Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 660 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Faziletli amelleri adabi güzel ahlak ve haram konularıyla ilgili hadislerin derlendiği eserler, terhib ve Fezail konulu eserlerdir. Bu konudaki meşhur eserlerden biri, İmam Münzirî(ö.656/1258)'nin et- Terğib ve et-Terhib mine'l Hadis adlı eseridir.
Sünnetin Sahihliği ve bağlayıcılığıyla ilgili sorunlar, uzun zamandır İslam incelemeleri için, özellikle de İslam hukukuyla ilgili çalışmalar için merkezi bir yere sahip olmuştur.
Bu kitabın eğildiği en temel konu, Hz. Peygamber'den gelen bir hadisin Kütüb-i sitte müelliflerine nasıl ulaştığı ve bu kaynakların oluşumu ile mahiyetlerinin ne olduğu sorusudur. Bu soruyu anlaşılır bir şekilde cevaplamak için Hz. Peygamber ile tamamı III. asırda yaşamış olan Kütüb-i Sitte müellifler arasındaki zaman diliminde hadis rivayetini etkileyen dönüm noktaları tespit edilmeye çalışılmış, bu süre içerisinde hadislerin bir nesilden diğerine nakli ve nasıl korunduğu incelenmeye gayret edilmiştir. Eli
Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) buyuruyor ki: Allah Resûlü (sav) yolculuğa çıkacağı zaman şöyle dua ederdi: “Allah’ım! Seyahatimizde bizim sahibimiz ve geride bıraktığımız ailemizin vekili sensin! Allah’ım! Yolculuğun sıkıntısından, kederli görünüşten, aile ve malımızın kötü hallere düşmesinden sana sığınırım.”
Hadis edebiyatında adı en ön sıralarda geçen İmam Ebu Davud'un “Sünen” adlı eseri, Endülüs’e Buhari ve Müslim’in “Sahihlerinden önce girmiş ve ilmî çevrelerce kabul görmüştür. Tarihteki yerini ve şöhretini Sahihayn’den bile önce kazanmış ve İslâm kültür tarihinde ahkâm rivayetlerini toplayan en öncelikli kaynak olmuştur. Bir eserin değeri, bizzat eser üzerinde tarafsız bir yöntemle yapılan ilmî tahlil ve çalışmalarla elde edilen referanslı veriler sonunda ortaya çıkar. Ebu Davud'un Sünen’i gibi temel e
Hadisi anlamaya yönelik ilimlerden olan esbâbü vürûdi’l-hadîs, Hz. Peygamber’in (s.a.s.) hadisi irad ettiği ortamı, hadisin söyleniş amacını tespit ederek hadisin anlaşılması ve doğru bir şekilde tatbikine katkı sağlamaktadır. Hadisin doğrudan ilgili olduğu ortamların bilinmesi, ne amaçla söylenmiş olduğunun anlaşılması ve haberin muhatap olduğu sual, şart, zaman ve kişilerin içinde bulunduğu hâlin ortaya konulması önemli bir husustur. Esbâb-ı nüzûlün Kur’ân-ı Kerîm için önemi ne ise esbâb-ı vürûdun da hadi
Hareketli bir bölge ve zamanda dünyaya gelmiş son devir âlimlerinden Zafer Ahmed Tânevî (1974), İslâmî ilimlerde iyi yetişmiş, ictimâî alanda fikirlerini açıkça beyan etmiş, siyasî olarak bölgenin ve İslâm dünyasının nabzını tutmuş bir İslâmî şahsiyettir. Eşref Ali Tânevî (1943) ve Habîb Ahmed Keyrânevî (1947) gibi isimlerin de katkısının olduğu İ‘lâü’s-Sünen isimli çalışması, Hanefî fakîhlerin rivayetler karşısındaki tutum ve tavırlarını görme imkânı veren, yakın dönemde ilim dünyasına kazandırılmış ciddi
Peygamberler, hem dünyada hem de ahirette insanlığın mutluluğa erişmelerini sağlamak amacıyla Yüce Allah tarafından gönderilmiş elçilerdir. Bu kutlu elçilerin sonuncusu Hz. Muhammed de (sas.), kendisine inanan insanlara rehberlik etmiş, onlar için örnek hayat sergilemiştir. Bu sebeple, hangi asırda yaşarsa yaşasın, ona inanan insanların ideal bir mü’min olabilmeleri, büyük ölçüde onu tanımaları, çizgisini takip etmeleri, ortaya koyduğu ideal davranışlara uymaları ile mümkün olacaktır. Bu noktada, her şeyden
Hadislerin ortaya çıktığı dönemi tespit etmek üzere Batı’da uygulanan tarihlendirme yöntemleri, oryantalist paradigmanın, hadis literatürünün büyük kısmının uydurma haberlerden müteşekkil olduğu şeklindeki öncülüne dayanarak geliştirilmiştir. Bu çalışmada söz konusu paradigmanın öncüllerinin, hadis tarihlendirmesine etkisi örneklerle tahlil edilmekte, oryantalistlerin bakış açısı farklılığından kaynaklanan yorumları ele alınmaktadır. Çalışmanın tenkitten ibaret kalmaması ve hadis usulüne katkıda bulunabilme
Ailemizin İslamî kimliğini muhafaza etmek, Sevgili Peygamberimizin sünnetine hayatımızda daha fazla yer verebilmek, Çocuklarımıza İslamî kimlik ve bilinç kazandırmak, Aile ortamını aynı zamanda bir okul yuvasına dönüştürmek, Aile bireyleriyle birlikte etkin ve verimli bir şekilde zaman geçirebilmek, Dinimizi öğrenirken öğretmek; öğretirken öğrenmek, Kitap okumayı ailemizin bir alışkanlığı hâline getirmek, İş ve arkadaş toplantılarımıza Resulullah’ı misafir etmek için, Sevdiklerimizle her gün veya her hafta
Elinizdeki bu çalışma, âhirete olan imanımızı pekiştirmek ve âhiret bilincine dair yeni anlam ufukları açmak amacıyla derlenen kırk âyetten oluşmaktadır. Faydalı olması temennisiyle arz ediyoruz.
