüm bulamadığı bu durumun nedeni, kötü robot ırkı olan Karabereliler'di. Kitabımızın kahramanı Barış,bu duruma çözüm bulmak isteyen ''ilginç'' uzaylılar tarafından ziyaret edilmiş, onların gezegenine götürülmüştü. Birlikte Karabereliler'in korkunç planının bozulmasını sağlamışlardı. Sonrasında uzaylılar tarafından ev

Ayşe Yamaç'ın düşsel sözcüklerinden doğan bir gerçek yaşam'7 başyapıtı daha Gözlerim Oturmuşun Sevdalı iki insanm bir felaketle şekillenecek hayatı mı anlatılıyor bu kitapta Yoksa insanın aşk için neler yapabileceği mi Hem evet hem de hayır... Bu kitapta anlatılan insanın her türlü felaket karşısında direnç gösterebilmesi ayaklarının üstünde durabilmesi umudunu yitirmemesi daha güzel günler için mücadeleyi sürdürmesidir... Bu kitapta anlatılan güçlüklerin üstesinden gelebilmek için kişinin içindeki gücü b