Huzurlu bir toplumun mayasında da âhirette yürekten iman eden bireylerin doğru davranışları yer alır. Çünkü âhiret bilinciyle hareket eden bireyler, erdemli olurlar. Hak hukuka riayet ederler. Varlığa saygı ve şefkat gösterirler. Elinizdeki bu çalışma âhiret bilinci ile yaşamanın ipuçlarını Sevgili Peygamberimizin hadislerinde arıyor ve sizlere âhirete dair kırk Hadis-i şerif sunuyor.
İslam düşünce geleneğinde Ehl-i Hadîs'in kelâm ekolleri içerisinde değerlendirilmesi yerleşik bir temayüldür ve bu algının kültürel ve tarihsel nedenleri vardır. Bizim çalışmamız Ehl-i Hadîs'in kelâma ait olup olmadığını, tarafların din anlayışları, dinin kaynaklarına yaklaşımlarını el-ilim bağlamında tartışır. Ulaşılan sonuçlar ise kaynakların el verdiği imkânlar ile sınırlı tutulmuştur. Çalışmada sosyal bilimin metin yorumlama teknikleri ile yetinilmiş, verinin imkân tanımadığı yorum ve çıkarımlardan ise
Sünnetin bünyesindeki önemli meselelerden biri de İslâmi edebiyatta muhtelif yönlerden ele alınmış, zamanın şart ve imkânları nisbetinde işlenmiş olan nesih konusudur. Ancak bu konu, zaman zaman yeniden ele alınma ve yeni çalışmalara ihtiyaç duyma istidadındadır! Bu bakımdan gerek teorik nesih meseleleri ve gerekse örnekler üzerinde oldukça toplu, mukayeseli bilgi edinmek isteyenler için bu eserin hizmet vereceğini ümit etmekteyiz. Ayrıca bu çalışmanın en mühim neticelerinden birisi belki de birincisi sünn
Tefsir disiplininde "Kur'an-Sünnet Bütünlüğü" önemli bir konu olup bu konuda az da olsa bazı çalışmaların yapıldığı bilinmektedir. Bu çalışma benzerlerinden ayrılmaktadır. Şöyle ki diğer çalışmalar Hz. Peygamber'in dindeki yeri üzerinden meseleye yaklaşılırken bu çalışma nesnel olarak Hz. Peygamber'den sadır olmuş söz ve uygulamaların Kur'an'daki izdüşümleri tespit edilerek İlahi kelam olan Kur'an'la ilahi kelamın uygulayıcısı ve örnekliğini oluşturma görevine sahip olan Hz. Peygamber'in söylem ve eylemleri
Küçük Okuyucularımıza Belki bundan birkaç yıl önce anne ve babanızın anlattığı masalları dinliyordunuz. Ama artık büyüdünüz. Her biriniz okuyan, düşünen, araştıran, meraklı, üstelik duyarlı çocuklar oldunuz. Anne-babalarınız size güzel şeyler öğretmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Çünkü onlar sizi çok seviyorlar. İşte bunun gibi biz Müslümanlara da iyiyi, güzeli ve doğruyu öğreten bir büyüğümüz var. O, Sevgili Peygamberimiz Hazreti Muhammed´dir. O bizi çok seviyor ve bizim mutlu insanlar olmamızı i
Müslüman'ın günlük hayatını ve ibadet dünyasını ahlak, inanç, davranış ve alışkanlıklar açısından yönlendirecek hadisleri bir araya getiren bu eser bir yönüyle eğitim kitabı olabilmekte, diğer yandan içeriğiyle devamlı başucunda tutulacak sadelik ve toplayıcılık özelliği göstermektedir. Kısa izahların takip ettiği bin kısa hadis, akılda kalacak hacimde ve ezberlenmeye müsait metinlerden seçilmiştir.
Meşhur hadisin, zikri geçen ıstılahî manası dışında, onda şart koşulan râvi sayısına, bir senedi olup olmadığına, sahih ya da uydurulmuş olduğuna bakılmaksızın, halk arasında yayılmış olan hadisler/hadis diye bilinen sözler şeklinde tanımlanan bir kısmı daha vardır. Hâlbuki bu son kısım kapsam ve içerik olarak usulcülerin tarif ettiği meşhur hadisten çok farklıdır. Halkın arasında dolaşan haberleri derlemek üzere eserler yazılmıştır. İlgili sahada yazılan eserlerin ve oluşturulan edebiyatın “meşhur” değil “
İslâm medeniyetinin kurucu unsurlarından biri olan hadisler, Müslüman toplumun sadece dinî hayatını şekillendirmekle kalmamış aynı zamanda edebî metinleri de etkilemiştir. Bu doğrultuda Hz. Peygamber’in şefaatine ulaşma düşüncesiyle telif veya tercüme yoluyla hazırlanan kırk hadis geleneğinin bir neticesi olarak rivayetler, iktibas sanatıyla şiirin içinde ya doğrudan kullanılmış ya da rivayetlerin tercümeleri nazma çekilmiştir. Osmanlı döneminde özellikle iletişimin odak noktasında bulunan şairler, farklı t
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 660 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1